KRONİK PSİKOPAT (dewamke:)

30.Bölüm👅

Sizi seviyorum kankileriim' demek istedim. Şimdi okuyabilirsiniz.

Dünkü olaydan sonra, bugün okulda herkes bana bakıp fısıldaşıyor ya da birbirlerine beni işaret ediyorlardı.

Ben biraz 'zaten canım sıkkın dönme dünya n'olur' modundaydım bugün.

Öğleden sonra disiplin kurulu toplanacaktı. Şeytan diyor ki; gir müdürün odasına, ver istifanı çek git. Ya da git o kızı gerçekten doğduğuna pişman et. Şeytan bir yana Selin'de sürekli bir şeyler diyordu.

"Normalde uzaklaştırma verirler ama kızın babası disiplin kurulu üyesiymiş."

Hayat hain napıcaksın abi.

"Hayırlısı be kanka."

Aslında ceza almak falan umrumda değildi. Sadece haksız yere suçlanmaktı beni rahatsız eden.

Öğle arasına girince Selin'le yemekhaneye gittik. Menüde; soslu makarna, ayran ve salata vardı. Yemeklerimizi alıp boş masa ararken dünkü kızları gördüm, sözde tokatladığım.

Bana pis pis sırıtarak geçiyorlardı ki birden bu başlarındaki kız yere kapaklanıverdi. Batu bana göz kırpıp, kıza yalandan özür dilemeye koyuldu.

Masalardan birine kurulurken, Batu'da çok geçmeden yanımıza geldi.

"Afiyet olsun, tatlı niyetine geldim."

"Hoş geldin, ama acı niyetine gidicen bu gidişle." dedim.

"O niyeymiş?"

"Düşürdün ya kızı, beraber uzaklaşırız bi bakmışsın."

"Ahahaha haketmişti napayım. Hem belki ceza falan almazsın ya hem kopy-

Anında susturup konuyu değiştirdim.

"Selin'le tanışmadın dimi sen?"

Onları tanıştırıp, Batu'ya sus işareti yaptım. O da ağzından çıkanı yeni ayıkıp tabağına gömüldü.

Yemekhaneden çıkarken akşamki organizasyonu konuşuyorduk.

"Saat sekizde alırım seni."

"Mümkünse alma."

"E ama gelicem demiştin?"

Laf anlatacak enerjiyi bulamadım.

"Tamam tamam sekiz olur."

"İyi hadi kaçtım ben."

...

Dersin ortasında yine bir nöbetçi öğrenci tarafından müdürün odasına çağrıldım.

"Beni çağırmışsınız hocam?"

Yalnız değildik tabi, o üçlü ve bir de süpriz ama tanıdık biri vardı, Gülçin.

Hoca hepimize göz gezdirip bilgisayarına yöneldi.

'Gözüme değil, gözümün kenarına diyorum.'
'O kadar sert vuramam ben.'
'Emel sen yap bu salak beceremiyecek.'

Bir ses kaydı dinletiyordu hoca, bu üçlüye ait bir ses kaydı. Üçü de kafayı yere eğmiş, foyaları ortaya çıkınca o sırıtışlarından bir eser kalmamıştı.

Kaydı kapatıp bana döndü müdür.

"Dün seni haksız yere suçlamışız kızım. Bu kayıt elime vaktinde ulaştı da ceza almana gerek kalmadı."

Ayaklarıma kapanıp özür dilemeyecekseniz neden buradayım ulan?

"Umarım tekrarlanmaz hocam."