Merhaba, bu benim ilk kitabım...
Bu yüzden çok hevesliyim. 500+ okunmaya özel, bir özel bölüm yazmak geldi içimden...
Umarım beğenirsiniz, iyi okumalar...2020, 31 Aralık...
❄
Hayal, yağan karların sessizliğini dinleyerek yürüyordu. Özlem yüreğine çökmüş, yılbaşının mutluluğunu bile unutmuştu.
Üzgündü çünkü Yiğit ailesi ile birlikte tatile gitmişti. Tam on beş gündür yoktu. Yılbaşını da orada geçireceklerdi.
Onu çok özlemişti. Bu yüzden ilk kez birlikte oldukları evlerine gitmeye karar vermişti. Küçük bir evdi orası. Yiğitin babasından kalmaydı Yiğite.
Üzerine beyaz bir bluz, ve siyah bir etek giymişti. Krem rengi kabanının ceplerine ellerini soktu. Soğuktan burnu kızarmıştı.
Üşüdüğünü iyice hissetmeye başladığında adımlarını hızlandırdı. On dakika kadar sonra evin önüne gelmişti.
Anahtarı kilide yerleşirdi ve çevirip kapıyı araladı. İçeri adımını atar atmaz ikisinin kokusu yükseldi evden.
Hafif bir gülümseme yayıldı dudaklarına... Ayakları onu üst kata, yatak odalarına götürdü.
Yatak odası en son geldikleri zamanki gibiydi. Sade ve küçük. Gardırobu açtı Hayal. Dolapta birbirine karışmış kıyafetleri hoşuna gitmişti.
Odada biraz daha onaylandıktan sonra balkona çıkmaya karar verdi. Kendine bir kahve yaptı ve balkondaki sallanan sandalyelerden birine oturdu.
Karları seyrede seyrede kahvesini içti ve Yiğiti düşündü. Ne kadar zaman böyle kaldı bilmiyordu. Aşağıdan gelen seslerle irkildi. Sonra kapının kapandığını duydu.
Kim gelmiş olabilirdi? Hırsız mı girmişti? Hayal bu ihtimalle korktu. Merdivenlere yaklaştı ve aşağı baktı. Aşağıda bir adam vardı ama arkası dönüktü.
Yüzünü göremiyordu Hayal. Siyah kabanlı bir adamdı. Hayal eline yerden bulduğu sopayı aldı ve aşağı doğru sessiz sessiz indi.
Adamın hâlâ arkası dönüktü. Hayal elimdeki sopayı kaldırıp adama iyice yaklaştı. Tam adamın kafasına indirecekken adam yüzünü Hayale döndü.
Adam sopayı tuttuğunda Hayal tanıdık mavi gözlerle karşılaştı. Bu adam Yiğit'ti. Hayal şaşkınlıkla sopayı bıraktığında Yiğit gülümsedi.
"Canım, burada olacağını biliyordum."
Hayal şaşkınlığını atlatmıştı. Bir süre sarıldılar. Ayrıldıklarında Yiğit Hayalin dudaklarına derin öpücükler bıraktı."Senin ne işin var burada? Hani tatildeydiniz?"
"Sensiz duramadım oralarda..."
Hayalin kabanı sıyrılıp yere düştü.Yiğit Hayali özlemle kucağına aldı. İkisi de gülümsüyordu. Hayalin kolları Yiğitin boynuna dolandı.
Yiğit Hayali yatak odasında götürürken kulağına,
"Çok özledim seni..." diye fısıldadı.
"Bende çok özledim seni..."(...)
"Ne zaman döndünüz? Neden aramadın beni?"
"Yeni geldik. Gelir gelmez buraya geldim, yanına gelemeyeceğim için..."Hayal üşüyerek üzerlerine örtüyü çektiğinde, dışarıda tipi çıkmıştı. Saat on ikiye daha vardı.
"Bu gece burada kalalım. Beraber girelim yeni yıla. Olur mu?"
Hayal başını salladı.
"Ben bir bahaneyle hallederim."Yiğit Hayalin elini tuttu.
"Benimkiler teyzemlerde, ben arkadaşlarımda kalacağımı söyledim."Hayal Yiğitin göğsüne doğru yaslandı. Kalbi o kadar hızlı çarpıyordu ki Yiğitin duyduğuna emindi.
"Sana bir hediye aldım. Aşağıda, birazdan veririm."
Hayal gözlerini kapattı.
"Böyle kalalım, burada, bu yatakta, bütün gece böyle kalalım...""Bencede sevgilim. Sonsuza kadar böyle kalalım..."
Hayal gözlerini Yiğitin gözlerine kaldırdı.
"Yeni yılımız kutlu olsun. Bu yıl, bizim yılımız olsun..."
Yiğit cevap olarak Hayalin dudaklarını öptü. Hep yapmak istediği gibi...Bu yasak ihtirasın sonu ne olacak?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALP KAPILARI
Teen Fiction"Her kalbin iki kapısı olduğunu okumuştum bir keresinde. Hiç olur mu öyle şey demiştim. Halbuki herşey, kalbimin kapılarının ona açıldığını anlamamla başlamıştı. Ama herşey, çok daha korkunç bitecekti, hissedebiliyorum..." H... •ÖZET• İstanbul'un...