" Hadi ama Alex her zaman 18 yaşına girmiyorsun. Hector kimin umrunda ? "Alexandra İvy nin heyecan dolu gözlerine bakınca onu kıramadı.
" Pekala. Sırf senin için kabul ediyorum. "
İvy sevinç çığlığı attı. Alexandra onun bu haline gülerken birden dondu. Bunlar gerçek değildi. Onu yakmıştı. Kendi elleriyle.
" Sen . Gerçek değilsin ? "
Alexandra başını iki yana salladı. Yine aklıyla oynuyorlardı.
" Saçmalama Alex. Yine kabus gördün herhalde. Cidden doktora gitmelisin artık. "
Alexandra kafasını daha da şiddetle salladı.
" Hayır hayır gerçek değilsin. Şuan kafamın içindeler. "
Alexandra emin olmak için elini İvy'e doğru uzattı .
" Seni tekrar yakmak benim için sorun olmayacak İvy. "
O anda İvy nin yüzü değişti. Alexandra'nın üzerine doğru yürüyüp ellerini boynuna doladı.
" Senin için geliyorlar . Senin sonun benimkinden daha acı verici olacak. "
İvy delirmiş gibi kahkaha atarken alev aldı. Alexandra boynundaki parmakları gevşetmeye çalıştıkça daha da sıkıyordu. Sıcaklık tüm boynunu sarmışken gözünü kapatıp çığlık atmaya başladı.
" Sakinleş güzel kızım yolunu bulacaksın. "
Alexandra duyduğu sesle gözünü açtı. Büyük annesinin sesiydi bu.
Az önce İvy ile oldukları mekan değişmişti. Okul bahçesinde değildi. Ormanlık bir alandaydı. Etrafına hızlıca bakındı ama büyük annesini göremedi.
" Büyükanne ? "
Cevap gelmedi. Tedirgince etrafına bakındı. Hava aniden karardı. Şiddetli bir gök gürültüsünün ardından yağmur yağmaya başladı. Alexandra hızlanan göğsüne elini koydu. Sakin olmalıydı. Bunların hiçbiri gerçek değildi. Tedirgin adımlarla ilerlemeye başladı.
" Kaçabileceğini mi zannettin ? "
Alexandra hızla arkasını döndü.
" Eric ? "
" Evet benim canım. "
" Tahmin etmiştim. Ne istiyorsun ? Çık aklımdan pislik . "
" Ne istediğim çok açık kitabı bana getir Aaron'u al. "
" Asla. Onu sana vereceğimi nasıl düşünürsün ? Ayrıca nerede olduğunu bilmiyorum. !"
" Zamanın daralıyor. Kitabı bul Aaron'u al. Yerini biliyorum yanına varmak üzereyiz. Kitabı bulmuş olsan iyi edersin. "
Alexandra cevap veremeden Eric aniden gözden kayboldu. Hava aniden soğudu. Etrafı yavaş yavaş sis sarıyordu. Ellerini kendine sararak ısınmaya çalışırken ilerlemeye başladı.
Sis gittikçe artıyordu ve görüşü zorlaşıyordu. Adımlarını hızlandırdı. Biraz ileride karartı gördü . Emin olmak için gözlerini daha çok açıp ilerledi. Gözleri yanılmamıştı. Kim olduğunu tam seçemiyordu. Giydiği siyah pelerinin etekleri yerde sürünüyordu.
" Dur ! "
Alexandra arkasından seslendi.
" Kimsin ? Yüzünü bana dön. "
Karşısındaki siyah pelerinli kişi durdu . Yavaşça döndü ama pelerinin şapkası yüzünü gizliyordu.
" Sonunda beni buldun. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Koruyucu ~TAMAMLANDI~
Viễn tưởng"Benden ne istiyorsun?" diye seslendi ürkek bir sesle . ... Cevap gelmedi . Genç kız ayağının acımasına aldırmadan koşmaya devam etti. O kadar hızlı koşmuştu ki göğsü yırtılırcasına nefes alıyordu. Gözü soğuktan buğulanmış , önünü net göremiyord...