39.Bölüm👅

117 11 4
                                    

Sizi çok özledim yıaaa:''')

Batu ite kaka dışarı çıkarmıştı beni. Daha sonra da Ayaz'ı getirmişti. Kemal kolundan vurulmuştu. Biz arka taraftaydık ama sesler duyuluyordu.

"Nereye kadar kaçacaktın Tufan efendi, bulduk işte."

"Ben onları antikacıdan aldım, çalmadım kimseden!"

Batu tam kalkıp salonun ortasına dalmayı düşünüyordu ki zor tuttuk.

"Tabi tabi, sen onları benim silahıma anlat!"

Kötü adam kahkahası.

"Ama korkma öldürmicem seni, bu sana ders olsun. Toplayın şunları!"

Antikalardan bahsediyordu galiba, birkaç tanesi patır kütür yere düştü.

...

"Daha da malımı elinde görürsem affetmem."

Kısa bir sessizlikten sonra, Batu salona daldı.
Ayaz ile baş başa kalmıştık.

"Tufan mı, Kemal mi?"

"Sera, o adamı bulmamız lazım koş!"

Koşarak bahçenin diğer tarafına dolandık. Adamlar çoktan gitmişti.

"Has.."
"Dur sakin ol, plakasını aldım." dedim nefes nefese.

"Sera, düğümler çözülüyor yavaş yavaş."

"O ne demek?"

"Anlatıcam."

Kimse ambulansı ya da polisi aramamıştı. Aklımıza geldi, özellikle Batu'yu zor tuttuk, sonra bir şekilde ikna ettik.

Kemal adamıyla kapıda göründü, kolundan kurşunlanmış, yaralı yaralı bakıyordu.

Hafiften yanlarına yanaştık.

"Hayır abi, bende gelicem."diye ısrar ediyordu Batu.

"Olmaz Batu'cum, zaten ciddi bir şeyim yok."

"Ama Kemal abi-

Kemal adamıyla arabasına binip gitti.

"Bravo Sera ya! Tamam adamı sevmiyorsun anladık da insanlık namına gelip bi bakar insan!"

Ayaz'ı konuşmaması için kolumla hafifçe dürttüm. 

"Batu! Ayaz ile bahçeyi dolanıp adamların plakasını almaya çalıştık, şimdi geliyorduk yanına."

"Öyle mii? Aldınız mı bari?"

"Kılpayı kaçtı." dedi Ayaz.

"Seninle muhatap olmuyorum ben." diye yükseldi Batu.

Ayaz kafasını sağa sola sallayıp Hasbinallah çekti içinden.

Batu yanıma geldi.

"Sen iyi misin peki?"

"İyiyim."

"Gidelim hadi."

Batu arabasını park ettiği yerden getirmeye gitti.

"Sera, yarın okulu asıyoruz. Konuşmamız gereken şeyler var."

"Tamam, sen fırsattan istifade her yeri iyice ara."

"O iş bende."

Babası vurulmuştu, ama onun umrunda değildi. Üzülmeye dair en ufak bir belirti göstermemişti. Ben üzülmüştüm ama Kemal için değil Ayaz'ı bu hale getirdiği için.

Ayaz giderken arkasından seslendim.

"Ayaz!"

Arkasını döndü.

"Düzelicez inşallah!"

Hafiften gülümseyip içeri girdi.

Heyyo ben geldiiim:)) Biraz geç oldu ama artık buradayım kankilerim💛


KRONİK PSİKOPAT (dewamke:)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin