Yukarıdaki mükemmel şarkıyla beraber okuyabilirsiniz...
30 k için çok çok çok teşekkür ederim.
İyi okumalar..
49. Bölüm: "Cenaze"
•••
Toprak'tan
Sıkıntıdan patlamak üzereydim. Saatlerdir düm düz yatıyordum. Verdikleri ilaçlar sağ olsun uyuyup uyanıyordum ama uyandığımda manzaram yine aynıydı. Boş tavan! evet evet bir de bit kadar küçük hastane televizyonu.
Bizimkiler gelmiş, beni sıkboğaz etmiş, sonra da benim isteğim(!) üzerine defolup gitmişlerdi. Meltem sultan halimden anlıyordu Allahtan. Hastanelerden nefret ettiğimi bilirdi. Üstelik ben yatarken yanıma Ahmet'i getirmeleri bardağı taşıran son nokta olmuştu. Çocuğun hayat felsefesi dalga geçmekti zaten.
Neyse ki beni dinlemişlerdi. Gül de kendini fazla yorduğu için ona da kızıp Sinan'la göndermiştim. Yarın sabahtan gelmek şartıyla gitmişti. Şuan yanımda Meltem sultan ve peri kızım vardı..
Vardı ama.. yoktu da.
Ben kokusuna olan özlemimle baş etmeye çalışırken benim 'birazcık salak kızım' kendini suçlayıp beni adeta delirtiyordu. Karşımda ki koltuğa uzanıp dışarıyı seyrediyor bende onu seyrediyordum. Meltem sultan konuşacağımızı umut ederek yalnız bırakıyordu bizi ama kızımız pek konuşkan sayılmazdı. Verilen ilaçlar beni sakin bir şey yapıyor düşüncelerimi bile değiştiriyordu.
Nefesi düzene girince yerimde doğruldum. Kalktığımı görse ağzıma bir güzel... Odanın kapısını açıp dışarıya göz gezdirdim. Kimse görünmüyordu.
Şuan kendimi pembe panter gibi hissetmem ne kadar normaldi bilmiyorum ama neredeyse yürümeyi unutmuştum. Kolidor boyu ıslık çalarak yürüdüm. Hastane terliği ayağımı terletmişti.
2 gündür yürümediğim için ayaklarımın açılması zaman aldı tabi. Asansöre bindiğimde garip bakışlar üstümdeydi.
Ne var hastane önlüğüyleysem. O kadar da ruhsuz dolaşmıyordum.
Asansör durduğunda herkesten önce davranıp dışarıya adımımı attım. Kantinde gördüğüm yüzle beni fark etmemesi için bir çocuğun arkasına saklandım. Meltem teyze oturmuş yemeğini yiyordu ve etrafa çok şükür ki bakmıyordu.
"Aa abi sen hasta mısın?" Arkasına saklandığım daha çok ayaklarımı saklayan çocuğa döndüm.
"Yoo değilim hasta falan!" küçük yuvarlak gözlükleri olan bu çocuk çok tatlıydı fakat sesi fazla çıkıyordu.
"Ama üstünde hastaların giydiği kıyafet var.." doğru söylüyordu. Çocuk.. bu yaşta bu zeka!
"Hastaydım iyileştim ben.." dedim ve küçük adımlarla ondan uzaklaşarak hastaneden çıktım.
Biraz delirtelim bakalım..
***
Deniz'den
Yine kendimi bir kabustan zorla kurtardım. Kan ter içinde kalan halimle derin nefesler alıp gördüğümü unutmaya çalıştım. Olmuyordu işte olmuyordu! Lanet olsun..
Koltukta uyuşan bedenimi kaldırıp yatakta uyuyor olduğunu tahmin ettiğim Toprağa baktım.
Ama uyumuyordu!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çünkü Ölüyorum |
RomanceBir tokat daha... bir tokat daha... Artık biliyordum. Neden olduğunu biliyordum. Saçlarıma asıldı. "Kokun bile aynı lan" onun da canı yanıyordu. Yere düştüm. Kalkamadım. Tekmeledi. Karnımda tıpkı bıçak saplanıyormuşcasına bir ağrı.. Çok canımı yak...