Hoş geldin.
24.11.20Her zaman olduğu gibi, başlama tarihin benim için değerli. Bırak lütfen 🖤
Bölüm için oy , görüş ve düşüncelerin için yorum yapar mısın? Teşekkür ederim.
İyi okumalar dilerim.
UYARI: Bu kitapta yer alan her şey kurgu ve hayal ürünüdür. Gerçek olaylarla, kurumlarla, bireylerle hiçbir ilgisi ve alakası bulunmamaktadır.
18+ uyarısının sebebi yalnızca cinsellik değil, kitapta yer alan şiddet olaylarından küçük yaşta olan okuyucularımın etkilenmemesi içindir. Ben yine de uyarımı bırakayım.
''O kötü bir kızdı.'' Dedi yaşlı adam elinde tuttuğu kadehi yudumlarken. Eski bir koltuğa oturmuş şekilde yanında duran çocuklara bakıyor, onlara aklındakileri anlatıyordu. ''Gece karası saçları, masmavi gözleri vardı. O, annesine çok benzerdi. Ona bir kere bakana dönüp tekrar baktıracak kadar büyüleyici bir güzelliği vardı. Saçları belinden aşağıya uzanırdı. Her daim kırmızı rengi kullanırdı, onu ne zaman görsem kan kırmızısı elbiseler giyinirdi.'' Kadehinden bir yudum daha alarak sırtını koltuğa yasladı. ''Bakışları asla tereddüt içermezdi. Hep kendinden emin yürür, dik bakışlar atardı. Bu yüzden uzun bir süre adı hep 'yüksekten uçan' olarak anılmıştı.''
''Peki neden öyleydi?'' diye sordu yerde oturan küçük kız. Şöminenin sıcaklığıyla yanakları al al olmuştu. Yere serilen beyaz post halının üzerinde oturuyordu. Yaşlı adam başını küçük kıza çevirdi. Gülümseyerek ''Acı çekiyordu.'' Diye fısıldadı. ''Doğduğu günden beri acı çektiğinden insanlara küsmüştü.''
''Onu kimse iyileştirememiş mi? Masallarda her zaman kötüler iyileşir.'' Dedi diğerlerinden biraz daha büyük olan oğlan çocuğu. Yaşlı adam bakışlarını ona çevirdi. ''O kimsenin onu değiştirmesine izin vermeyecek derecede kötü bir kızdı. Kimsenin ona karışmasından hoşlanmazdı.''
Çocuk başını onayla salladığında yanında oturan diğer çocuk elindeki zeka küpünü çevirerek fısıldadı. ''Peki sen bunları bilecek kadar yakın mıydın ona?'' Çocuk bakışlarını zeka küpünden kaldırmadan sorusunu yaşlı adama yönlendirdi ve küpü döndürmeye devam etti. Yaşlı adam gülümsedi ve pencereden dışarıyı izledi. Kar yağıyordu, her yer bembeyaz olmuştu. Gülümsemeye devam etti ve ''Hm-hm.'' Diye mırıldandı. ''Onu en iyi ben tanırdım. Fakat o bunun asla farkında olmadı.''
Çocuklar şöminenin başında oturmaya devam ederek ellerindeki oyuncaklarıyla oynamaya başladılar. Yaşlı adam boşalan kadehini yanındaki sehpanın üzerine koyarak oturduğu koltuktan doğruldu ve pencerenin önüne yürüyerek ellerini arkasında birleştirdi. Karın yağışını izledi. Ve kendini bir an anıların içinde yaşarken buldu ve gülümseyerek başını iki yana salladı. ''Her seferinde nasıl giriveriyorsun aklımın içine.'' Diye mırıldandı kendi kendine. Bakışlarını şöminenin başında oynayan çocuklara çevirerek onları izlemeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MARAN ZEHRİMAR (18+)
Teen FictionHer şey duygusuz bir kadının, intikam için ant içtiği yolda başladı. Ona sıkılan kurşunlar, bir yerlerde içten içe ona aşık bir adamın göğsüne saplandı. Çocukluğundan beri bu duygusuz kadından ve annesinden intikam almak isteyen adamın her gece kul...