7. Bölüm

86.4K 4.5K 2.7K
                                    


*BERENDEN*

Sonunda giriş kata ulaştığımda içimden bildiğim bütün küfürleri okuyordum. Lan 4 katlı ev mi olur?

"Kahvaltıyı bahçede yapıcaz. Hadi gel." dedi nerden çıktığını bilmediğim Yalın. Kafamla onu onayladım. Ve yan yana yürümeye başladık.

"Dedeniz ve babaanneniz geldi mi?" diye sordum bahçe kapısından geçince.

"Babaanneniz ve dedeniz derken? Onlar seninde babaannen ve deden. Böyle dediğini duymasınlar. Özellikle de babaanem. Ayrıca geldiler. Hatta şu an babaanem her an üstüne atlayacakmış gibi duruyor." dedi ve bir yere bakarak güldü.

Baktığı yere baktığımda kaşlarım havalandı. Dün ki kadroya bir yaşlı çift eklenmişti. Ve yine hepsi bana bakıyordu. Valla şuraya oturup ağlayacağım. Nefret ediyorum ilgi odağı olmaktan.

Sonunda diğerlerinin oturduğu yere geldiğimizde yaşlı kadın, yani babaanne ayağa kalktı hemen.

"Kızım bu babaanen. Bu da deden." diyerek açıklama yaptı Murat bey. Ah cidden bu bilgiler beni ne kadar aydınlattı. Asla bilmiyordum.

Ne yapacağımı bilmediğim için sadece başımı salladım. Ama sonra bu yaptığım şeyin ne kadar mantıksız olduğunu idrak edince, her ne kadar rahatsız olsamda kadının elini öptüm. Sonra da adamın.

Teması sevmiyordum ama saygısızlıktan da nefret ediyorum. Ah bu ben...

"Ah kızım." dedi yaşlı kadın. Gözleri dolu doluydu. Kadın birden bire bana sarıldı. Bana sıkı sıkı sarıldı. Bana.

Ya...

İçimde oluşan o hisle hemen kadını ittim. Allah kahretsin!

Elim titremeye başlamıştı. Abi sevmiyorum temas. İstemiyorum. Rahatsız oluyorum. Rahatsız!

"Noluyor kızım?" dedi büyük bir şokla babanne.

"Beren? İyi misin?" dedi yanıma gelen Yamaç. Gözünde endişe vardı.

Lanet olsun ki içimde ki o hissi atamıyordum. Sinir mi? Değil. Hüzün mü? Değil. Korku mu? Olabilir.

Ya yeter ya. Yeter. Bıktım.

"İyi misin kızım?" diye sordu Murat bey. Yanıma gelmişti hepsi.

"Evet." dedim düz bir sesle. Konu uzasın istemiyordum.

"Emin misin? Elin ayağın titriyordu." dedi Yağız.

"Neden iyi olduğuma dair yalan söylememi gerektirecek bir durumun içinde olduğumu düşündüğünü ve bu saçma fikrini bizimle paylaşma gereksinimi duyduğunu anlayamadım." dedim.

O benim uzun cümlemi anlamaya çalışırken benim istediğim şey olmuştu. Konu dağıldı!

"Olum kıza bak bee. Ağzıyla taramalı tüfek gibi kelimeleri Yağızın yüzüne yüzüne fırlattı." dedi Adar.

"Dikkat ette sana da kelime yerine kurşun atmayayım." dedim gözlerimi devirirken.

"Bana kıyamazsın bence. Şu tipe kim kıyabilir?" dedi göğüsünü kabartarak.

"Kıyma makinasıyla bunu halledebilirim. Ne dersin?" dedim tek kaşımı havaya kaldırırken.

"Hâşâ bremses hanım. Lütfen o tehditinizi çekin üstümden." dedi Adar.

"Tamam köle. Affeyledim." dedim.

Ama sonra bir şey farkettim. Şu an herkes yanımızda ve bizi izliyor...

Korhanlar ||tamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin