-7- ''ANLAŞMA''

4.1K 275 241
                                    

Multi: Balamir ÇELEN.

Bölüm şarkısı: Solar - Adrenaline.

Kitapta shiplediğiniz ikili kim?

Oğuz ve Aysar mı?

Balamir ve Aysar mı?

MARAN.

BÖLÜM- 7

''ANLAŞMA''

-

Kar yağıyordu. Hava bozmuştu ve fırtına da beraberinde gelmişti. Şöminenin başından ayrıldığım an da donuyor, tekrar hastalanmaktan korkuyordum. Üzerimdeki hırkaya daha da sarılarak koltukta huzursuzca kıpırdandım. Hale elinde bir kupa kahveyle geldiğinde doğruldum ve uzattığı kahveyi elime alarak bir yudum aldım. Sıcak, boğazımdan aşağıya titreyen bedenimi yakarak ilerledi. Kupayı avucumun içine alarak ellerimi ısıtmaya başladım.

''Ev yeni olduğundan. Tesisatçılar ilgileniyor.'' Dedi Hale benim halimi gördüğünde. Başımı onayla salladım. Soğuğa alışkındım, severdim de. Fakat bugün hava normalde olduğundan daha soğuktu sanki.

''Ben bu kadar üşümüyorum, yine hastalanacak olmayasın?'' diye sordu Hale arkasına yaslanırken. Olabilirdi. Kendime bu aralar dikkat etmemiş, üstelik bu eve de alışamamışken yarı çıplak gezinmiştim. Birisinin daha başımda sabaha kadar dikilip, hastanelerde bebek muamelesi yapmasını istemezdim. Başımı onayla sallayarak ''İlaç alırım.'' Dedim ve kahvemden bir yudum daha aldım. Bugün eşyalar tamamen yerleşmişti, otelde hiçbir eşyam kalmamıştı.

Elinde alet çantasıyla kapının eşiğinde duran adam ''Yarım saate ısınmaya başlar.'' Dediğinde Hale gülümseyerek teşekkür etti ve ücret ödeyerek adamı yolladı. ''Ben de çıkıyorum, bir şey olursa ararsın.'' Kafamı hafifçe salladığımda gülümsedi ve montunu üstüne giyerek evden çıktı. Bacaklarımı kendime çektim ve başımı dizlerime yaslayarak ateşin yanışını seyrettim.

O olabilir miydi, dedi iç sesim. Emin değildi fakat emin olmak da istiyordu. En yakınıma ulaşabilmiş bir yabancının, gerçekten zararlı olup olmadığını öğrenmek istiyordu. Hastalandığımda sabaha kadar başımda durmuş birisi nasıl zararlı olabilirdi? O gün Sormaz'ların evinde gördüğüm fotoğrafta kolunda bir hayvan dövmesi olduğunu fark etmiştim. Fakat ben daha dikkat kesilemeden fotoğrafı yere fırlatmıştı. O zaman bunun kıskançlık kaynaklı olduğunu sansam da, şimdi düşündüğümde şüphelerimi artırıyordu. O dövme gerçekten tilki dövmesi miydi, öğrenmeliydim.

Annemin yerini bilen, annemin baş düşmanına çalışan ve sonradan onunla düşman olan, Sormaz ailesine sızan, aynı zamanda beni de yakınında bulunduran kişi Balamir miydi?

Onda şüphelendiğim durumlar başından beri mevcuttu, hatta onun tilki olabileceğini bile düşünerek sormak istemiştim. Fakat hiçbir tepki vermemişti. Nasıl bu kadar iyi oyuncu olabilirdi?

''Bir sıkıntı yok.'' Dedi silahı sehpanın üstüne bırakıp bakışlarını üzerimde gezdirirken. Düşüncelerimden arınmak ve renk vermemek için tepkimi sabit tuttum. Başımı hafifçe salladım ve ''Sağ ol.'' Diye fısıldadım. Karşımdaki koltuğa oturarak bana baktı. Gözlerini gözlerime çıkarttığında gözlerimi kırpıştırdım ve kasılan midemi kontrol altına almaya çalıştım. ''Hale gitti mi?'' diye sordu gözlerini benden çekmeden. 

Kafamı hafifçe sallayarak gözlerimi ondan çektim ve elimdeki kupayı sehpaya bırakmak için eğildim. Yanında duran silah gözüme çarptığında duraksadım ve kafamı kaldırarak Balamir'e baktım. Çenesi kasıldı ve yerinde kıpırdanarak önce bana sonra silaha baktı. Gözlerimiz tekrar buluştuğunda yutkundum ve hızlıca silaha uzandım, o da aynı hızla silaha uzandığında kollarımız birbirine çarptı. Bileğinden yakalayarak hızlıca dizine tekme attığımda geriledi fakat kolumdan sertçe yakalayarak beni yere savurdu. Dengemi kaybetmemek için koltuktan tutundum ve kaşlarımı çatıp toparlanarak ona yumruğumu savurdum. Parmak kemiklerim yüzüyle buluştuğunda en az onun kadar benim de canım yandı fakat umursamadım. Sersemlemesinden faydalanarak silahı elime aldım ve ona baktım. Eliyle kanayan dudağını silerek bana baktı. Nefes nefese kalmıştım, derin bir nefes alarak ''Kazağını çıkart.'' Diye tısladım. Bana bakmaya devam ettiğinde yineledim. ''Kazağını çıkart!''

MARAN ZEHRİMAR (18+)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin