Ay Tanrıçasının varisi , Son ejder soyunun süvarisi Luna Santana...
Cadıların laneti ve çözmesi gereken büyük bir kehanetin kor alevleri içine , anlamadığı bir anda düşen Luna , bilmediği bir çok kapıyı da beraberinde açacak ve tüm sırları açığa çık...
Okul bahçesine geldiğimizde sırtlarından inip gönderdiğim ejderhalarımla birlikte takımımın da olduğu kalabalığa doğru ilerlemeye başlamıştım. Jake'e bizi görünmez yapmalarını söylediğim için ejderlerimde dikkat çekmemiş bizde dikkat çekmemiştik. Temkinli olmam gerekliydi...
Thomas tam dibimde yürüyordu. Kimse bizi farketmeden olduğum yerde durup kolundan tutarak biraz ileriye çektim ve konuşmaya başladım.
" Thomas , herşeyi bildiğini biliyorum. Ben sizi korurken sende çocukları koruyacaksın. Gözlerini onlardan sakın ayırma. "
Sözlerimi tek tek sıraladıktan sonra kafasını salayarak öģrencilerimin yanına geçtiğinde ben de önlerinde yerimi alarak Takımımın yanına doğru hızla ilerlemiştim.
Beni ilk fark eden Evan'dı. Bir şey olduğunu anlayarak çatılı kaşları ve sert suratıyla birlikte ağır adımlarla yanıma yaklaşıp olayı anlatmaya başlamıştı.
" Telaşlanma... Bir gezi düzenleniyormuş. Takım olarak öğrencilerle birlikte gideceğiz. "
Evan'ın dediklerinden sonra Thomas'a ufak bir bakış atarak Evan'ı kollarından tutup ileriye çekiştirmiştim.
" Bir şey mi oldu güzelim " diyerek hafif sinirle soran Evan'a kafamı olumlu anlamda sallayıp
" Takımdan dahi kimse bilmesin. Ortalığı velveleye veremeyiz. Öğrencim Eva geleceği görüyor. Saldırıya uğrayacağımızı görmüş. Şimdilik ikimiz bilsek yeter. Saldırı gezide olmayabilir çünkü. Bilemiyorum... İkimizin liderliğinde kapanacak bu iş. Her seferinde olduğu gibi..." Dedim.
" Tamam. Sen kendine dikkat et yeter. " diyen Evan hızla saçlarıma bir öpücük bırakmış ve usulca öğrencilerinin yanına ilerlemişti. Alışmıştım bu hallerine... Yanımda her ne kadar ciddi ve sert dursa da sevgisini belli etmeden duramıyordu. Ne desem bırakmıyordu beni sevmeyi. Üstelik sinirlenmiyordum da artık o bana dokunduğunda ya da bir şey dediğinde. Bu işin sonu nereye varacak hiç bir fikrim yoktu...
●●●
Gezi yerine nihayet vardığımızda bir müzeye geldiğimizi farketmiştim. Yüksek denetimli ve güvenlikli bir yer olmadığını farkettiğimde öğrencilerime biraz daha yaklaşmıştım.
Bir iki saatin sonunda ayrı yerlere dağılarak gezmeye başladığımızda önüme çıkan bir kaç askerle duraksamıştım. Ne yapmaya çalıştıklarını anlamaya çalıştığımda silahlarıyla ateş etmeye başladıklarını farketmiş ve elimi uzatıp mermileri tek hamlede yok ederek çocukları kenradaki araya ittirip karşımdaki iki askerin icabına bakmaya başlamıştım.
Luna temsili ;
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Saniyeler içinde içlerinden geçtiğim iki askerle birlikte öğrencileri hızla oldukları yerden çıkartıp ilerlemeye başlamıştım.
Gözüm Eva'yı aradığında Clara'nın kucağında görmek içimi rahatlatmıştı. Eva çok küçüktü ve arada kaynayıp kaybolmasını istemiyordum...
