48- Davetsiz misafir

8.9K 506 120
                                    

Ahu

Yanan tüm lambaları söndürmüş kendimi karanlığa mahkum etmiştim. Yatağıma yumuşak olmayacak şekilde kendimi bıraktım.

Yorulmuştum.

Bir hafta boyunca yaşadıklarımız beni epey yormuştu. Savaş uyanmış hatta beyefendinin ısrarı yüzünden eve gelmiştik. Sınavlarım yeni bittiği için neyseki derslere pek giden olmuyordu. Bu sayede gündüzleri de onun yanında kalabiliyordum.

Yarın son pansumanına da gidecektik. Böylece bu kabustan bir an önce kurtulacaktık.

Merih.

Bir haftadır adını her aklımdan geçirdiğimde gözlerimin dolmasına neden olan adam.

Onunla hiç konuşmamıştık. Ne o beni aramıştı. Ne de ben onu aramıştım.

Apar topar hastaneden çıkmış bir daha onunla karşılaşmamıştım. Zaten o arada Savaş uyanmış onunla ilgilenmiştim.

Uzandığım yatağımdan biraz olsun toparlanıp yorganı üzerime çektim. Uyku ve uyanıklık arasındaki aradan camdaki tıkırdılar nedeniyle uyandım.

İçimdeki korkuyla yataktan kalktım. Panik dalgası bir an da içimde yayılmıştı. Bunu daha da fazla körükleyen ise telefonuma gelen bildirim sesiydi.

Pencereyi aç.
                  Merih

Mesajı okumamla içimdeki panik yerini heyecana bırakmıştı. Bir haftadır onu görmüyordum.

Heyecan içinde üzerimi düzelterek pencerenin önüne geldim. Yine dayanamayıp gelmişti. Gülümsememek adına yanağımın içerisini ısırdım. Onunla en son kavga etmiştik. Bunu unutmam gerekiyordu.

Önce perdemi daha sonra da penceremi araladım.

Üzeri gayet sportifti. Onu böyle az gördüğüm için şaşırıyordum. Ona her şey yakışıyordu.

Şşh. Hemen toparlan eridin resmen.

"Sen beni niye aramıyorsun kızım?"

Kırmızı göz içleri içimi ezmiş , derin bir şefkat duymamı sağlamıştı. İçimdeki derin özlem onu gördüğümde sanki patlayacak gibiydi.

"Sen beni niye aramıyorsan o yüzden aramıyorum Merih"

Savaş duymasın diye sessizce konuşuyordum. Hem böylece titreyen sesimi fark edemezdi.

"Saçmalama ben senden nasıl vazgeçeyim"

Sanırım yine sarhoştu.

"Sen benden vazgeçtin diye aramadım ben seni."

Onunla bu hâle nasıl gelebilmiştik?

Gerçekleri konuşmadan halının altına süpürdüğümüz içindi tüm bu olanlar. Bazı şeyleri görmezden gelmiş en sonunda büyük bir patlaklık vermişti.

"Merih ben senden vazgeçmedim"

Dudaklarında buruk bir tebessüm oluşmuştu.

"Hadi içeri gel"

Dışarısı buz gibiydi. Ardı arkası gelmeyen yağmurlar havayı iyice kasvetli hale getiriyordu.

Savaş umarım uyuyordur diye düşünüyordum. Son yaşanılan olaylar yüzünden artık evimizde korumalar vardı. Fakat korumaları Merih bulduğu için kimsenin onu şikayet edeceğine inanmıyordum. Bu yüzden haberimiz olmadan buraya kadar gelebilmişti.

 AŞK ŞARABI|+18|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin