6.Yalana Dolanan Diller, Dürüstlüğe Aç Kalpler

1.1K 136 102
                                    

Oy vermeyi unutmayalım lütfen
Keyifli okumalar 🖤

Oy vermeyi unutmayalım lütfen Keyifli okumalar 🖤

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🎨🩹

Ne kadar zamandır burada olduğunu bilmesem bile, parmak uçlarından tenime geçen soğukluğu hissettiğimde uzun zamandır burada beklediği aşikardı.

Buluşan ellerimiz ayrıldığında kısa bir an üstümdeki bana ağır gelen kıyafete göz attığını fark ettim ve yüzümü kırıştırdım. "Şey gibi görünüyorum, dimi?"

"Ney gibi?"

Gözlerimiz tekrar buluştuğunda çattığı kaşlarından ötürü kirpikleri, gözlerinin iyice kısılmasına neden olmuştu.

Nasıl açıklayacağımı bilemeyen sesimle, "Anladın işte," diyerek bakışlarımı gökyüzüne kaldırdım ve akmaya hazır bekleyen yaşları bertaraf ettiğimi hissedince geri ona döndüm.

"Hayır," dedi kesin bir sesle; sesindeki tınının keskinliği bir kağıt gibiydi ve tenime değip ince bir yara açmıştı. "İnsanları kıyafetlerine göre yargılamam. Hele bir kadını, asla!"

"Bir sergide çalışıyorum, orada tablo tanıtıyorum," diye konuşup gözlerimi kaçırdım, karşımdaki her kim olursa olsun yalan söylerken gözlerimi çekmez ve bu sayede sözlerimden emin olmasını sağlardım aslında. Ama tanımadığım bu adama yalan söylemek, beni biraz zorlamıştı. "Oradaki insanlar, biraz gösteriş seviyor."

"Sergide çalışıyorsun?"

"Evet," diyebildim sadece. Gerisinde ne söyleyecektim; insanları kandırıyoruz, zaten onlar da kanmaya hazırlar ve bir sürü kirli iş çevirenlere tabloları okutup Levent ile parayı kırışıyoruz mu?

Hayır, bu iyi bir seçenek değildi. Bu, fazla dürüstlüktü. Ve ben, sağlam yalan söylerdim...

"Neden hep aynı saatte buradasın?"

Sanki soruları beni gafil avlamaya yemin etmiş gibiydi. "Bilmem, belki de kendimi gecenin dördü gibi hissettiğimdendir."

"Saçma," dedi. "Saat üç olduğunda gece kabul edilir ama akrep dördün üstüne geldiğinde, sabahın dördü denir."

"Asıl bu saçma," dedim gülerken. "Ben o sabahlara bir anlam yüklemediğim için, gecenin dördü diyorum işte. Benim için gecenin kasveti hala bitmemiş sayılıyor."

Söylediğime alayla, aynı zamanda da onu karizmatik gösterdiğine emin olduğum bir gülüşle karşılık verirken uzunca ona baktım ve bir yabancıyla neden konuştuğumu sorguladım.

Ama onunla konuşmak iyi gelmişti, günler sonra yüzümde gerçek bir gülümseme oluşmuş ve hayatın içinden kısa süreli de olsa sıyrılıp olmak istediğim gibi davranmıştım.

Gecenin DördüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin