"Ne oluyor Ahu?" diye sordu Aksel.
Yan tarafında oturan Timur'u gördükçe sinirlerim ile oynanıyormuş gibi hissediyordum.
"Önüne dön" diyerekten ileri doğru çıkan Yağız, Timur'a öldürecek gibi bakıyordu.
"Ne kadar kabasın Aksel. İnsan hoş geldin der. Buraya iyilik yapmaya geldim sonuçta"
"Ne iyiliği" dediğinde Yahya'ya baktım.
Öne doğru iki tablet koydu ve Şahin Özoğlu'nu içeren videoyu oynattı.
"Duydum ki mekanınızı patlatan adamı arıyormuşsunuz. Yardımcı olmak istedim."
"Tabii" dedim biraz uzatarak ama "Karşılıksız olmaz ama değil mi?"
"Ne istiyorsun?" diye sordu Aksel.
Yağız ve Aksel gergindi bunu çok net hissediyordum.
"Ayıp ama beyler ayakta bekletiyorsunuz beni"
Aksel'in işaret vermesi ile bir sandalye geldi ve sol tarafa konuldu.
Aklımdan Yahya ile konuşmalarımız geçti ' Aksel'in karşısına kimse oturamaz. Sağ tarafındakiler sırayla konum olarak daha güçlü başkanlar'
Sandalyeyi Aksel'in tam karşısına gelecek şekilde koydum ve oturdum.
Bu durum Yahya ile konuşmalarımız sırasında yoktu. İstemiştim ve yapmıştım.
"Bazı antlaşmalar yapmamızın vakti geldi" dedim yerimde iyice yayıldım "Şahin Özoğlu'nu istiyorsanız. Şartları mı kabul edersiniz"
"Şartların ne?" diye sol taraftaki başkanlardan biri sordu.
"Kuyu üyesi olarak aranıza alacaksınız."
"Dışarıdan üye alımı olmaz"
"Bu teklif kabul edilemez"
Her kafadan ayrı ses çıkmaya başladığında yerimden kalktım.
"Peki diğer taraf her türlü teklifimizi kabul edeceklerini söylediler. Adamlarını geri istiyorlarmış" sandalyeyi sertçe geri ittirdim "Size iyi toplantılar" dedim.
"Teklif düşünülebilir" diye biri konuştu.
"Üye olma şartını kabul ediyoruz" dedi Aksel.
"Yalnız o az önceki şarttı reddettiniz ve gitti" dediğimde oturduğum yere geri geçtim "Sade bir Kuyu üyesi değil. Ben başkanlardan biri olmaktan söz ediyorum artık. Aksi takdirde itibarınızı sarsan Şahin Özoğlu korumalarının yanına geri dönecek"
"Kabul" dedi Aksel.
Sesler net değildi oda fısıldaşmalar ile doldu.
"Anlaşabileceğimizi biliyordum"
"Şimdi bize Şahin'i teslim et" dendi.
"Her Kuyu başkanlarında olan hakları bana da sunduğunuz an Şahin'i alacaksanız. Her şey sırayla olacak"
"Aramıza hoş geldin" dedi Timur sırıtarak.
Yağız ne ara öne doğru fırladı anlamadım. Timur'un kravatından tutmuş çekiştirerek nefesini kesmişti.
"Ahu ile konuşmayacaksın, bakmayacaksın" diye sinirle bağırdı.
Timur kendini kurtarmak için bir hamle yapacağı sırada Yağız bunu öngördü ve durdurdu.
Yahya'ya 'ne yapacağız' bakışları atıyordum.
"Hak etti" dedi sessizce ve omuz silkti.
"Yağız bırak" dedi Aksel. Kısa bir süre daha bekleyen Yağız, Timur'u bıraktı ama oturulan masaya öyle sert vurdu ki eli kırılmış olabilirdi "Ahu'nun olduğu tarafa bakılmayacak. Buna cüret eden olursa tekrar tanışırız"
Yağız'a döndüm kötü kötü bakmaya başladım. Sakince otursa olmuyordu sanki.
"O zaman haklarımı edindiğimde görüşürüz" diyerekten yerimden kalktım.
Yahya'nın yine dediğini yapmamıştım 'Aksel çıkmadan toplantı odası terk edilemez'
Ben çıktığım için Yahya'da arkamdan hemen gelmişti.
İlk kısmı atlatmıştık. Şimdi her şey daha zor olacaktı.
Bölüm sonu tatlı isyanlarınıza dayanamadım ve Part olarak atmaya karar verdim. 🤗
Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.
2.Part da görmüşmek üzere...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VEZİR
Literatura FemininaBir oyunun içindelerdi ve beni de içlerine çekmişlerdi. Kaçtım yakalandım sonra tekrar kaçtım yine yakalandım. Zaman ilerliyordu ve ben çözüme ulaşamıyordum. Geçen zamanlar bana oyunu onların istediği gibi oynamam gerektiğini öğretti. Kurtulmak içi...