SON DANS; REST

30.Bölüm

@pile16 @dystinabell @ece373738 @reem133x @selfinaz52 @HilalYucel7 @Daryoosh @KrishnaMukherjeeSurb @snglss @TeffyLeal @almalta @Leth_28 @Rose_Rain26 💙

Zehra kafeden aldığı sandviç ve çayıyla bir yandan kahvaltısını yaparken bir yandan da önündeki dosyadaki imza işleriyle ilgileniyordu.

"Günaydın millet" diye mırıldandı Serdar tebessümle. "Sıcak poğaça aldım bize"

"Günaydın Özge... Günaydın Serdar... Ne güzel düşünmüşsün o zaman çaylar da benden" diye mırıldanırken oturduğu koltuktan kalkıp çay almak için mutfağa doğru ilerledi.

"Poğaça" diye mırıldanırken peçeteye sardığı poğaçayı Zehra'ya uzatmıştı.

"Sağ ol"

"Nasıl geçti gecen? Uyuyabildin mi?"

"Bebekler gibi hem de, niye sordun?"

"Bazen bensiz uyuyamıyorsun ya ondan sordum" diye fısıldadı mırıltıyla. "Ama uyuyabilmene sevindim"

Zehra tebessümle "Şu kalemi uzatabilir misin?" diye sordu.

Serdar "Tabi, al bakalım" diye karşılık verirken masanın diğer ucundaki kalemi uzatmıştı ki hapşırdı.

"Çok yaşa Serdar"

"Hep birlikte yaşayalım Zehra'cığım"

Zehra genç adamın verdiği kalemle önündeki dosyaya son imzasını atıp dosyayı kapatmıştı ki Serdar tekrar hapşırmıştı.

"Abi bak bu sabahtan beri kaçıncı hapşırışın? Hasta mı oluyorsun sen acaba?" derken yaklaşıp alnına elini koymuştu.

"Ateşin de yok ama, rengin de soluk biraz"

"Bir şeyim yok güzelim biraz başım ağrıyor o kadar gerçekten" diye karşılık vermişti Serdar, gerçekten de başındaki hafif ağrı dışında bir şeyi yoktu.

"Bir ilaç al istersen abi hatta dur ben sana getireyim ecza dolabından bir ağrı kesici ilaç" dediğinde Serdar tekrar hapşırmıştı.

"Yalnız Özge sanırım haklı sen üşütmüşsün, geldin geleli bu üçüncü oldu Serdar" diye mırıldandı Zehra sakin bir sesle.

"Belki ama boş yere basit bir üşütme için endişelenmesin şimdi"

Zehra "Haklı olabilirsin de sen yine de dikkat et lütfen hatta git odana dinlen biraz" dedi ve oturduğu yerden kalktı.

"Şu dosyaları gidip arşive bırakayım"

"Tamam"

"Abiciğim ağrı kesicin bu da suyun, iç de başının ağrısı geçsin"

"Tamam güzelim, teşekkür ederim" derken kendisine uzatılan ilaçı ve suyu alıp içmişti.

İki Saat Sonra

Zehra dinlenme odasındaki mutfağa geçti. Aklında Serdar'a bitki çayı hazırlamak vardı. Dolapta varlığını bildiği sallama ıhlamur çayının hiç açılmamış paketini açıp raftan aldığı kupaya koymadan önce tozunu akıtmak için üzerinden su döktü. Ardından da fincanın içine bıraktı. Su derecesinden yeterli miktarda kaynamış görünse de işini şansa bırakmayıp düğmesini çevirip tekrar kaynamaya bırakmıştı.