KUTSANMIŞ VARİS

-10-

Gif'teki prens Hero...
                                  ( Gücü buz kontrolü)🖤

■

" Resmen açlıktan ölüyormuşuz be... Yemeseydim derste bayılırdım buyük ihtimalle " diyen Vanessa iki porsiyon yemek yemiş ve hâlâ doymamıştı.

" Kıtlıktan mı çıkmıştın be. Bir beni yemedin " diyerek Vanessa'nın fazla yediğini tokat gibi suratına çarptığımda , hiç umursamayan arkadaşım gülerek son lokmasını da yiyip karnını ovuşturmuştu.

" Bir daha mı gelicem hayata aşkocum sende ye... bol bol ye..."

Vanessa'nın dediklerine gülerken oturduğum yerden kalkıp Vanessa'ya ufak bir baş işareti yapmıştım. Ne demek istediğimi anlayan Vanessa da ayağa kalkmış ufak adımlarla beni takip etmeye başlamıştı. Dersin başlamasına az kalmıştı ve bahçede işleneceğini bildiğimden erken çıkıp temiz hava almak cazip gelmişti...

Tam yemekhanenin ortasından geçerken omzuma çarpan hayvanla birlikte olduğum yerde kaldım. Fazla zaman kaybetmeden arkamı dönerek bana çarpan tanımadığım sarışın köpeğin kolunu hızla tutarak kendime çevirdim.

Şaşırmış bir şekilde bana dönen geri zekalıya kaşlarım çatık en öldürücü bakışlarlarımla bakarak konuşmaya başladım.

" Önüne baksana "

Dediğimden sonra alaylı bir ifadeyle gözlerimin içine bakan sarı kafa

" Görmedim işte uzatma " dedi.

Cümlesi biten çocuğa meşhur öldürücü bakışlarımdan atarak parmağımı göğsünün üstüne koydum ve bastırarak üstüne yürümeye başladım. O geri gittikçe ben ileri gidiyordum.

" Tır geçer burdan. Sen bana çarpmayı tercih ettin... Git sahibine söyle az cesaretli olsun da karşıma çıksın " diye tısladım.

Sözüm bittiğinde dudaklarını dişlerinin arasına alarak alayla gülen akılsıza daha fazla dayanamayarak sert bir dirsek attım ve boylu boyunca yere uzattım. Nerde sinir olduğum bir hareket varsa bu çocuktaydı...

Sinirimi hâlâ alamazken üstüne çıkıp bir iki yumruk daha atıyordum ki birinin omzuna atılmamla birlikte ne olduğumu şaşırmıştım.

" Bırak beni... bırak dedim!" diyerek sesli bir şekilde bağırdığımda duyduğum ses nedense şaşırmama sebep olmuştu...

" Rahat dur vahşi! Sana zarar vermek istemiyorum. "

Evan söylediği cümleden sonra gayet ciddi bir şekilde ilerledi ve bir kapıdan geçerek beni yere indirdi. Beni getirdiği yere baktığımda Alex hocanın odasında olduğumuzu farketmiştim. Anlamaz bir şekilde Evan'a bakıp tam konuşacakken aniden açılan kapıyla birlikte tüm dikkatimi oraya vermek zorunda kalmıştım.

Içeriye giren Alex hoca ve üç prense kaşlarım çatık bakarak ne olduğunu anlamaya çalışmıştım. Alex hocayı bir nebze anlardım da şu dört kafadar niye her yerde karşıma çıkıyordu...

Karşımda dikilen hocaya neden burdayım bakışlarımı durmadan gönderirken derin bir nefes alması söze başlayacağı anlamına geldiğinden dikkatlice dinlemeye başladım.

" Hero bileğindeki sembolü görmüş Luna. Herşeyi öğreneceğiz diye tehdit ettiler. Sen açıklamak istersen açıkla..." diyerek sözlerini sonlandıran hocaya sinirli bir bakış atıp dört prense döndüm.

" Kimseye bir şey açıklamayacağım. Sembol meselesini de hiçbir yerden duymayacağım. Aksi halde olacaklardan ben sorumlu olmam. "

Cümlemi bitirip hızla kapıya yaklaşıp çıkıyordum ki Hero'nun seslenmesiyle durdum.