6.Bölüm| Dilenmeyen Özür

12.8K 648 374
                                    


Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın, hepsini okuyor olacağım.

İyi okumalar. ^^

Instagram : Byzloey

byzserileri

V A L E N S

6. Bölüm | Dilenmeyen Özür

Drive You Insane, Daniel di angelo

Sabahın erken saatlerinde vücuduma çarpan buz gibi havayla titredim. İçeri de ya da dışarıda fark etmiyordu, rüzgâr bir şekilde içeri ve bedeninize sızıyordu. Eğer üşümenizi isterse üşürdünüz, eğer istemezse teninize bile değmeden eser giderdi. Bu rüzgâr Esef kolejine geldiğimden beri beni üşümekten hasta etmişti. Doğru düzgün düşünemiyor, davranamıyordum.

Denge denen kelime vücudumu terk etmişti, yerini bedenimi benden tokat çıkararak hıncını alan rüzgâra bırakmıştı. Bir kere daha tokat attı, titredim.

Hayır, üşüdüğün için değil bu. Sadece ihtiyacım olduğundandı çünkü dün geceden beri başım aklımda dönen düşünceler yüzünden çatlamak üzereydi.

Gözlerim kızarmıştı, şakaklarımda gözle görülür bir zonklama bana görünüş olarak yeşilimsi bir çizgi hediye etmişti. Gözüm görmeye alışık olmasa da görünce tam bir dengesiz gibi gülümsemiştim çünkü yeşildi.

Gülümsememin ardından ise dudaklarımı, burnumu, gözlerimi daha da önemlisi göz altlarımı incelemiştim. Değişiklikler genellikle insanlara iyi gelirdi, iyi gelmeliydi.

Bu değişiklik beni mahvetmişti.

Vera'dan geriye sadece aynadaki görüntüm kalmıştı. Ne hayaller ne hayat ne de bir gülüşü hissedemiyordum.

Sadece okul değiştirmiştim, bunun için bu kadar ağır bedeller ödemek zorunda değildim. Kimseye zarar vermememe ve bir şey yapmamama rağmen bunları hak etmiyordum, adaletten bir haber delilerin toplandığı bir okula geleceğimi bilemezdim.

Çıkmaz daha yakındı, onu çok daha yakından görebiliyordum.

Dip hemen gözlerimin önündeydi. Yine çıkmaza girmiştim hem zihnimdeki düşüncelerle hem de havuzun dibinde.

Aynı geceden bu yana geçen sekiz buçuk saat gibi peşimde olan düşünceler dipte bile beni takip ediyordu. Zeyd neden Murat'ın yanına gitti? Diye fısıldadı içimden bir ses.

Neden senden uzak durmanı istedikten sonra sana daha çok yaklaşıyor? Neden gözlerini senden alamazken gözünün önünde olmanı istemiyor? Sen neden bunlara rağmen ondan uzakta kalamıyorsun, neden arkanı ona dönemiyorsun?

Ayaklarımı yere basarak suyun yüzeyine hızla yükseldim, nefes alamıyordum. Görünmez bir ip boynuma dolanıyordu. Yüzeye çıktığımda zonklayan damarımın haricinde beni çok daha zorlayan bir şey olduğunu fark ettim. Uzun zamandır dipteydim ve nefes almayı unutmuştum. Yüzeye çıktığımda öksürerek derin nefesler aldım. Hiçbiri içime işlemiyormuş gibi hissediyordum.

Aklımdaki sorular hızla tekrarlanmaya farklı cümlelerle bir kez daha dönmeye başladığında elimi şakaklarıma bastırdım. ''Sus artık sus.'' Kendime vuracak kadar deliye dönmüştüm.

Sanki kabahatli benmişim de iç sesim bunu yüzüme durmadan vuruyormuş gibi hissediyordum.

Buz gibi su bıçak misali bedenimi kesiyordu. Suyun üstünde kalan tenim rüzgârdan suyun altında kalan tenim ise sudan soğuk darbeler yiyordu. İkiye bölünmüştüm biri havaya karışıyor sandal ağacıyla burnuma doluyordu. Diğeri ise acı bir kahve misali tenimi yakıyordu.

VALENS Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin