*
Rumple'ın arkasında, dar ve karanlık maden tünelinde beklerken gerginliğim had safhadaydı. Hırıltı gittikçe yaklaşıyordu. ''Ne yapacağız ?''
Pelerin gibi kabanının içinden hançerini çıkardı, ''Karanlık maddeyi yok edebilecek şey daha karanlık bir maddedir.'' Omzunun üzerinden bana ve arkamdaki perişan kıza baktı, ''Ben söyleyince köşeye saklanın.''
Sola doğru kıvrılan tünel görüş açımızın kesilmesini sağlıyordu ama kulaklarıma güvenecek olursam Cerberus, karşımıza çıkmak üzereydi. Bulunduğumuz yerin neredeyse titrediğini hissediyor, pis kokusunu alıyordum. Kalbim çıkmak üzereydi. Rumple ise hedefe kitlenmiş görünüyordu, her şey tek hamlesine bakıyordu.
Eliyle bize işaret vereceği sırada beklenmeyen bir şey oldu, bir ıslık sesi duyuldu ve köşeyi dönmek üzere olan Cerberus'un çekildiğini hissettim. ''O da neydi ?'' diye fısıldadım, Rumple'ın arkasından çıkarak.
Karanlık tünelden yavaş adımlarla birisi ilerledi. Tüneli aydınlatmak için var olan turuncu ateş ışığı arkasından vuruyordu. ''Onları geri gönderdim.''
Omzuma tutunan ve titreyen kız, ben olayları çözmeye çalışırken ardına bile bakmadan bizi yalnız bırakarak topukladı.
Geldiği an ağırlaşan havayı hemen sezdim. Yaydığı enerji soğuk ve karanlıktı. Koyu saçları sakallı yüzünü çevreliyor, yapılı vücudundan güven akıyordu. Seyrek kirpiklerinin altında koyu, simsiyah gözleri ruhunuzun en karanlık sırlarını biliyormuş gibi bakıyordu. Sırtımdan aşağı bir buz atılmış gibi ürperdim.
''Hades.'' Rumple'ın tek kelimesi, hissettiğim her şeye anlam vermişti.
''O kadar şaşırmış görünme, buradan kim sorumlu sanıyordun?'' Bu cümle banaydı, karşımda yeraltı tanrısı olduğu gerçeğiyle sarsılmıştım. Sonra aklıma onun dostumuz olması gerekirken Harry'e yaptığı düşmanca şeyler geldi. Onu ödüllendireceğine tutsak olarak tutuyor, işkence çektiriyordu. ''Senden korkmuyoruz.'' diye mırıldandım ama kesinlikle korkuyu iliklerime kadar hissediyordum.
'' Ama korkmalısınız,'' dedi, başını sola yatırdı '' Sen Victoria olmalısın. Sevgilin sana mesaj göndermeyi çok seviyor madem, ona bu mesajı bizzat ileteceğimi söyledim.'' Harry'nin sürekli taktığı yüzükleri avucunun içinden kayırarak zemine çarpmasını sağladığında, çıkan her sesle bayılmaya bir adım daha yaklaştığımı hissettim. ''Ona ne yaptın?!''
Rumple, eliyle arkasında kalmam için bir bariyer koydu. Hades ise birkaç adım daha atarak tehditkar bir şekilde yaklaştı. ''Ona şimdiye kadar yaptıklarım için endişelenme, ona yapacaklarım için endişelen.''
''Neden? Neden yapıyorsun bunu? Onu sen seçmedin mi ? Senin için koca bir savaşı kazanmadı mı o ?'' İsyan ettim, yaptıklarına anlam veremiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VİCTORİA/h.s
Fanfiction* ''Bu kadar zarif bir hanımefendinin böyle davranışlarının olması ne büyük üzüntü.'' ''Ne varmış ki davranışlarımda ?'' ''Fazla cesur ve cana yakınsınız.Bu da saygısız olmanıza sebebiyet veriyor.''derken yeşilleri fazlasıyla kibirliydi . * Baz...