•Bölüm 28

13K 980 364
                                    

"Meltem yenge tavuk şahane olmuş. Tarifini alabilir miyim daha sonra bunun?" diye sordu Esma çatalıyla tabağını gösterirken. "Ertuğrul senin çok güzel yemek yaptığını söylemişti Esma. Hamaratsın anladığım kadarıyla."

"Yani fena yemek yaptığım söylenemez şimdi." dedi Esma saçını kulağının arkasına sıkıştırıp. "Başka var mı böyle maharetli aranızda?"

O vardı. Çok güzel yemek yapardı.

Gözlerim onu bulduğunda tabağında kalan son pirinç taneleriyle oynamakla meşguldü. Ona baktığımı anlamış olacak ki yavaşça kafasını kaldırdı. Benim ona bakmam çok tuhafmış gibi yüzüne şaşkın bir ifade yerleşti.

"Geçen hafta Esmalara gitmiştim. O kadar güzel bir pesto soslu makarna yapmıştı ki anlatamam size." dedi Gamze.

"Kenan sanki ben bir yerlerden senin de çok iyi yemek yaptığını duymuştum. Doğru mu hatırlıyorum?" diye sordu Ertuğrul abi önündeki su bardağına uzanırken. Kenan başını sallayarak karşılık verirken Bade abla atıldı. "Derya'dan duymuşsundur." ağzının içinde gevelercesine söylemesine rağmen algıda seçicilikten olsa gerek, ne dediğini net bir şekilde anlayabilmiştim.

Bade abla boğazındaki gıcığı temizlerken "Efendim?" dedi Ertuğrul abi, Bade ablanın az önce söylediği şeyi anlayamadığı için. Tekrar "Derya'dan duymuşsundur." dedi bu sefer daha duyulabilir bir sesle.

"Belki de. Derya demişken..." salatasına batırdığı çatalı ağzına götürüp birkaç kez çiğnedikten sonra devam etti. "Ne kadar tuhaf bir ilişkiydi o oğlum öyle ya. Nişan mişan yaptınız bir de." elini yadırgarcasına havaya doğrulttu. "Yani seni az çok tanıdığımı düşünüyordum ve asla öyle birisiyle birlikte yapamazdın sen. Yine ayrılırdınız da, yol yakınken dönmen iyi oldu."

"Mevkii sevdası insana bazen akla hayale sığmayacak şeyler yaptırabiliyor." Esma'nın kendinden emin bir tavırla kurduğu cümle masada bomba etkisi yaratmıştı. Herkes susmuş sadece Kenan'a bakıyorlardı. Bense Kenan'ın vereceği tepkiyi tahmin dahi edemiyordum.

Dilini dişlerinde gezdirirken; elindeki çatalı tabakta tiz, rahatsız edici bir ses oluşmasına sebep olacak şekilde tabağa bıraktı. "Senin akla hayale sığmayacak şeyler yapman için başka şeylere de gerek kalmıyor genelde. Genel olarak boyuna saçmalıyorsun."

Esma elindeki çatalı parçalamak istercesine sıkarken gözleri dolmaya başlamıştı. Bir şey söyleyecekti ki Ertuğrul abi araya girdi sesini yükselterek. "Aah! Ben de Mehmet gelmeyecek diye huzurlu bir yemek yiyeceğimizi düşünüyordum salak gibi! Yahu Esma, senin durup dururken Kenan'la alıp veremediğin şey ne?"

"Yok bir şey Ertuğrul abi." diye karşılık verdi Esma boynunu kaşırken. "Daha fazla didişme istemiyorum ona göre. Kaç yaşına gelmiş insanlarsınız."

Bade abla eline ortadaki mezelerden ikisini alıp "Ben sofrayı toplamana yardım edeyim Meltemciğim." dedi ayağa kalkarken. Meltem yenge cevap vermese de kafasını salladı. Masadan kalkmadan önce Esma ve Kenan'a attığı bakışsa gözümden kaçmamıştı.

Bade ablanın arkasından Gamze de tabakları mutfağa taşıyordu ki Meltem yenge itiraz etti. "Biz Bade'yle hallederiz haydi siz geçin oturun."

Gamze ilk başta tereddüt etse de kadının samimi gülüşü üzerine odadaki tekli koltuğa yöneldi. Biz televizyondaki filmin muhabbetini yaparken Bade abla ve Meltem yenge tatlıları ve çayları getirmişlerdi bile.

Anons | DÜZENLENİYORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin