Kimselerin anlayamayacağı mektuplar yazdın mı hiç? Kendine sordun mu zaten kimselerin umurunda değilken niye yazdığını? Bir avuç dostun sana ne olduğunu merak edip durur, ama onlar da mektupları hayati görmez, yazıdır işte, kendi kendine yazılmış birkaç yazı...
Oysa öyle değil, şimdi müziği dinlerken panjurlar doğaya açılmışken ve son gün ışığı yağmura karışırken... İşte o zaman okumalısın bu satırları. Seni ne seviyelerde sevdiğimi, ne kadar derinlerde arayıp bulduğumu bilmelisin.
İşte müzik, olabildiğince içten, olabildiğince ağır, yavaş yavaş kanına işliyor... Bir olağanüstülüğü anlatıyor. Bir prens ve sevgilisini, nasıl da notalara sonsuza kadar yaşamaları için işlemiş bu şarkıyı besteleyen.
Bunları bırak, müziği dinle hayaller, hayaller. Biraz daha hayal... Ben senin prensin sen benim sevgilim. Hayallerinde kaybol, müziği dinle, şu lanet olası günün o modern kabalığını unut. Koşuşturanları unut, hepsini unut yüz sene, yüz otuz sene öncesine git ve müziği dinle.
İşte oldu. Sonunda zamanı aştık. Nefret ettiğin her şeyden uzaklaştık. Şimdi mektubunu yaz. Hayallerimde okuyacağım ve Onu romantik zamanların dünyasında yaşayacağım...
Müzik: Love Remembered - Wojcieh Kilar https://www.youtube.com/watch?v=D5vnE3zD-DU
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayali Sevgiliye Mektuplar
Storie d'amoreBu yazın, bu yazın bir başka... Bir araya gelmelerinin tek sebebi sevgi, hala bu satırları yazabiliyorsam gerçekti... Ve sevgi... Ve sevgi öyle bir şeydi ki, sevildiğini bilmek... Dünyalara bedel her şeyden öte... Sayfalarıma bekliyorum. Güzel bir g...