ARIZALI

60 - Tuzlu Kurabiye

60.Bölüm

Hayal Kırıkları...

Doğru bir insanın karşınıza çıktığını nasıl anlarsınız? Kendisine hiç sordunuz mu? Hisseder misiniz? Yoksa gözlemleriniz sonucu mu karar verirsiniz? Hislerin daha baskın olduğunu ve bu baskıyla kazandığını belirtmeliyim. Yanıldığınıza pek rastlamazsınız.

Arda Özer'in hislerinde yanılmadığını okumaya hazır mısınız peki? Biz hazırız!

Bu kız benim kaderim aga!

Avaz avaz bağırmaya hazır iç sesini susturmayacaktı. Sonuçta iç sesi ona aitti, dışa vurmadığı sürece bir sorun görmüyordu.

Yaşasın hayal dünyası!

Ahsen'i tanımanın coşkusuna kapılarak onunla oturup uzun uzun sohbet etmeyi hayal ediyordu Arda. Neler sevdiğini, nelerden hoşlandığını, kaç yaşında olduğunu, anne babasının adını öğrenmeyi istiyordu.

Tüm bunların yanı sıra hayatında biri var mıydı?

Ya varsa...

Afallayarak Ahsen'i inceledi. Kibar yaklaşımıyla gönlünü fetheden kadının bir erkek arkadaşı varsa Arda bu aşka merhaba diyemeden veda edecekti.

Umutsuz müzmin bekârlar kervanına kutsal dönüşünü tekrar yaparak hayatına kaldığı yerden devam edecekti.

"Anlamadım?" diye üzerine gitti Ahsen. Hızını alamayan adamı sorguya çekerek sıkıştırmaya hazırdı. Sempatikliğiyle mesafeleri kırmıştı lakin ileriye giderse Ahsen ağzının payını verecekti.

"İltifat diyorum biraz hızlı giriş yaptım," dediğinde utançla burnunun ucunu kaşıdı. "Beni sapık sanabilirsin."

Ahsen'in kafasını eğip avucunun içine kıkırdayışı Arda'nın gülümsemesine neden oldu. Yanlış anlaşılmamıştı. Göğsünden yükselen kahkahayı bastırarak ona gülmekte olan kadını hayranlıkla izledi.

Hiç tanımadığı, ilk defa rastladığı bir kadına bu denli tutulması akıl alır gibi değildi. Arda inanmadığı her duyguyu yaşarken buldu kendini. Saniyeler geçtikçe keşfettiği her duygu ona yeni heyecanlar yaşatıyordu.

Elini kalbine bastırıp sakin ol oğlum diye bağırmakta istiyordu ama koy verdi. Ne olursa baş edebileceğini kendine tembihledi.

Bu saatten sonra ne olursa olsun anasını satayım!

"Bu heyecanınızı yeğeninizin gelişine veriyorum."

"Oysa ben seni görüşüme vermiştim," dedi kısık seste. Akabinde kadını ürküteceği gerçeğini anımsayarak duygularına gem vurdu Arda. "Kesinlikle. Heyecanlanınca saçmalarım."

"Estağfurullah..." diyen Ahsen eliyle gideceği yeri gösterdi. "Bir sorun olursa ben buradayım."

Arda heyecanla atıldı. "Sürekli mi?"

"Evet."

"Ne zaman gelsem seni burada bulacak mıyım yani?" derken bastıramadığı heyecanı ayyuka çıkarak onu izlemekte olan kadının dikkatini çekti. Hastaneye kamp kursa çok mu ileriye gitmiş olurdu?

Güvenlikçileri atlattığı sürece kampta kalmaya razıydı Arda. Ancak önceliği Ahsen ile arasında kırılamaz bir bağ kurmaktı. Bir kadını ürküten psikopat olmak istemiyor, narinliklerine kendi acımasızlığıyla zarar vererek onların psikolojilerini alt üst etmeyi asla kabul etmiyordu.

Arda Özer asla bir kadının korkusu olmayacaktı.

Ahsen ona gülmeseydi asla bu kadar konuşmayı uzatmazdı. Ona cesaret veren gülüşü olsa dahi Arda kullanarak aşırıya kaçmayacaktı.