Ahu
Ölüm ve yaşam arasındaki çizgiyi hiç bu kadar yakından hissetmemiştim. Üzerime son hızla gelen araba sanki yürüme özelliğimi çekip almıştı. Yolun ortasında öylece kalmıştım.
Kolumdan kuvvetlice çekildiğinde hiçbir direnç göstermedim.
Zaten istesemde gösteremezdim. Bir anlığına dünyadan soyutlanmışım gibi hissediyordum.Kulağım delicesine çınlıyordu , etrafımdan boğuk boğuk gelen seslerin hiçbirini net bir şekilde duyamıyordum. Nabzım sanki tüm vücudumda atıyordu. Ciddi oranda midem bulanıyor , yer sanki ayaklarımın altında çekiliyordu.
" Yavrum sakin ol" Merih 'in sesi kulaklarıma dolduğunda kendimi kollarına daha çok bıraktım.
Başımın daha fazla dönmemesi adına bulduğum tek çare gözlerimi kapatmak oldu. Delicesine yağan yağmur üzerimde neredeyse kuru olan hiçbir şey bırakmamıştı.
"Geçti güzelim hadi aç gözlerini"
Geçti.
Geçti demiş olsada biraz önce hissettiğim korku ve panik tazeydi.
Merih'in saçlarımdaki ellerini , boynumdaki nefesini hissettikçe içimden delicesine ağlamak geliyordu.
Onu o kadar özlemiş , başına bir şey geleceğinden o kadar korkmuştumki şimdi burada olması hayal geliyordu.
Yavaşça gözlerimi araladım. Üzerimize yağan yağmur artık daha da şiddetli yağıyordu. Merih alnıma kısa bir öpücük kondurduktan sonra beni tek hamlede kucağına almıştı. Etrafta bize bakan insanlar olduğunu gördüğümde yüzümü Merih'in göğsüne gömdüm.
Ama kesinlikle bize bakanlar olduğu için.
"Merih herkes bize bakıyor" Hava birden bozduğu için konuşurken çenem titriyordu.
"Si..Umrumda değil yavrum"
Benim yanımda küfür etmemeye çalıştığını biliyordum. Bu hoşuma da gidiyordu. Yine de hiçbir şey beni bırakıp gittiği gerçeğini değiştirmiyordu.Yerimde huzursuzca debelendim.
"Uslu dur yavrum" Bu adam cidden suratının tam ortasına güçlü bir yumruk istiyordu.
Biraz önce ölümden dönmüştüm değil mi?
"Ağlama artık " Sıcacık sesi kulaklarıma dolduğunda mutlu olsamda belli etmemek adına kaşlarımı çattım.
"Ağlamıyorum hem yağmur yağıyor kör müsün?"
Abart abart.
"Senin tribini severim" Boynumu uzun uzun öptükten sonra bir otele girdik.
Otele girdik!
Şu an aşırı dikkat çekiyorduk. İkimizde sırılsıklam hale gelmiştik. Merih beni kucağında taşıyordu. Bir de beyaz gömleği üzerine yapışmıştı ya!
Kızım yemin ediyorum sen iyice kafayı sıyırdın.
"Merih yürüyebilirim bırakır mısın?" Sesimden sinirimi anlamasını istiyordum. Hem her seferinde o mu baskı oluşturacaktı?
"Yavrum hâlâ titriyorsun be"
Çünkü donuyordum.
Sertçe bakmamdan sonra beni yere bırakmıştı. Kalbimin atışı şimdi bile düzene girmemişti. O araba bana çarpsaydı ne olacaktı? Tam her şey düzene girecek derken ölecektim valla.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK ŞARABI|+18|
Teen FictionTolstoy'un da dediği gibi: " Tüm muhteşem hikayeler iki şekilde başlar : Ya bir insan bir yolculuğa çıkar ya da şehre bir yabancı gelir." (Tanıtım kısmı yeniden yazılmak üzere kaldırılmıştır) ... Başlangıç: 29.06.2021 (Alıntı ve çalıntı durumunda g...