53. Bölüm | Maskeler ve Gerçekler

1.3K 41 13
                                    





Uzun zamandır ortalıkta görünmediğimi biliyorum baştan çok özür diliyorum hepinizden ama biliyorsunuz ki bu kitabı şu an baştan yazıyor yeni haliyle, yeni karakter ve olaylarla size sunuyorum. Haberi olmayanlar baştan başlayabilir. O yüzden bunu aksattım ve iki yeni kitaba başladım, onlara da göz atarsanız çok sevinirim. Biri dark romance yzk diğeri de bilim kurgu sb. Bu kitaba da aksatmadan devam etmeye çalışacağım ve sabrettiğiniz için hepinize çok teşekkür ederim.

İyi okumalar


Sevgili okurlarım Cem karakterinin ismi Edis olarak Tibet ve Cem'in orçun soy adı Karez olarak değişmiştir. Önceki bölümlerdeki isimler de en yakın zamanda düzenlenecektir. İyi okumalar dilerim.

53. Bölüm | Maskeler ve Gerçekler

Layers, The Away Days

ATİLLA ALTAY

Günün aydınlanmasından nefret ediyordum, ışıktan ve parlak olan her şeyden de nefret ediyordum. Ben sadece karanlığı seviyordum. Karanlığı bir şey aydınlatacaksa bu sadece bir araba farı ya da havai fişekler olmalıydı. Başka seslerden de nefret ediyordum, sadece adımı haykırsalar kulaklarım sadece bu sesle bir ömür yaşayabilirdi ama lanet olsun ki güne boktan bir alarmla uyanmıştım ve adımı haykıran insanların sesleri sadece hayallerimde kalmıştı. Belki de günler önceki yarıştan kalmıştı, hatırlamıyordum çünkü kafam güzeldi.

Üzerime soğuk bir kumaş fırlatıldığında yerimden sıçrayarak kalktım. ''Kalk lan, dağıtmışsın yine götü başı.'' Gözlerimi belli belirsiz aralayarak karşımda kuzen olduğum halde düşmanım kadar nefret ettiğim ama bir yandan da bir o kadar sevdiğim kişiye baktım. Bazen onu karsu tepesine sürükleyip arabayla aşağı atasım geliyordu ama arabaya acıdığım ve kıyamadığım için bunu yapmıyordum.

''Sana ne?'' üzerimdeki okul formasını kenara fırlatarak yatakta doğrulup avuç içlerimle gözlerimi kendimce sildim. Daha çok çıkarmak ister gibiydim ama kimin umurundaydı ki?

''Dayına da aynısını söylersin.'' Kapım kapandığında Burçağın arkasından derin bir nefes verip ''Bok kafalı.'' Diye mırıldandım. Koridordan yüksek bir sesle ''Duydum seni göt herif!'' diye bağırdı.

''Duyarsan duy bok kafalı!'' diyerek karşılık verip yorganı kenara attım ve dayım evde küfürü yasakladığı için edemediğim tüm küfürleri yuttum.

Eğer dayımın kurallarına uymak zorunda hissetmeseydim şimdiye bu nazik sözlerin altında çok daha pis imalar yatıyordu ama kendi evimizde tek kalmak yerine burada dayım ve kuzenimle kalmak daha cazipti. Eve gidip yurt dışından hiç dönmeyecek ailemi beklemek Defne'nin şu sarışın çocuktan ayrılıp bana gelmesi kadar zor ve görüntüsü dayanılmaz iki şeydi.

''Sikeyim Samet'i de.'' Diye mırıldandım kendi kendime, ardından arayan annemin telefonunu reddedip banyoya girerek elimi yüzümü ılık suyla yıkadım. Muhtemelen para yolladığını haber verecek, okulumun nasıl geçtiğiyle ilgilenir gibi davranacak sonra da yurt dışından bahsedip telefonu işim var diye kapatacaktı çünkü son bir buçuk yıldır yaptığı tek şey buydu. Dayım onlarla kalmaya başladığımdan beri ikisinin de gösteremediği ilgiyi gösteriyor bana nasıl olduğumu sık sık soruyordu. Belki de o yüzden hissetmiyordum yokluklarını. Onlar da buna güvenip hissetmiyordu belki de benim yokluğumu.

Her ne sikimse.

Boğazımı temizleyerek havluyu askılıktan çektim ve elimi yüzümü kurulayıp yerine astım. Şimdi kendimi daha çok ayılmış hissediyordum. Telefonum ikinci kez titreşmeye başladığında yöneldiğim dolaptan tekrar yatağa döndüm ve Dağhan yazısını görmemle sırıtıp açtım.

VALENS Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin