''Sence gerçekten yapmasını söyleyen Tibet miydi?'' dedim yatağın ucuna otururken.
Dün geceyi çok zor atlatmış teyzem fark etmesin diye erkenden eve dönmüştük. Hayret edici şekilde şansımız yaver gitmişti ve teyzemler farkına varmamıştı.
Bugün ise erkenden Meyus'a gelmiştik. Okula gitmeme kararı almıştık, hiç birimizin gidebilecek bir hali de görünmüyordu zaten.
Geldiğimizden beri Ceyda hariç hepsi uyuyordu, Ceyda'nın yatağı geldiğimizde topluydu. Nerede olduğunu bilmiyordum, arasak da telefonuna ulaşılmıyordu.
Diğerlerini kaldıramayınca yukarı çıkmış Zeyd'i uyuyorken bulmayı umuyordum ama o yatağına uzanmış kitap okuyordu.
''Normalde dışardan bakıldığında öyle gibi duruyor, ama bence o değildi.'' Bu açık sözlülüğü beni şaşırttı. Ondan böyle bir itiraf beklemiyordum.
''Öyleyse Samet kendi kendine mi böyle bir şey yaptı?'' Elindeki kitabı kapattı ve yanına bırakıp elimi tuttu.
''durduk yere yaptığını düşünmüyorum.''
''Öyleyse neden yaptı?'' soruma karşı gülümsedi, ''Beni tıraş eder misin?''
Konudan bağımsız sorduğu soruyla duraksadım. Ben ne soruyordum o ne soruyordu.
''Olur.'' Yorganı kenara çekip bir anda beni kucağına alınca kollarımı boynuna doladım, çığlık falan atmamıştım ama korkmadım da sayılmazdı. ''Öyleyse banyoya...'' dedi neşeyle ve beni kucağına alarak banyoya doğru ilerlemeye başladı.
''Böyle bahanelerle sorularımdan kaçamazsın Zeyd!'' kapıyı tek eliyle zor da olsa açtı ve beni kucağından indirdi.
''Kaçmıyorum ki güzelim, krizi fırsata çeviriyorum. Sorularını tıraş ederken de sorabilirsin.'' Dediğinde kaşlarımı çattım.
''Ama sen cevap veremezsin.'' Gözlerimi kısarak ona attığım bakış sadece gülmesine sebep olmuştu. ''bazen ne kadar zeki olduğunu unutuyorum.''
Elime tutuşturduğu jilet ve köpükle derin bir nefes verdim.
O köpüğü eline sıkıp yanağına yayarken ben de hesap soran anneler gibi başında dikiliyordum.
''Evet soruma cevap?''
''Soruyu alalım.'' Dedi alayla.
''Öyleyse neden yaptı?'' dedim kararlı bir şekilde.
''Yediremedi.'' Kısaca verdiği cevaba karşılık ''Neyi?'' diye yapıştırdım bende.
''Atilla'nın Defne'yi mutlu etmesini.'' Beklediğim cevaplar arasında asla olmayan cevabı duyduğumda şaşkınlıktan köpük elimden düşecekti ki Zeyd son anda şans eseri yakaladı. ''Yavaş, güzelim yavaş. Kullanıyorum onu ben.''
''Nasıl yani kıskandığı için mi yaptı diyorsun?''
''Planı ona o yüzden anlatmamıştık zaten.'' Bilmediğim bir işe burnumu sokmanın üzüntüsüyle dudaklarımı büzdüm. Bir şeyleri bilmeden iyiyi seçmeye çalışıyordum ama böyle yaparak sadece bize zarar veriyordum. ''Sen ona rağmen benim için...'' dediğim sırada elini yanağıma koydu. ''Senin için bu çok basit bir şey Vera.'' Yanağında oluşan köpüğe parmağımı geçirip köpüğü burnuna kondurdum.
Sadece güldü ve gözlerini yumdu. ''hadi başla bakalım.'' Köpüğü kenara bıraktım ve elimden geldiğince düzgün bir yerini kesmeden tıraş etmeye çalıştım.
![](https://img.wattpad.com/cover/247826274-288-k846567.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VALENS
Teen FictionDüzenleniyor • Dostluktan doğan düşmanlığın, düşmanlıktan doğan dostluğun, ölümden doğan yaşamın, yaşamdan doğan ölümün izi. Var olan ve yeni oluşacak düşmanlık.... Düşmanlar arası kapışmalar ve alınan intikamlar... Vazgeçmek güzeldi ama vazgeçmey...