' Atakent Koleji '
Bugün yeni okulumda ilk günümdü. Buna hiç meraklı olmasamda artık bir kolejli olmuştum sanırım.Bana anlamsız gelen koridorlarda sınıfımı aramakla meşguldüm. Evet oldukça anlamsız geliyordu çünkü bu koridorlarda benim arkadaşlarımla geçirdiğim eğlenceli vakitler ya da kahkahalarım yoktu.
"Dikkat etsene!"
Kafamı çevirdiğimde kime çarptığımı farketmiştim ve o da aynı şaşkınlıkla bana bakıyordu.
O an tek düşündüğüm ne günah işlediğimdi."Sera! Neden burdasın tatlım? Okulun yolunu unuttun galiba?"
Gülçin Gülçin Gülçin...
Şu anda uğraşmayı en son isteyeceğim kişisin."Git işine Gülçin."
"Ama benim işim sensin napsak ki?"
Gelir gelmez başımı belaya sokmak gibi bir niyetim yoktu o yüzden sakin kalmalıydım.
"O zaman yeni işin saçlarını düzeltmek olsun. Çünkü şu an gözüme yolunmuş tavuk gibi gözüküyor."
Ben lafımı bitirir bitirmez telefonunun kamerasından saçlarına baktı ve tek kelime etmeden lavaboya doğru koşturdu.
Kolejde okuduğunu biliyordum fakat onunla burada karşılaşacağım aklımın ucundan bile geçmezdi. Okuk daha ilk günden esprisini yaptığına göre eğlenceli zamanlar beni bekliyordu anlaşılan.
Her neyse sınıfımı bulup sıralardan birine kuruldum.
"Hoop, orası dolu yeni kız."
Bitmiyorlar ya! Harbi diyom bak. Böyle yaz gelince her yerden çıkan sivrisinek gibiler. Bu benzetmeyi şu an yaptım umarım başarılı olmuştur.
Ayrıca boştu yani.
"Peki o zaman."
Ordan çantamı çekip bi arkasına koydum.
"Burası da dolu amaa!"
Şimdi olay şu. Etrafımda bir grup kız var böyle ağızlarında ciklet, eğlenecek yer arıyorlar.
Eğleniriz sıkıntı yok.Çantamı oradan da çekip bi arkasında bulunan sıradaki çantayı çekip oraya yerleştim.
Birbirlerine bakıp gülüştüler.
"Ne yaptığını sanıyor bu? Koy o çantayı yerine."
"Elin yok mu sen koy. Ama buraya kuruldum artık, başka bir yere koyman gerekcek sanırım."
İçlerinden kızıl saçlı olanı bana doğru geldi.
Hodri meydan ulan!"Oo bakıyorum da pek bir cesaretli çıktın. Selin, sana birini hatırlatıyor mu bu kız?"
Yan sıramda duran kıza bakarak söylemişti bunu. Kız gözlerini kaçırdı.
"Bana hatırlatıyor. Böyle saçından tuttuğum birisini."
Kızın saçlarını avuçlayıp bana pis pis sırıtınca benim sinirler bi oynadı tabi.
Kalktım yerimden tuttum kızın bileğine bi yapıştım. Ben bileğini sıkı sıkı tutunca bıraktı kızın saçını. Bırakacak tabi, sıkıysa bırakmasın.
Arkadaşları şaşkın şaşkın bana bakarken söverek gittiler yanımdan.
"Selin'di demi, Sera ben. İyi misin?"
"İyiyim sağ ol. Ama seni rahat bırakmayacaklardır."
Rahatsız edilirsem, rahatsız ederim. Bu bir.
"Sorun yok benim için. Ama seni hep ediyorlar gibi duruyorlar."
"Hm, evet ama ben alıştım zaten."
"Alışmak mı? Buna alışmak zorunda değilsin ki!"
Sinirlendim.
"Burslu olduğum için böyle davranıyorlar."
"Hadi ya, ben de bursluyum nolcak şimdi?"
"Seninle ugraşmaktan ve sana zarar vermekten zevk alacaklar."
"O zaman ben de zevk almaya bakacağım, iyi izle."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KRONİK PSİKOPAT (dewamke:)
Teen FictionHeyecan arama, heyecan seni bulur.Şimdi bu oyunu bizim tarzımızla oynayalım!