•Bölüm 26

13.6K 921 597
                                    

Sakin ol.
Sakin ol Baran.
Sakin ol.
Sakin.
...
Kapısına dayanıp şu ana kadar yaşadığımız her şeyin hesabını sormamak için kendimi zor tutuyordum. Bir daha beni üzüp incitemeyeceğini düşünmekle hata ettiğim gerçeği acımasızca yüzüme vururken, yanaklarım göz yaşlarımdan nasibini alıyordu.

Hatayı nerede yaptığımı düşünmeden edemiyordum.

Birinin sevgisini anlamanın çok kolay olduğunu söylerdim her zaman için. Dil başka söylese bile gözlerin her şeyin aynası olduğunu...Peki bu olaydaki yanlış neydi veya neredeydi? Bilmiyordum.

Normalde Derya'yı bu vaziyette bu apartmandan çıkarken görsem, Gamze'ninkiler gibi komplo teorileri üretmeye başlar ve direkt Kenan'ın suçlu olmadığı seçeneğe varırdım. Hatta sırf bu salaklığım yüzünden, şubeye gelen çocuğu ilk gördüğümde neler döndüğünün hiç farkına varamamıştım.
Ama şu ana kadar yaşananların toplamına bakarsak, Kenan'ın masum olabileceği tek bir olasılığa dahi çıkamıyorduk.

Üstüne üstlük o, ona inanmam için çabalamıyordu bile artık.

Saçmasapan bir karar verip sonradan pişman olmamak için kendimi bir an önce eve attım. Bir anlık öfkeyle alacağım bir karar beni sonradan son derece pişman ederdi. Bu da şu an başıma gelmesini isteyeceğim en son şey bile değildi.

Şu an uzun bir duşun ardından sıcak yatağıma kavuşmaktan daha çok istediğim bir şey yoktu

-
İşe normalde olduğundan daha geç geldiğimde, Mehmet haricinde herkes ekip odasındaydı. İşe geç gelmeleriyle bilinen Mehmet'in henüz gelmemiş olması da, şaşırtıcı olmaktan bir hayli uzaktı.

"Oo! Gel Baran gel, çok şey kaçırdın." dedi Ertuğrul abi yanındaki boş deri koltuğu oturmam için yaklaştırarak. "Bade ablanız manita yapmış da haberimiz yok."

Bade abla "Ya Ertuğrul her yeni gelene çarpıtarak anlatmasana şunu! Yok öyle bir şey." diye çıkıştığında birkaç kişi kıkırdasa da Ertuğrul abi kaşlarını çattı. "Ne demek yok be? Sen söylemedin mi az önce? Batu dedin."

"Batu değil Ertuğrul. Bartu." dedi Bade abla ismin üstüne bastırarak. "Ayrıca henüz sevgili falan değiliz, sadece görüşüyoruz." dedi yanaklarının al al olduğundan habersiz.
"Bu ekipte son iki üç aydır ne kadar çok insan aşık oldu böyle, vay arkadaş!"

Lafın kendisine de geleceğini anlamış olmalı ki huzursuzca boynunu kaşıdı Kenan. Görmeyeceğini bilmeme rağmen gözlerimi devirirken konuya dahil olmamak için önümdeki kağıtları kurcalamaya başladım.

"Yani en aşık olmaz dediğim adam bile aşık oldu ya ölsem de gam yemem." her ne kadar önüme bakıyor olsam da, yanımda oturduğu için Ertuğrul abiyi göz ucuyla görebiliyordum. Kenan'a yarım bir bakış atıp vereceği tepkiyi kaçırmamaya çalışıyordu.

Kafamı kaldırmadığım için Kenan'ın verdiği tepkiyi göremesem de, birkaç saniyelik sessizliğin ardından Ertuğrul abi "Ee Baran sende ne var ne yok?" diye sorunca Kenan'ın suratındaki ifadeden istediğini alamadığını anladım.

"Yeni birileri var mı?"

Yoktu ama neden olmasındı ki? En azından bu soruya cevaben.

"Aslında-
diye söze girdiğimde Kenan'ın bakışları ve elindeki pilot kalem olduğu yerde dondu.

"Var gibi abi. Yani Bade ablayla aynı aşamada olduğumuz söylenebilir." dedim biriyle flört aşamasında olduğumuzu ima ederek.

Anons | DÜZENLENİYORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin