♛ 37. Bölüm - Hisler♛

1.6K 125 55
                                    

"Bunlar artık olmayacak çünkü biz de bir taraf tutuyoruz. Yağız'ın yanındayız" dedim.

"Doğrusu buna sevindim. Seza ile konuşuruz. Nasıl ilerliyorlar az çok biliyoruz ona görede yardımcı oluruz" dedi İsmail.

"İyi tamam" dedim. Seza'nın adının anılması artık hoşuma gitmiyordu.

İki kere kapı tıklatıldı. Yahya "Gel" dediğinde kapı yavaş bir şekilde açıldı ve içeriye Seza girdi.

"İyi insan lafın üstüne gelirmiş" dedi İsmail gülerek.

Onu şu an görmek istemiyordum ve yüzü ifademden de belli ediyordum. Aynı şekilde Yahya'nın da tavrı olduğunu gördüm. Beni sınaması onunda hoşuna gitmemişti.

"Dedikodumu mu yapıyordunuz yoksa? Ahu içinden sövmekten vazgeçip, söylemlerini dışarıya mı vurdu " şu an espri yapıyor diye mi bakmalıydım yoksa alttan alttan yine bir ima mı sezmeliydim? İlk seçeneği baskın düşünecektim yoksa sabrımın tükendiği noktada olduğumuz için çok kötü şeyler olacaktı.

"Söyleyeceğini söyleyip çıkıyor musun yoksa seni attırayım mı?" bunu derken çok ciddiydim.

"Şaka yaptım. Özrümü kabul etmen için geldim. Aramızın bozuk olması beni üzer. Beni anlayabilecek insanlardan birisin ve seni kaybetmek istemem" dedi.

Bazı şeyler benim açımdan kesindi. Dün sorma şekli ve bakışları beni rahatsız etmişti. Beni tanısaydı sorgulamaması gerektiğini bilirdi ve bunu yapması artık tüm samimiyeti bitirmişti. Yetmezmiş gibi bir de Yağız konusunda sorgulamıştı.

"Özrünü kabul ediyorum. Sen Yağız için değerlisin, onun iyiliğini gözetiyorsun ortak paydada buluşmuş oluyoruz" dedim. Özür dilemenin erdemlik olduğuna inanıyordum ve gelen özrü samimiyet veya samimiyetsizlik içerse de kabul ederdim. İstisnalar dışında. Yağız için önemli bir konumda olduğu için kabul ettim.

"Ben şu an abimden bahsetmiyorum bizim arkadaşlığımıza değiniyorum"

"Değinecek bir arkadaşlık yok ortada" dedim.

"Bu kadar keskin konuşacağın bir şey yapmadım" dedi biraz sesini yükselterek.

Yahya öksürür gibi yaptı. Bu bir uyarıydı, ses desibeli için uyarıydı. "Yapma Yahya, aynı bakışlar sende de var. Senin beni anlamanı umuyordum"

"Kimse bizi sorgulayamaz" dedi Yahya ve bakışlarını bilgisayara çevirdi.

İsmail olayı tartmaya çalışıyordu ama anlamlandıramıyordu. "Bazı şeylerin yapılması gerekir. Üzgünüm ama Aksel'e bir şey olmasına izin veremem diyen sendin deneme yapmış olmam anormal kaçmamalı"

"Seza konu Yağız ile ilgili olmadığı sürece yakınıma yaklaşma" bu son sakin uyarmamdı. Bunun diğer adımı yaka paça buradan attırmak olacaktı. 

"Beni anlamıyorsun"

"Ben mi? Asıl sen beni anlamamışsın ki bunu yapma gereği gördün"

"Çıkmaza giriyoruz" dedi Seza.

Cevap vermedim. "Ben bir şey yapmadım" dedi.

"Tamam bir şey yapmadıysan özürde dileme, konuşmada basit çözüm" dedim. 

İsmail ayağa kalktı "Olay ne bilmiyorum ama konuşmanın sırası değil diye düşünüyorum" dedi.

"Ahu dediklerimi bir düşün" diyerekten Seza odadan çıktı.

Düşünülecek bir tarafı mı vardı? Yaptığı yanlıştı. Bu benim için kesin ve netti.

"Olayı anlatmak ister misiniz?" dedi İsmail.

VEZİRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin