baya geç geldi ama geldi, kusura bakmayın :(*YAZGI BERENDEN*
Önümde duran test kitabına bakarken aynı zamanda akan göz yaşlarımı da silmeye çalışıyordum.
Eğer 12. sınıf öğrencisiyseniz hayat size götüyle gülüyordur... Bunun başka bir açıklaması olamaz...
"Allahım belamı mı verdin?" deyip burnumu bir kez daha çektim.
10 saattir aynı soruyla bakışıyorduk. Artık problemin baş karakterleri olan Ali ile de bir dostluğumuz oluşmuştu. Malum kendisi 1 gün içinde 24 tane şehir gezmiş ve benden de aracına alması gereken benzini hesaplamamı istemişti. Canım kankam.
Derin bir nefes daha çektim ciğerlerime ve sonra masanın üstünde duran pergeli elime aldım. Bi test kitabına baktım bi de pergele.
"Arşimet kusura bakma ama hayatımda tanıdığım en boktan insansın." dedim ve pergeli bütün gücümle uya geçirdim.
Ya ben ne yapayım bilmem kimin bilmem ne kadar sürede bilmem ne yaptığını arkadaş?!
"Allah belanı versinmesin!" dedim ve pergeli çekip tekrar sapladım.
"Bok vardı da 12. sınıf olana kadar büyüdüm zaten. Ne güzel 11 yaşımda sabit kalacaktım. Kafa rahat. Oh mis arkadaş." dedim ve pergeli tüm gücümle kendime çektim.
Bu sayede kitabın bazı sayfaları yırtılmış oldu. İyi oldu walla. İçimde dert olacağına dışımda yıkım olsun.
"Çözdün mü soruları?" deyip birden odaya dalan Yağız abimle elimde ki pergelle birlikte ona döndüm.
Ardından pergeli elimde bıçak gibi tutup ayağa kalktım ve gözlerimi kısıp abimin üstüne yürümeye başladım.
"Sen... Sen bilerek o soruları ayarladın değil mi? Rakip eliyorsun! Kabul et!" dedim ve ona doğru yürümeye devam ettim.
"Ne diyorsun abicim? İndir onu." deyip elini bana doğru uzattı Yağız abim.
Kaşlarımı havaya kaldırdım. "Ne indirmesi abi? Bununla sana pek sevimli izler bırakacağım daha. Gel hadi." dedim ve sinir edici bir şekilde gülümsedim.
Abim ne yapacağımı anlamış olacak ki gözlerini sonuna kadar açtı. "Sakin ol. Sakin ol. Hadi sen başarabilirsin Beren, sakin olmak çok kolay." dedi bir iki adım gerileyip.
"Bok! 10 sattir o soru yüzünden 52 farklı intihar yöntemi düşündüm lan ben! O nasıl bir test kitabı? Bi de bana verirken 'sırılır bıbık ışı' diyordun! Hangi bebeğin işi bu ulan?" dedim ve çoktan odadan çıkan abimin peşinden bende odadan çıktım.
Abim merdivenleri hızlı hızlı inerken ben de merdivenlerin başına geçtim. "Hayırsız evlat!" diye bağırdım ve elimde ki pergeli ona fırlattım.
Son anda kendini geriye çekince pergel yere düştü, abim ise gözlerini bana çevirdi. "Ayıp kızım ayıp! Abiye pergel fırlatılır mı hiç?" dedi ayıplarcasına.
Gözlerimi kıstım. "Eğer o abi kardeşini rakip olarak görüp, elemeye çalışıyorsa atar!" dedim ve yere eğilip terliğimi elime aldım.
"Kusura bakmayacaksın artık dostum. Rakip rakiptir. Babamı bile tanımam ben o sınavda." dedi abim elini iki yana açıp.
Ulan bir de kabul ediyor! Bende o soruları çözemeyince kendimi gerizekalı gibi hissetmiştim. Meğer bu benim mükemmeliğimi çekemeyen bir veletimsi varlığın bana kurduğu kumpasmış... Vayy be.
Elimde tuttuğum terliği abime fırlattım. Ama abim eğilince terlik camın çerçevesine çarpıp yere düştü. "Ama ayıp oluyor." dedi abim gülerken.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Korhanlar ||tamamlandı
ChickLitUfak bir hata... Sadece minicik bir hata benim çocukluğumun katili oldu. Doğduğum gün yapılan o hata, benim 16 yılımı elimden aldı... - |13.03.21|-|20.11.21| - -Her şey şahsıma aittir. Alıntı veya isim vermeden kullanılma durumunda gereği yapılacakt...