36- Kaza

11.3K 538 56
                                    

Ahu

Kumral teni ve siyah saçları olan bir kadın buraya doğru ilerliyordu.

Elinde birkaç dosya vardı. Adımlarından ve sürekli etrafa bakınmasından tedirgin olduğu anlaşılıyordu.

Tanımadığım yüz ile Merih'e döndüm. Kapının önüne kadar geldikten sonra başkası için gelmiş olamazdı. Merih onu tanıyor olmalıydı.

Bahçe kapısından içeri Emre ile girmişlerdi.

Merih ile göz göze geldiğimizde bir elini belime dolamıştı. Kesinlikle temas bağımlısıydı.

"Merih bey siz gelmeyince bende dosyalar için.."

Acele acele söze girmişti. Sanki konuşayım da bir an önce çekip gideyim gibi bir havası vardı.

"Ne zamandan beri ben bir şey söylemeden kararlar veriliyor? Dosyaları Emre'ye bırak bir daha da buraya gelme"

Kadınla göz göze geldiğimizde kim olduğumu çözmeye çalışıyor gibiydi. Hatta direkt gözleri üzerimdeydi.

Kız kör müsün? Adam koala sarılıyor ya.

"Bu anlaşma acil olduğu için gelmiştim. Siz imzaladıktan sonra giderim."

Konuşurken ara ara gözleri bana kayıyordu.

"Emre!"

Merih'in aniden bağırmasıyla kısa bir an irkildim. Olaya kandimi o kadar kaptırmıştım.

"Abi valla senin çağırdığını söyledi. Sen de yengenin yanındayken beni sakın aramayın dediğin için arayamadım abi"

Bugün de düştük şükür.

"Al bu kadını götür çıkışını versinler bir daha da her önüne geleni içeri alma"

Emre kadını götürürken bende Merih'e döndüm. Onlar geldikleri yolu geri dönmüş buradan uzaklaşmıştı.

"Belki kadının işe ihtiyacı vardır Merih"

"Yavrum tazminatı ödenecek zaten"

Bu kadarla sınırlı olmadığını biliyordum. Emre kapıdan çıkmadan Merih'e bir işaret yapmıştı. Sanki sıkıntı yok , her şey yolunda der gibi.

Muhtemelen neden buraya geldiği konusuna inanmamıştı. Ya da öğrenmek istediği başka bir şey vardı.

Aklıma Savaş gelince tüm düşünceleri zihnimden kovdum. Bir an önce gitsem iyi olacaktı.

"Sonra görüşürüz"

Ayak parmaklarımda yükselip boynuna sarıldım. Zaten belimde olan elini iyici sıkıştırıp beni kendine hapsetmişti.

"Birlikte gidelim daha gelmemiştir"

Ne kadar gelmemesi için ısrar etsemde beni dinlememişti.

Kısa sayılmayacak yol için arabaya geçmistik. Hâlâ acele ettiğimi söylüyordu. Savaş'ı tanımıyordu.

Buluşacağımızı söylediğimiz yere geldiğimizde Savaş arabası ile bekliyordu.

Yanılmamıştım.

Merih'e döndüm.

"Eve gittiğinizde beni ara güzelim merakta bırakma"

"Tamam ararım"

Kısa sarılmamız ve vedalaşmamızdan sonra arabadan inip Savaş'ın yanına ilerledim.

 AŞK ŞARABI|+18|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin