17.Küçük Kalplerin Büyük Beklentileri

548 100 30
                                    

Keyifli Okumalar 🖤🎨🩹

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Keyifli Okumalar 🖤
🎨🩹

Geleceğin katili olan geçmişten...

"Anne, gitti..." dedi küçük kız. Sırtını duvara dayayıp oturduğunda dizindeki yaranın kabuğunu söküyordu bir yandan. "Anne, gitti," diye tekrar ettiğinde küçük elleri yarasından bir kabuk daha söktü.

İleri geri sallanmaya başladığında gerçeği kabul etmeye çalışıyordu; aslında kabul etmekten çok, algılamaya...

"Anne artık yok, Füruz. Ağlayıp durma." Kendi kendine verdiği telkinlerde hep annesinin yokluğunu söylüyordu.

Başını dizine yasladığında yüzünü kapatan kumral saçları, gözyaşlarıyla ıslanıyordu. Islandıkça rahatsız oluyor, saçlarından nefret ediyor, kenara çekmek için hamleler yapıyordu.

Çalan kapının sesi, küçük kızın hızla kafasını koyduğu yerden kaldırmasına sebep olduğunda annesinin geldiğini sandı.

Bomboş evin içinde, ses bir kez daha yankılandığında hevese harmanlanan korkuyla ne yapacağını bilemez halde ayağa kalktı.

'Yabancılar gelebilir, kapıyı kimseye açma!' diye öğütleyen anneannesinin konuşması aklına geldi. Ama anneannesi yabancıların eve girmemesini söylese bile onların evine bir sürü adam girmiş ve bütün eşyalarını götürmüşlerdi.

Kapının arkasındaki kişi yabancı biri olsa bile, eşyalarını geri getirmiş olabilirdi...

Tekrar tekrar çalan kapıya minik adımlarıyla ulaştığında, boğuk halde gelen sesi duydu. "Füruz, yavrum... Ben geldim," diyordu anneannesi telaşla.

Boyuyla eşit hizadaki kapı kolunu kavrayıp aşağı çektiğinde Tülay Hanım, yaşlı gözleriyle torununa baktı önce ve hemen arkasından hızla kendine çekip bağrına bastı onu.

"Bana yemek mi getirdin?"

Füruzan, geriye çekilip ümitle parlayan gözlerini anneannesinin yüzünde gezdirdiğinde az önce hem annesinin yokluğuna hem açlığına ağlayışını hatırladı.

Boş bir dolap ve acıyla doldurulmuş bir kalp bırakmıştı Rezzan Hanım giderken arkasında... En azından bıraktığı kızını, annesine emanet etmek aklına gelmişti...

🩹🎨

"Neden bu kadar nefret dolusun?"

Tuana'nın çizdiği kağıda bakarak sorduğum soru, onun aniden kafasını çizdiği resimden kaldırıp bana bakmasına sebep olmuştu. İkinci görüşmemizdi bu ve fark etmiştim ki her defasında sadece siyah boya kullanıyordu.

Gecenin DördüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin