Güven'in ani geri çekilmesiyle elimdeki tabakla dizlerimin üstüne çöktüm, öylece kalakalmıştım. Hareket edemiyorken görüş açıma girdi, yanağıma hafif bir tokat atıp yüzümü kendisine çevirdi. Nefes alamıyordum, dudaklarım aralıktı ama nefesim kesilmişti.
İki tokat daha yiyip derin bir nefes aldım, çenemden tutup kendine çeviren Güven çatık kaşlarıyla bana bakıyordu.
"Lan oğlum, kazaya kurban gittin. Valla teşekkür maiyetinde yanaktan öpecektim, yanlışlıkla oldu. Sen aniden dönünce, yanlış mekanda buluştu dudaklar." Yutkunup geri çekildi.
"Yanlışlıkla da olsa çok güzeldi, çok." Rüyada gibi söylediğim sözlerle benim yerdeki halimde gözlerini gezdirdi.
"Kalk hadi yerden, hasta olursun. Yer çeker bak, hadi çocuk hadi." Elini uzattığında minik bir teması bile fırsat bilip sımsıkı tuttum elini. Birleşen ellerimize bakıp yutkundum, onun bana göstereceği ufacık yakınlık bile beni mutlu ediyordu.
"Artık helâlinim, öpüştük bile. Hiç kaçarın yok, resmen öpüştük. Ayy Allah'ım bayılcam şimdi." Bıyık altından gülerken beni sandalyeye oturttu.
"Oğlum, dedim ya sen aniden döndüğün için oldu diye. Tövbe tövbe yaa." Elimde sıkı sıkı tuttuğum tabağı alıp lavaboya bıraktı.
"Olsun, bu bir şeyi değiştirmez bence. Böyle öpeceksen her gün kabak tatlısı yaparım ben sana." Umutla söylediğim sözlerle bir an düşünür gibi oldu, sonra kafasını iki yana salladı hızla.
"Oğlum sus lan, tövbe tövbe. Nimeti katma bari askıntılığına." Güldüm dediğine hafiften.
"Öpmesen bile yine gel, seninle karşılıklı yemek yemekte güzel. Buna bile razıyım, hem böyle seni sık sık görmüş oluyorum." Artık boynundan kulaklarına yayılan kızarıklıkla ayağa kalktı.
"Ben artık gideyim çocuk, sen de dersinin başına geç." Kafamla onaylayıp onu yolcu ettim, arkasından bir süre izleyip eve girdim.
Brolar Grubu
Aslann: Brolar Güven beni öptü😎
Ama ben şoka girdim sonra
Smail: Oha ne ara lan
Üç vakte kadar evlilik görüyom
gÖmer: Hayırlı olsun kanka
Bugün ne yemek yaptın
Yok mu nasibimizde bir lokma
Aslann: Var aç köpekler
Alinazik pilav gelin yiyin
Gelince konuşuruz hem
Smail: 🛫
gÖmer: Aynen✈️
Kapı çalınca koşarak açtım, hemen mutfağa koşan açları gülerek izliyordum. Dolu dolu tabaklarına bakarak iç çektim, resmen öpmüştü Güven'im beni.
"Biz yiyelim sen anlat brom, böyle daha tatlı geliyo yemek." İsmail gülümseyerek elindeki çatalla yemeğini izliyordu.
"Kanka tatlı yaptım bugün Güven'ime, en sevdiğini. İki tabak yedi, ben boşu alırken ensemden tutunca ona döndüm. Yanağımdan öpecekmiş ama dönünce dudak oldu, bende şok içinde kaldım. Elimde boş tabakla yere çöktüm öylece kalakaldım."
"Salak, dilini soksaydın ağzına. İlk kez öpüşmüşsün zaten, tadını çıkartsaydın bari. Ama enişte fena adam haaa." Ömer gülerek dalga geçerken ben elim çenemde öylece düşünüyordum.
Belki ilerde bir gün, isteyerek öperdi dudaklarımı. İstediği gibi talan etmesine izin verirdim beni. Nefesimi kesene kadar da öpebilirdi, mutlu ölürdüm.
Gözümün önünde sallanan el ile kendime geldim, İsmail gülerek bana bakıyordu. Kaşları havada yüzünde babasını sinir eden piç gülüş vardı. Eline bir tane çaktım havada.
"Piç herif çek patilerini yüzümün önünden, yağlı yağlı. Git elini kolunu yıka." Onlara tatlı vermeyecektim, onlar özeldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Askıntı
DiversosKendisinden oldukça iri olan kabadayıya askıntı olmaya karar verdiğinde kimse onu kararından geri çevirememişti. Bu ufak tefek gencin söyledikleri onun gibi bir kabadayının nasıl yüzünü kızartırdı bilmiyordu, ama bu gence vuramamıştı bile.
