24. Bölüm: Atlama

89 9 0
                                    


Selammm^^

Nasılsınızzz, keyifler yerinde mii?

Yeni bölüme başlamdan önce lütfenn oylama yapmayı unutmayın... emeģimin karşılığını almak istiyorum ve sizlerden bunu rica ediyorum...

Keyifli okumalar...




24. Bölüm: Atlama
"Bir atlama ne kadar zor olabilirdi ki!"



Eve girip üzerimi değiştirmem tam sekiz dakikamı almıştı. Anahtarla kapıyı kilitledikten sonra hızla merdivenlerden inip kapının önüne park ettiği arabaya oturup kemerimi bağladım. Yola çıktığımızda kolumdaki saate baktığımda saat 16.32'yi gösteriyordu. Yine akşam eve dönecektim. Huzursuzca yerimde kıpırdanırken içime bir anda düşen kötü hisle başımı cama çevirdim. Nereye gittiğimizi bilmeden izlediğim yolu yarım saat geçtikten sonra arabada bir ses duyuldu, Batuhan'ın telefonu çalıyordu. Dönüp baktığımda kulağına kulaklığı takıp telefonu açtı. Başımı tekrar cama çevirdiğimde istemeden konuşmasını dinledim.

"Akşam elimde olacak her şey, ona göre hazırlık yapın!"

"Tamam adamları çağırın bende iki saate geleceğim."

"Daha ne kadar gideceğiz?" Ona bakmadan sorduğum soruyla cevabını bekledim sessizce. Çok geçmeden geldi cevabı.

"Yirmi dakikalık yolumuz daha var," diye mırıldandı düz bir ses tonuyla. "Evden dışarı çıkıyor musun hiç?"

Ona doğru döndüm. Neden böyle bir soru sormuştu ki böyle?

Şaşkınlıkla cevapladım. "Hayır, sadece markete filan gidiyorsam öyle..."

"Peki markette veya dışarıda seni takip eden birini filan gördüğün, hissettiğin oldu mu?"

"Ne oluyor, neden böyle sorular soruyorsun?" İyice tedirgin olurken arabayı sağa çekti. Aniden durması koltukta sarsılmamı sağlarken öfkeyle ona döndüm, ben öfkemi kusmadan o benden önce davrandı.

"Bak şimdi kızmanın sırası değil, sana önemli bir şey diyeceğim ama sakin olacaksın," Başımı olumsuz anlamda sallarken korkuyla kemerimi çözdüm. "Ne yapıyorsun?" diye bağırdı arkamdan.

Arabadan inip etrafta taksi aradım. Bana bir şey yapmasından korkuyordum. Onu tam olarak tanımıyordum bile! Korkuyla etrafıma 'taksi' diye bağırırken bir anda bir el kolumu sardı.

"Ne yapıyorsun sen!" Elimle kolumdaki elini ittirmeye çalışıyordum.

"Bırak beni, ne yapacaksın bana?!"

"Saçmalama, sana bir şey yapmayacağım. Bin şu arabaya!" Etrafta bu saatte fazla insan olmaması beni daha da korkuturken bir kadın bağırarak yaklaştı yanımıza.

Çantasıyla Batuhan'a vururken kolumu bıraktı. "Bırak kızı pis sapık!"

Ne olduğunu anlayamadan birkaç insan daha gelirken Batuhan bana baktı. "Bir şey de şu kadına! Sana bir şey yapmayacağım!"

"Nereden inanayım sana! Ne diyeceksen şimdi söyle!" Kadın hâla çantasıyla ona vururken ben alacağım cevabı bekliyordum.

"Peşimde birileri var, seni de takip ediyorlar!" Şaşkınlıkla ona bakarken o hâla kadından dayak yiyordu. Ne demekti bu? Birileri? Birileri bizim peşimizde ve ben bunu şuan burada mı öğreniyordum!

Batuhan kadından kurtulmaya çalışırken bir anda aralarına atlayıp kadını durdurdum.

"Dur teyzecim, dur. O benim arkadaşım, kışkırtma videosu çekiyorduk," diyip ileride olmayan bir kamerayı gösterir gibi işaret parmağımı uzattım ileriye doğru.  "Bak şuradaki ağacın arkasında da kamera var!"

8 Kuralla Hayatta KalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin