54- Hasret

10.4K 457 75
                                    

Ahu

Tenimi alev alev yakıp , kavuran hisler tüm vücudumu ele geçirmişti. Hissettiğim tek şey göğüs oluğumdaki Merih'in sıcak nefesleriydi. Titreyen vücuduma engel olamıyordum.

Kurduğu cümle defalarca kez  beynimde çınladı.

Bu elbiseyi zevkle çıkaracağım bebeğim.

Kendime gelebilmek adına ve bize dönen pek çok bakışı fark etmem ile biraz doğruldum. Merih hâlâ sımsıkı belimi tutuyordu.

Ne olursa olsun ne yaşamış olursak olalım  bir şekilde onu etrafımda görüyordum. Dünyanın tüm çevresini dolaşmış gibi yorulsamda ondan en fazla bir adım uzaklaşabiliyordum.

Bazen bu beni güvende hissettiriyor bazen de kendimi kaybedecek kadar bağırmak her şeyden , herkesten uzaklaşmak istiyordum.

Parmakları birer yılan gibi belimdeki yerini korurken kendime gelebilmiştim. Onlarca bakış arasında biraz önce olduğumuz masaya doğru ilerliyorduk.

Hem kalbimde , hem de bedenimde bu kadar etkiye sahip olmasından çoğu zaman hoşlanmıyordum. Çünkü hemen onu affetmek zorunda kalıyordum.

Bakışlarımı etrafta dolaştırmama rağmen Savaş'ı göremeyince içimde ufak endişe tohumları yeşermeye başlamıştı.

Merih belimden tutarak beni az ilerideki koridora doğru yönlendirdiğinde , pek çok kişi bize baktığı için karşı çıkamadım.

"Nereye gidiyoruz Merih?" Benim sabrım tam anlamıyla buraya kadardı.

"Seni kaçıracağım demiştim" Bana dönüp göz kırptığında ciddi olup olmadığını anlamak adına yüzüne odaklandım.

O ise kravatını çıkarmış gömleğinin birkaç düğmesini açmıştı.

Bakim.

"Saçmalama!" Hâlâ fazla uzaklaşamadığımız için bağıramıyordum.

Merih etrafa bakındıktan sonra beni tek hamlede omzuna almıştı.

Beni omzuna almıştı!

Kısa olan elbisemin açılmaması adına etek kısmından sıkıca tutuyordu. Bacaklarımda ellerini hissetmek aklıma başka başka şeyler get-  Ahu kızım kendine gel!

"Merih eğer beni indirmezsen bağırırım!"

Ufacık tehdidimi umursamamıştı. Hatta bacağımın iç kısmını öpmüştü.

Debelensemde pek fayda etmiyordu. Bağırsam rezil olurum daha doğrusu Savaş'ı rezil ederim diye düşünüyordum.

Merih'in poposuna vursam tepkisi ne olurdu acaba?

Beynim ters dönmekten garip garip şeyler düşünüyordu.

"Yavrum debelenme arabamıza geldik az kaldı"

Arabamız. Öyle mi?

"Bırak!" Boynunu ısırmam ile duraksamıştı. Sanırım birazcık , azıcık abartmıştım.

Arabanın açılan kapısının sesini duymam ile hareketsiz kaldım. Merih beni omzundan indirmiş arabaya bindirmişti.

Yani çalışıyordu.

Onunla yan yana gelince ona inanacağımı bildiğim için onunla konuşmak istemiyordum. Bence gayet makul bir sebepti.

Bacaklarımdaki elleri daha da yukarı çıktığında duraksadım. Çoktan yüzümü yüzüne yaklaştırmış dudağımın tam kenarına kısa ama etkili bir öpücük bırakmıştı.

 AŞK ŞARABI|+18|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin