* 11 *

1.4K 132 14
                                    

Bir önceki bölümden küçük bir hatırlatma.

Artık dayanamayacağını hissetti. Babasına bu kadar erken kavuşacağını hiç düşünmemişti. Bu düşünceye burukça gülümsedi ve kendini bıraktı...

Babasının sarılmasını hayal ederek gözlerini kapadığı sırada birisi onu sudan çekip çıkardı. Elizabeth..

" Alexandra iyi misin ? O cadı buraya nasıl girebildi bilmiyorum. Kıyafetin yoktur diye sana birşeyler getirmiştim ve az kalsın ölüyordun. "

" Ne cadısı? O sadece Ivy. Eskiden arkadaşımdı. " dedi Alexsandra.

" Anlaşılan bilgin yok sanırım. Bunu yapabilecek tek tür cadılar. Ben banyoya geldiğimde etrafında karanlık enerji vardı. Kapıyı açınca dikkati dağıldı. Gitmek zorunda kaldı. Eğer gitmeseydi ben onu engelleyecektim. Oda bunu fark etmiş olmalı ki hemen gitti. "

" Nasıl yani başka türler de mi var ? " Alexandra duyduklarına inanmıyordu. Oysaki sıradan bir hayatı vardı. Şimdi ise daha bilmediği bir sürü türle dolu olan bir dünya.

" Onun cadı olduğunu nasıl anladın karanlık enerjiden mi? Ben neden göremedim peki?" diyerek meraklı bir şekilde sordu.

Elizabeth gülümseyerek cevap verdi.

" Bende bir cadıyım. Sadece cadılar birbirlerinin yaydığı enerjiyi görebilir. " dedi.

" Burda normal bir öğrenci yok mu ? Herkes cadı mı? " Alexandra iyice meraklanmıştı.

Elizabeth' in gülümsemesi iyice yüzüne yayıldı. " Hayır tabiki herkes cadı değil bir sürü tür var. Cadılar, kahinler, şifacılar, savaşçılar, telekinezi gücüne sahip olanlar. Her tür kendi sınıfında ders alır. Ortak alanlarımız da var tabii. Antrenman alanları. Orda birbirimize karşı eğitim alırız. Karşı türün zayıf yönlerini öğrenmek için. Kendimizi savunmamız için şartımız bunlar. Bence saçmalık. Bu zamana kadar hiçbir şeyle karşılaşmadım ben. "

Alexandra' nın tepkisini ölçmek için ona baktı.

" Sahi sen hangi türsün? Geldiğinde sormak istedim. Yeni geldiğin için seni sorularla yormak istemedim ama ' eski' cadı arkadaşının saldırısına karşılık vermedin. Yoksa şifacı mısın? Saldırılara karşı en güçsüz olanlar onlar. " diyerek meraklı gözlerle Aleksandra ya bakıyordu.

Genç kız ne diyeceğini bilemedi. Korucuyu olduğunu söylemek içinden geçmiyordu. O an babasının saldırı olmadan hemen önce söylediği şey geldi aklına.

" Sanırım ben kahinim. " diyerek tereddütle cevap verdi.

" Kahin mi ? İnanmıyorum onlar çok ukala ve burnu havada olurlar. Kendi türleri dışında kimseyle konuşmazlar. Sanırım ilk defa kahin arkadaşım oldu. " diyerek heyecanla ellerini çırptı.

Alexsadra gülümsedi ve bu haliyle çocuktan farklı yok diye düşündü. Arkadaş edinmek istemiyordu ama tek başına buraya alışmazdı. Aaron her zaman yanında olamayacağını söylemişti .

" Yarın ders programına bakarız. Şimdi dinlenelim geç oldu. Sende yorgun olmalısın. Duşunu al. Kıyafetleri lavabonun kenarına bıraktım. Bu arada korkma tekrar gelemez. Yaptığı şey çok güçlü bir büyüydü. En güçlü cadı için bile bir daha aynısını yapmak aylar alır. " Gülümseyerek banyodan çıktı.

Alexandra duşunu alıp Elizabeth' in getirdiği mavi ayıcıklı pijamaları giydi. Zaten yanında başka kıyafeti yoktu. Kirli kıyafetlerine baktı. Yıpranmış ve çamur içindeydiler. Giyilemeyecek haldeydiler. Bunu yarın düşünecekti. Şuan çok yorgundu. Boş yatağa geçti ve Elizabeth'in çoktan uyuduğunu gördü. Ses çıkarmamaya çalışarak oda yattı ve kendini uykuya bıraktı.

Son Koruyucu  ~TAMAMLANDI~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin