♛ 13. Bölüm - Acı Gerçek ♛

2.6K 137 21
                                    

Yanımıza gelen giden bitmiyordu. Gelen herkesin ilk sorusu benim kim olduğuma dairdi. Artık o kadar 'kimsin?' sorularına maruz kalmıştım ki felsefeye yönlenmeye karar vermiştim. Kimim ben? Varlık var mıdır? Düşünüyorum o halde var mıyım? Sorular kafamın içinde dönüyor.

Önümde ki sudan bir yudum aldım. Kalabalık şu an beni bunaltmaya başladı. Benim kim olduğum sorusunun cevabı ise hep geçiştirildi. Yağız ve Aksel ne diyeceklerine karar vermemişlerdi veya bilerek geçiştirdiler. Bende müdahil olmadım ' gizemli kadın' olarak varlığımı sürdürüyordum.

Planlar hep Timur üstüneydi ve geldiğimden beri bir saniye olsun ki bunu ciddi bir şekilde bir saniye olarak algılayabilirdik gözünü bulunduğum yerden çekmedi. Ben onu görüyordum ama o beni göremezdi. Yağız bir duvar gibi önümde duruyor ve görüşüne engel oluyordu. Ben arada kontrol etmek amaçlı ona bakmak zorunda hissediyordum ama Yağız onu da benimle sohbet etmeye başlayarak dikkatimi değiştirerek engelliyordu. Geri kalan zamanlarda ise Yağız etrafa dağıtacak gibi bakıyordu.

Masaya gelen giden bitmiyordu. Bir konuşma sırasında iş sohbetine geçildi. Yağız karşı masada ki adamların konuşmasına dahil olmak zorunda kaldı. Aksel ise iki dakika önce güvenlik kontrolü için yanımdan ayrılmıştı.

Yağız'ın saniyelik gitmesi ile yanımda Timur bitti.

"Endişelenme seni onlardan kurtaracağım." dedi.

Anlamamıştı

Anlamayacaktı

Cevap vermeme bile zaman kalmadan. Aksel'in yanımıza gelmesi ve Yağız'ın Timur'un karşısına geçmesi bir olmuştu. Dikkatler üzerimizdeydi. Kambersiz düğün olmaz diyerekten Timur'un arkasında Yahya robotu durdu. Bakışları üzerimdeydi tuhaf bakıyordu.

Yağız elini Timur'un omzuna attı ve gülerek " Uzaklaş hemen" dedi ve sonra kulağına doğru bir şeyler fısıldadı. Timur'un yüzü ne dediyse gittikçe ciddileşmişti.

Ne demişti Yağız?

İnsanların bakışları üzerimizden çekilmişti. Yağız ve Timur'un duruşu görenler tarafından dostça algılanabilirdi ama yakından baktığında gerçekler ortaya seriliyordu.

Timur " Sözleşmeye uymuyorsun Atayar " dedi Aksel'e doğru kısa kesmesinin sebebi Yahya'nın koluna dokunması olduğunu düşünüyordum.

Hiç cevap verememek içimi yiyip bitiriyordu. Sözleşme konusunu ise aklımın kenarına not ettim. Anlamlandıramadığım için eve gidince soracaktım.

" Neredesin sen?" diye Yağız, Aksel'e çıkıştı.

" Güvenlik işi ile birinin ilgilenmesi gerekiyordu. Başladığın işi yarım bırakmadığın zamanlarda soru sorabilirsin." diye aynı şekilde Aksel çıkıştı.

" Abartmayın zaten konuşamadığın için sinirliyim" diye bende çıkıştım. Ortam gergin kimse kimseyi alttan almıyordu. Timur  masasından bana doğru bakıyordu. Ben ona sertçe baksam yine anlamazdı o yüzden bunu bile yapmaya değer görmedim.

Anlamayana anlatamazsın. Ne kadar dil döksen, beden diliyle de belli etsen fayda etmiyordu.

Aksel masada ki içkiyi aldı ve bir yudumda bitirdi. Yağız kravatını gevşetiyordu. İnsanlar sözlü bir şekilde gerginliğini atamayınca beden diline yansıyordu. Benim nasıl yansıttığımı ise dışarıdan bir göz anlamadan ortamdan uzaklaşacaktım.

Masanın üzerindeki çantama uzanınca ikisinin de bakışları bana döndü " Tuvalete gideceğim" diye belirttim.

" Bende geliyorum" dedi Aksel.

VEZİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin