Elbisesi yavaşça üzerinden kayarken Harry'nin yeşilleriyle gözleri kesişti.Bakışları bir an bile gözlerinden ayrılmamıştı.''Ne yapıyorsun ?''
Sesi otoriter çıkmıştı ancak Victoria buna aldırmadı.Ne yaptığının farkındaydı ve bunu isteyerek yapıyordu.İçinde bir yerlerde bu doğru geliyordu,biliyordu ama bu sadece bir histi.O resmi gördüğünde sanki çok daha fazlasını görmüştü.Sanki yaşanmış ve yaşanabilecek her şeyi görmüştü;acıyı hissetmişti,korkuyu hissetmişti,sevgiyi hissetmişti,umudu hissetmişti,cesareti hissetmişti,içindeki gücü hissetmişti.Bir sebepten dolayı çok güçlü hissediyordu ve Harry'e de güç vermek istiyordu.
''Bu benim.''diye mırıldandı.Onu çıplak görmesinden utanmıyordu,tüm bunlar bir saat önce yaşansa aklını kaybederdi ama şimdi farklıydı.Tablonun çok yoğun bir enerjisi vardı.''Tüm kusurlarımla,tüm çıplaklığımla bu benim.''diye devam etti.Başını hafifçe yana eğdi ve kafası karışmış yeşillere bakmayı sürdürdü.''Gör beni ve çiz.''
Lord Harry sertçe yutkundu.Victoria geri geri adımlayarak arkasında olduğunu bildiği yatağa yanaştı ve kendisini kırmızı yatak örtüsünün üzerine bıraktı.Harry tek kelime etmeden çalışma masasının üstünden birkaç kağıt parçası ve kelem aldı,bir sandalyeyi kolayca kaldırıp yatağın yakınında düzgün bir açıya yerleştirerek oturdu.Elindeki kağıtları sert defterinin üzerine koydu ve tekrar gözleri buluştu.
Victoria'nın kalbi deli gibi çarpıyordu ve kendinden emin hali biraz sarsılmaya başlamıştı.Yaptığı aptalca mıydı ? Tabloya bakarken hissettiği enerji de gitmeye başlamıştı. Harry dudaklarını yaladı ve yavaşça bedeninin her bir santimini inceledi,hafızasına kazımak ister gibi.Sonra kelemi rahatça elinde hareket ettirdi.''Maske taktığımı nereden çıkardın ?''
''Çizdiğin kompozisyon çok daha karanlık ve silikti,çarpık ama öne çıkan ve dikkati başka bir yöne çekmek isteyen kırmızı dudaklar vardı..Öyle yorumladım.''
''Yastıkları üst üste koyup kendini biraz yükseltmeye ne dersin ?''dediğinde Victoria onun dediğini yaptı.Bunu yaparken örtü biraz buruşmuş ve üzerine dolanmıştı,Harry dokunmamasını söyledi.''Maskelerin sıradan dünyaya gizem kattığını düşündüğünü söylemiştin.''diye mırıldandı Lord Harry tekrar bakışlarını kağıda indirirken.
Victoria tanıştıkları gün yaptıkları konuşmayı hatırladı.''Sen de gizemlerin çözülmek için olduğunu söylemiştin.''
Harry gülümsedi.Victoria'yı öyle gördüğünde ne yapacağını şaşırmıştı,onu karşısında böyle görmek nefesini kesmişti.Onu öyle gördüğünde içindeki ilk dürtü bakmaktı,her kıvrımını her şeklini hafızasına almak ama bunu yapmadı,sonra dokunmak istedi ancak bunu da yapmadı Victoria'yı korkutmayı asla istemiyordu.Onun izni olmadan kılına bile dokunmazdı.''Biliyor musun çok iyi bir ailen var ama yine de sen..böyle hissediyorsun.''dedi söylediklerini tekrar söyleyerek onun kötü hissetmesini ya da gücenmesini istememişti. ''Evet,öyleler.Her yolumu kaybettiğimde beni bulup yanımda oldular.''
''Nasıl yani ? ''
Harry bir an anlatıp anlatmayacağına karar vermeye çalıştı ama sonra...sonra onu gördü ve ne demek istediğini anladı.'Beni gör.' demişti Victoria.O,karşısında çıplak olarak sadece kendisi olarak yatıyordu.Tüm şeffaflığıyla,tüm güveniyle oradaydı.Yanındaydı.
''Ağabeyimin güçleri bana geçtiğinde daha küçük olduğum için herkes beni ölümden uzak tutmaya çalıştı.Ölümü hissettiğim için güçlerimi kullanmayı öğrenene kadar beni her şeyden uzak tuttular.Sıkıcı hapis günlerimde en çok kardeşim ile vakit geçirirdim sonra hayatıma Karen girdi.''dedi.Karen'in adını duyduğu anda Victoria'nın tüm vücudu gerildi ve birden kendisini çok ama çok aptal hissetti.Harry onun bu gerginliğini fark etti ama zaten anlatmak istediği Karen falan değildi,o sadece bir hayaletti artık,geçmişte kalan bir hayalet..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VİCTORİA/h.s
Fiksi Penggemar* ''Bu kadar zarif bir hanımefendinin böyle davranışlarının olması ne büyük üzüntü.'' ''Ne varmış ki davranışlarımda ?'' ''Fazla cesur ve cana yakınsınız.Bu da saygısız olmanıza sebebiyet veriyor.''derken yeşilleri fazlasıyla kibirliydi . * Baz...