Vicktoria uzun bir süre sonra ofisine dönebilmişti. Fizik tedavisinin sürmesi buna engel olmamıştı. Ofite her zamankinden çok daha fazla işi vardı. Emekliliğe zorlanan General Ross'un görevlerini de Vicktoria sürdürüyordu. Ordunun imajini zedelememek için General Ross'un dosyaları saklı tutuluyordu. Bu Vicktoria için bir sorun değildi. Thaddeus Ross'un olmamaı bile onun için yeterliydi.
Ofisine dönebilse bile evine dönememişti. Rhodey'le birlikte hala eski evlerinde kalıyorlardı. Vicktoria evine geçmek istese de fizik tedavisi bitene kadar bu mümkün görünmüyordu. Stephanie'ye göre ise buna aylar vardı. Stephanie ile birebir görüşemiyorlardı. Wakanda'nın Kraliçesi olarak ülkesine dönmesi gerekmişti. T'Challa onları Wakanda'ya davet etmişti ama Vicktoria yoğun olduğunu söylemişti. Stephanie ile görüşmeleri sırasında Shuri de katılıyordu.
Genç dahi, Vicktoria'nın kolunu güçlendirecek onlarca dış iskelet sistemi sunmuştu ama Vicktoria istememişti. Bu tip şeyler ona göre değildi. Teknolojinin gelişmini elbette destekliyordu ama kendi bedeninde bu tip şeylerin olmasını istemiyordu.
Vicktoria için ofisten eve gitmek her zamankinden çok onu mutlu ediyordu ama her zamankinden de zordu. Başta onu Happy onun şöförlüğünü yapmak istemişti. Tony'ye göre de bu mantıklıydı ama Pepper'ın yanında her daim birinin olması gerekiyordu. Sonuçta Happy basit bir şöför değildi, güvenlik şefiydi. Yine de General Potts'un yorulması istememişti. Bu yüzden askerleri onu alıp bırakmayı tercih ediyorlardı. Vicktoria buna ihtiyacı olamdığını söylese de pek bir işe yaramıyordu.
Eve gittiğinde ise Rhodey ordaydı. Vicktoria çıktıktan sonra evden çıkıp Avengers merkezine gidiyordu. Bazı günler gitmesine bile gerek kalmıyordu ve eve Vicktoria'dan önce geliyordu. Vicktoria Potts aşık olduğu adamı her gün eve görmenin mutluluğunu yaşarken eski anılarının acısını da çekiyordu. Bu ev boşandıkalrı evdi. Her bir köşesinde başka anıları vardı. Acı tatlı onca anıyla doluydu bu ev. Bir gün iyileşip kendi evine dönmek isteyecekti Vicktoria. Ya da ister miydi? O dönmezse Rhodey'in merkeze dönemsi gerekecekti. Sonunu bildiği bir kitabı yeniden okuyordu. Aynı acı sonu yaşamak istemiyordu Vicktoria. Elinden geldiğince yavaş okumaya çalışıyordu kitabı...
Rhodey'le her ne kadar barışmak istese de kalbindeki acıları unutamıyordu. Ne affedebiliyordu ne de unutabiliyordu. Rhodey'in canını yakmaya kıyamayacak kadar ona aşıktı ama yaptıklarını da karşılıksız bırakamayacak kadar kindardı Vicktoria.
Bugün akşam gelecek kişiler de özellikle geliyorlardı. Vicktoria, Erik'i yemeğe çağırmıştı. Charles da gelecekti. Rhodey'in Erik'ten nefret ettiğini biliyordu. Onu rahatsız etmek için yapmıştı bunu. Hem Rhodey'i rahatsız ediyordu hem de dostuyla vakit geçirebiliyordu.
Erik ve Charles ile birlikte güzel bir akşam geçirmişlerdi. Ertesi sabah erken saatlerde uçakları vardı. Erik kalmak istiyordu ama Vicktoria gitmelerini istemişti. Sonuçta Erik'in bir kızı vardı ve onunla ilgilenmeliydi. Erik'in gidişi Rhodey'i rahatlatmıştı. En azından bir süre daha görüşmelerine gerek olamyacaktı. Erik'in etraflarında olması bile onu bu kadar rahatsız ederken gidişi onu fazlasıyla mutlu etmişti.
Rhodey: Tony aradı.
Vicktoria: Friday üstünden konuşamıyor muymuşsunuz?
Rhodey: Loria...
Sarışın kadın sadece gözleirni devirmekle yetindi.
Rhodey: Merkeze gelmemizi istedi.
Vicktoria: Ben o merkeze gitmem!
Bu defa göz deviren Rhodey olmuştu. Tony onu acil arayıp hızlı hızlı konuşmuştu ve merkeze çağırmıştı. Dostunun fazla kafein aldığını düşünse de Friday ona bir şey söylememişti.
Rhodey: Önemli bir durum Loria, sanırım Tony yine kafein ve enerji içeceğini karıştırıp üstüne alkol içti.
Vicktoria bu duruma göz devirdi. Tony bir duruma odaklandığında her daim bunu yapıyordu. Onu toparlamak da diğerlerine kalıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BitterSweet Rose
FanfictionMCU'nun karşımıza güçlü ve devlete bağlı adamları koyması ve onların Avengers'ı yok etme çabalarını izlememizi düşündüm. Peki bu bir kadın olsaydı? Avengers'ın karşısına güçlü ve devlete bağlı bir adam yerine bir kadın çıksaydı? marvelfanfic #1 13...