KUTSANMIŞ VARİS

-9-

" Aaa saat kaç olmuş derse geç kalacağız " diyerek oturduğu yataktan kalkan Vanessa aynanın karşısına geçip saçına başına ufak tefek dokunuşlar yapmaya başlamıştı.

Hiçbir şey demeden odadan çıkıp merdivenlerden inmeye başladım. Ders güç kontrolüydü bahçede işlenecekti.
Bahçeye çıktığımda neredeyse herkesin toplanmış olduğunu görmüştüm.

Yere serili minderlerden birine oturduğumda yanımda oluşan hareketlilikle kafamı o yöne çevirdim.

John'un hemen dibimde 32 diş sırıtarak oturmasına bir anlam veremezken sağıma da birinin oturmasıyla yönümü o kişiye çevirdim. Evan her zaman ki sert bakışlarıyla dümdüz karşısına bakarken göz devirerek önüme döndüm.

Yanlarına da Hero ve Daniel yerleşttiğinde ne yapmaya çalıştıklarını anlayamamıştım.
Oturduğum yerden hızla kalkarak yeni gelmiş Vanessa'nın yanına geçip oturdum. Normalde kalkmazdım ve burayı onların başına yıkardım ama dua etsinler hoca burdaydı... Hayır , bir dertleri vardı ama neydi ? Boşuna yalaka gibi gelip dibime oturacak değillerdi ya... Neyse...

" Dersime hoşgeldiniz çocuklar. Herkes çalışmaya geçen hafta kaldığı yerden devam etsin..." diyen hoca gözlerini bana dikerek yanıma adımlamaya başlamıştı.
Bir kaç saniye sonra dibimde duran hoca kaslı kollarıyla omzumdan tutarak nazikçe ayağa kaldırmıştı. Boyu ve duruşu benden uzak durun diyen hocanın tutuşunun hafifliği bir an için şaşırmama sebep olsa da tabiki bunu belli etmemiştim...

" Ben Alex Sholden. Okulumuza hoşgeldin Luna... Gücünün hava elementi olduğunu duydum. Ve Ashly hocanın dersinde sergilediğin gösteriyi de... Bir de ben görmek isterim gücüne olan hakimiyetini " diyerek tüm içtenliğiyle konuşan koca adama kafamı olumlu anlamda sallayıp ileride boş gördüğüm alana doğru adımlamaya başladım. Boş alana geldiğimde yere oturarak hocanın da gelmesini bekledim.

Bir süre sonra gelen ve karşıma oturan hocayla birlikte elimi havaya kaldırarak elementimi yanıma çağırdım...
Rüzgara dans ettirmeyi alışkanlık haline getirmiştim. Evde sıkılınca çağırır vakit geçirirdim...
Yine uçuşmaya başlayan saçlarım ve etrafımızda dönen rüzgar yerden bir toz dahi kaldırmadan hareket ediyordu. Esintiyi karşılıklı oturduğumuz hocayla aramıza alarak hafif bir hortum çıkartmış ve dönerek gökyüzüne yükselmesini sağlamıştım.

Gözlerim hâlâ havada süzülerek gökyüzüne giden küçük hortumdayken bileğimdeki bandananın çekilmesiyle kafamı aniden Alex hocaya döndürmek zorunda kalmıştım.

Kocaman olan gözleriyle birlikte bandanayı hızla bileğime geri bağlayan hocayı sinirle iterek ayağa kalmıştım. Keşke hoca olmasaydı diye geçirdim içimden keşke o salak kas yığını adam hoca olmasaydı da ağzına bir güzel sıçabilseydim...

Okul binasına hızla girmiş ve merdivenlere yönelmiştim ki kolumdan tutulup çekilmemle ters istikamete doğru yürümek zorunda kalmıştım. Buna cürret edenin kim olduğuna baktığımdaysa Alex hocayla karşılaşmam beni yanıltmamıştı.
Direnmeyip nereye götürüyorsa götürmesine ve konuşmasına izin verecektim. Çünkü zeka geriliği gibi bir problemi yoksa Diana'nın varisi olduğumu anlamış olmalıydı.

Kantinden geçtikten sonra bizi karşılayan Çelik kaplama spor odasına girerek nazikçe kolumu bırakıp kapiyı kapatıp kilitleyen hoca sonrasında da eliyle etrafı saydam bir akımla kaplayarak derin bir nefes verdi.

" Öncelikle ne burda konuşulanı ne de gördüğüm şeyi hiçbir yerde söylemeyeceğime emin olabilirsin kızım... Sadece bana anlatman gereken her şeyi anlatmanı ve gerekirse başa çıkamadığın yerlerde yardım almanı istiyorum. "

Sözleri biten hocaya kaşlarımı çatıp dikkatlice baktım. Güvenebileceğim birimiydi o bile meçhuldü...

" Sana güvenmiyorum." Diyerek gerçekleri söylediğimde sinirlenmek yerine gülerek oturduğu koltuğun karşısındaki koltuğa geçmemi isteyen hocaya yine kısa bir bakış atarak gösterdiği yere gidip oturdum.