•Bölüm 1

76.2K 2.5K 2K
                                    

Medya: Ahmet Kaya- Beni bul anne

Heyecandan her yerini ısırıp kızarmasına neden olduğum dudaklarıma daha fazla eziyet etmeyi bırakıp adımlarımı genişlettim. Asker yeşili ahşap kapının önüne geldiğimde boğazım kurumuş, avuçlarımın içi terlemişti. Daha fazla beklemeden kapıya iki kez tıklayıp içeri girdim.

"Hah, hoş geldin oğlum. Ben de tam babanla konuşuyordum." tıknaz, ela gözlü, ellili yaşlarının ortasındaki adama yaklaşarak kucaklamasına karşılık verdim.

Ben her ne kadar karşımdaki bu adamı hayatımda ilk kez görmüş olsam da o, babamın en yakın arkadaşlarından biriydi. İşi sebebiyle İstanbul'a sıklıkla gelip giden babam üniversite arkadaşlarıyla hâlâ oldukça sıkı fıkıydı. Üniversiteden sadece üç beş arkadaşımla görüştüğüm için ona özenmediğimi söylesem yalan olurdu.

"Hoş buldum amirim. Babam sizden hep çok söz etmiştir ama tanışmak ancak nasip oldu." sigaradan sararmış dişlerini gösterecek şekilde sırıttı. "Adem ev kiralayacağından bahsetmişti ne yaptın, halledebildin mi o işleri?" diye sorduğunda kafamı olumsuz anlamda salladım. "Hayır amirim otelde kalıyorum hâlâ. Ev bakma fırsatım olmadı pek fazla." Odada kimse olmamasına rağmen saygıda kusur etmeyip kendisine amirim dememden hoşlandığını yüzündeki ifadeden anlayabiliyordum. Buraya torpille değil, hak ederek gelmiştim ve kimsenin ağzına laf vermeye niyetim yoktu. "Olmadı bizim çocuklara da sorarız çevrelerinde kiralık ev var mıymış diye sen hiç merak etme." dedi babacan tavrıyla. "Hadi gel, burada dikilmeyelim böyle. Seni ekip arkadaşlarınla tanıştırayım."

Kapıdan çıkarken içimdeki çocukça heyecana yenik düşen kalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyordu. Yeni insanlarla tanışmanın beni bu kadar heyecanlandırabileceğini aklımın ucundan bile geçiremezdim. Adımlarımız bir başka kapının önünde durduğunda Akif amir bir elini destek olurcasına omzuma koyarken diğer eliyle kapının demir kolunu çevirerek açtı. Şimdi karşımda uzun bir masanın önünde oturan gözlerin bir kısmı bana, bir kısmı ise Akif amire çevrilmişti. Gözlerim odadakilerin simalarında gezinirken Akif amir sertçe öksürdü. "Arkadaşlar. Size yeni ekip arkadaşınızı takdim edeyim. Komiser yardımcısı Baran Atasoy." Masada dört erkek üç de kadın oturuyordu. Hepsiyle tek tek el sıkıştıktan sonra bir şey söylemeyi unutmuş gibi birden "Ha." dedi fısıldayarak Akif amir.

Kulağıma eğilerek "Ev meselesini açmayı unutma. Hepsi iyi insanlardır, yardımcı olurlar sana ellerinden geldiğince." şeklinde sözlerini bitirdi ve masadakilere kolay gelsin diyip odadan çıktı.

Hemen sağımdaki sandalyede oturan, adının Esma olduğunu öğrendiğim kız bana dönerek "Nereden geldin?" diye sordu.

"Edirne."

"Vaay, iyiymiş. Burası o kadar soğuk olmuyor kışları, çabuk alışırsın sıkıntı olmaz."

"İstanbul'a birkaç kez gelmişliğim var alışığım zaten." birden aklıma gelmiş gibi "Baksana, bu çevrede bildiğin 1+1 kiralık daire var mı? Yerleşemedim daha." diye de ekledim.

"Benim var." dedi masanın ucundaki adam. "Oturduğum sitede üç beş tane kiralık daire var. Bir iki tanesinin 1+1 olması lazım. Götüreyim bak istiyorsan müsait olduğunda." Yüzüme istem dışı bir gülümseme yerleşti.

"Süper olur. Çıkışta işiniz var mı?" olumsuz anlamda kafasını sallarken gözlerini önündeki kağıtlardan ayırmıyordu. "Tamam o zaman, çok sağ olun." ben onun suratına bakarken o kağıtlara bakmaya devam ediyordu. Gözlerini onaylar şekilde hızlıca açıp kapadıktan sonra masadaki birkaç dosyayı ve kağıdı alarak kapıya doğru yürüyüp odadan dışarı çıktı. Esma'nın kıkırtısıyla irkilerek bakışlarımı sorarcasına esmer kıza çevirdim. "Tam adamına denk geldin sen de ilk günden. Soğuk duvar derler ona bu şubede. Böyle bir şey teklif etmesine bile şaşırdım ne yalan söyleyeyim." Yüzünde, gülümsemesine engel olmaya çalışıyormuş gibi bir ifade vardı. "Bir de yakında nişanlanacak. Çok yakışıklı adam Allah için ama onun gibi birine sırf yakışıklı diye tahammül eder miydim bilmiyorum."

Anons | DÜZENLENİYORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin