Her şey duygusuz bir kadının, intikam için ant içtiği yolda başladı. Ona sıkılan kurşunlar, bir yerlerde içten içe ona aşık bir adamın göğsüne saplandı. Çocukluğundan beri bu duygusuz kadından ve annesinden intikam almak isteyen adamın her gece kul...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-BİR GÜN ÖNCE -
''Biz seraya geçelim, arkadaşların da burada otursunlar.''
Bakışlarımı öfkeli bir şekilde adamın üstünde gezdirdim. Kapı kapandığında gözlerimi kısarak yanımda oturan Oğuz'a baktım. O da aynı tepkiyle bana döndüğünde başımı iki yana sallayıp sessizce önüme döndüm. Oda sessizdi, Aysar ve adamın sesleri de gelmiyordu. Yavaşça doğrularak kapıya ilerlediğimde Oğuz ''Aysar'ı yok ediyorsun.'' diyerek duraksamama sebep oldu. Kaşlarımı çatarak başımı ona doğru çevirdim ve yüzüne baktım. Oturduğu yerden doğruldu ve karşımda durarak bana baktı. ''Onu parçalara ayırıyorsun, ancak farkında değilsin.''
''Ne diyorsun?'' dedim yüzünü inceleyerek.
''Aysar duygularıyla hareket ederse ne olur, biliyor musun? Yok olur.'' dedi kaşlarını çatarak. ''Ve sen, onu yok olmanın eşiğine sürüklüyorsun.''
''Sana hisleri yok diye mi bu öfken?'' dedim kaşlarımı kaldırıp ona yaklaşarak.
''Git, Balamir.'' dedi hızlıca. ''Bunu kendim için değil, onun için söylüyorum. Onun iyiliği için. Sen gelmeden önce, kafasında sadece tek bir amaç vardı. Ama yola çıktığında seninle karşılaştı, bak şimdi neler yaşanıyor. Sen ona zarar veriyorsun, aklını meşgul ediyorsun. Savaşın ortasında aşkı teklif ediyorsun, yapma.''
''Ben gidince ne olacak?'' dedim nefesimi dışarıya vererek. ''Ne olacak, söyle. Madem ona zarar veriyorum, ben gittiğimde ne olacak? Yokluğumla daha da zarar vereceğim.''
''Aysar onu bırakanlarla baş edebilir.'' dedi gözlerime bakıp. ''Bu duyguya zaten alışkın. Ama aşka, sevgiye alışkın değil, bilmediği yerden vurursan dağılır. O zaman toparlayamaz.''
''Senin demenle onu yalnız bırakacağımı mı sanıyorsun?'' dedim hızlıca.
''Hayır,'' dedi omuz silkerek. ''Ben sana seçenekleri gösteriyorum. Aysar için iyi olan seçenekleri.''
Seslice yutkundum ve boş gözlerle ona baktım. Her şeyin farkındaydım, neyin içinde olduğumuzdan... ya da, neyin içinde olmamamız gerektiğinden.