Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın, yorumları tek tek okuyor olacağım. ^^
İyi okumalar!
Instagram: Byzloey
byzserileri
V A L E N S
4. Bölüm | Rüzgâr Nefesi
3:15, Russ
Son ders zili çaldığında okul bitmişti, ben de bitmiştim. Zilin hemen ardından kaçar gibi bir hızla Tuna ile vedalaştım ve arabama binip kapımı hemen örttüm. Kendimi arabaya atar atmaz kafamı geriye yasladım ve gözlerimi yumarak derin bir nefes verdim. Nefesime karışan yorgunluk iniltisi arabanın içinde duyulmuştu.
Dikiz aynasından gözlerime baktım, bakışlarımdaki yorgunluğu görebiliyordum. Yeni bir okula değil Tuna'nın dediği gibi arkaya bakılmadan kaçırtacak bir tımarhaneye gelmiştim. Bu kadar kişinin bu yaşta delirmesine sebep olan şeyi merak ediyordum.
Öğrenmem pek uzak görünmese de.
Cebimdeki anahtarı çıkarıp kontağa taktım, araba çalışırken çıkan kalabalıkta gözüm dolanıyordu. Kaskını takan Burçağı gördüğümde günün pek de bitmediğini hatırlamıştım. Seslide ofladım ve kafamı geriye vurdum. Kenan Bey'in bu gece okul hakkında neler söyleyeceğini merakla bekliyordum ama Burçağın hiçbir şey söylemeyeceği için ailemin gözüne batacağını da biliyordum.
Muhtemelen tek kelime etmeden oturacak her zamanki boş duygusuz bakışlarını etrafta turlatacaktı, keşke gelmeseydi.
Çalıştırdığım arabayla motoruna binen Zeyd ve Burçağın yanından geçtim, arabayı biraz hızlı kullanıyordum. Bunalmıştım ve akşama gelecek misafirlerden önce eve varıp kafa dinlemek istiyordum, ne kadar erken gidersem o kadar fazla zihnimi dinlendirebilir, kafa dinleyebilirdim. En azından düşüncem bu yandaydı. Kenara koyduğum telefonum tekrar titremeye başladığında ekranda yazan isme göz ucuyla baktım. Gün içinde Milyon kez arıyordu ve daha fazla açmazsam evimi basacağını biliyordum.
Bu yüzden aramayı açtım ve kendi semtimin olduğu yol ayrımına girdim. ''Kızım neredesin iki gündür, evine gelecektim.''
''Biliyorum tahmin ettim, özür dilerim yoğundum.'' İzel'in endişeli sesini arabanın içinde hissediyordum. Sanki hemen yanımdaydı da nefesi yüzüme çarpıyordu. ''Ne oldu, söyledikleri kadar kötü müymüş?''
''Daha betermiş, az bile söylemişler.'' Dedim gülerek, gülüşüm öfkedendi ama onlara alaylı geldiğine emindim. ''Deli kaynıyor.'' Diye ekledim.
''Arkadaş edinebildin mi peki? Çok dikkat et arkadaş ayağına başına dert açmasınlar.'' Ece arkadan bağırdığına göre telefon hoparlörde olmalıydı. ''Evet buldum bir tane pırlanta.'' Dedim bu kez gerçekten alayla.
Gözüm dikiz aynasına kaydığında arkamdan gelen bir gürültüyü işittim. Bu gürültü sesini sevdiğim sayılı bir gürültüydü.
Motor gürültüsüydü.
Dikiz aynasından gördüğüm mat motorun önü kalktı, açıkta kalan gözlerini o mesafeden bile görebiliyordum. Hemen arkamdaki iki arabanın arasından şimşek gibi geçti ve yanıma vardı, motorun önü şimdi yola değiyordu. Dudaklarımda belli belirsiz zihnimden bile habersiz bir tebessüm oluştu.
Sesi şimdi çok daha yakındı, arabanın içindeymiş kadar yüksekti ama bundan şikayetçi değildim. Yüzümü belli belirsiz döndüğümde açıkta kalan gözlerinin dudaklarıma kaydığını fark ettim, gülüşümü görmüştü. ''Kızlar sonra tekrar konuşalım, kapatmam gerek.'' Aramayı sonlandırarak kırmızı ışığa yaklaştığım için yavaşladım. Kırmızı ışığın hemen önünde duran beyaz arabamın yanındaki motor da durdu. Camı indirerek yüzümü ona döndüm. Gece mavisi gözleri benimkilere bakıyordu.
![](https://img.wattpad.com/cover/247826274-288-k846567.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
VALENS
Teen FictionDüzenleniyor • Dostluktan doğan düşmanlığın, düşmanlıktan doğan dostluğun, ölümden doğan yaşamın, yaşamdan doğan ölümün izi. Var olan ve yeni oluşacak düşmanlık.... Düşmanlar arası kapışmalar ve alınan intikamlar... Vazgeçmek güzeldi ama vazgeçmey...