Bölüm 33

238 23 2
                                    

YİNE VE YENİ BİR BÖLÜMLE MERHABA ARKADAŞLAR OY VERMEYİ VE YORUM YAPMAYI UNUTMAYALIM İYİ OKUMALAR 🖤

+18 ARKADAŞLAR HABERİNİZ OLSUN

NEFİLİM= Bacaklarının arasından kafamı kaldırdığımda Selis' in gözleri yarı açık yarı kapalıydı. Şuan üzerinde olmayan tül elbisesi parçalanmış odanın dört bir yanına saçılmıştı. Üzerinde yattığı örtü elleriyle kavramasından ve sıkmasından dolayı toplanmış, gece karası saçları yatağın üzerine dağılmıştı. Öperken parçaladığım kırmızı dudakları şişmiş, göğsü biraz önce yaşadığı tatmin karşısında hızla inip kalkıyordu. Yerden kalktığım sırada attığı çığlıklar yüzünden kısılan sesiyle bir  itiraz nidası döküldü dudaklarından "hayır" . Çok doyumsuz bir kadındı ama benimde canıma minnetti. Bir süre ama çok çok kısa bir süre yarı açık gözlerini, parçalanmış dudaklarını, dişlerimin birde  dudaklarımın beyaz teninde bıraktığı o kızıllığı ve nihayetinde kusursuz vücudunun kıvrımlarını izledim.

Ellerimle bacaklarını kavrayarak onu kendime çektim sertçe, poposu yarı yarıya yataktan aşağıya sarkıyordu. Kalktığım yere tekrar dizlerimin üzerine oturdum. Selis'in sağ bacağının dizinden başlayarak kasığına kadar dilimle ıslak bir yol çizdim. Özel bölgesine burnumu sürterek geçip, kasığından sol dizine kadar aynı  ıslak yolu yavaşça tekrar çizdim. Selis'in kıvranmaları ve dudaklarından dökülen iniltileri bana tarifsiz bir haz veriyordu. Ama nihayetinde sadece zevk için bir birliktelikti, kendi ayaklarıyla gelmişti esaretine. Selis bana mahkümdu, bende onun gardiyanı, üzerinde yattığı yatak zindanı, Karanlık Şehir ise ona özel hapishanesiydi. Cezası ise kalan ömrü için nefilime mühebbetti.

Parmaklarımı baldırlarına geçirdim, bırakmadan ayağa kalkarken ellerimi dizlerine doğru kaydırdım. Tırnaklarım iki baldırında da beşer tane kanlı yol çizerken onun dudaklarından dökülen iniltilerin çığlığa dönüşmesini dinledim . Bu çığlık acının yanında zevki de barındırıyordu. Selis sert ve büyük olan her şeyi severdi, hareketlerim ve aletimi de tabi ki. Aletim  onun sıcak ve ıslak olan odacığına yerleştiğinde, biraz önceki çığlık tekrar duyuldu. Bunun sebebi hızlı  ve şiddetli bir giriş olmasıydı, aletim onun boşluğunu tamamen doldurduğunda   üzerine eğilerek o dolgun ve dik yuvarlakları avuçladım. Eziyet olacak yavaşlıkta hareket etmeye  başladım, Selis daha hızlı ve sert olmam için mızırdansa da mahküm olan o gardiyan ise bendim ve her zaman benim istediğim olurdu.

Dakikalar dakikaların üzerine bindi ve yetmedi binmeye devam etti, kulaklarım Selis'in çığlıklarıyla dolarken vücutlarımız şehvetin o yakıcı sıcağıyla yıkandı. Sonunda ben istediğim için de olsa, ona istediğini vermek için onu geriye ittirdim. Dümdüz olan bacaklarını ayak topukları poposuna  yapışıncaya dek ittirerek hapishanesini sarsacak, zindanının duvarlarındaki sıvalarını dökecek bir depremi ona ,  zaman kavramını yitirecek kadar bir süre hediye ettim. Çılığı kulaklarımda yankılanırken yaşanan arkçı depremler ona,  sarsıntılar yaşatıyordu. Hızlanan nefeslerimin düzene girmesiyle bir hırsızın çevikliğiyle odacığını terk ederek yatağın ayak ucuna sırt üstü kendimi bıraktım. 

Uzun bir süre aynı sessizliği paylaşmamızın ardından banyoya gitmek için ayaklandım. Deprem bitmiş, şimdi enkazı temizleme zamanıydı. Banyodan çıkarak siyah bir pantolon siyah bir üstlüğü üzerime giyindikten sonra yatağa oturarak sırtımı başlığa dayadım. Benim işimin bittiğini anlayan Selis vücuduna sardığı örtüyle banyoya girdi. Şimdi zevk bitmiş iş  konuşma zamanı gelmişti. Selis banyodan çıktığında vücuduna sardığı havluyu yavaşla yere bıraktı, dolaptan benim üstlüklerimden birini üzerine giyerek gelip yanıma oturdu. Bir elini bacağımın üzerine koyarken gözlerini yüzüme diktiğinde onunda ne söyleyeceğimi söylemem için hazır beklediğini anladım.

Gecenin KızıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin