Aşk Sarhoşu ve Gerçek Sarhoş

3.5K 227 18
                                    

Fuat'ın Ağzından

Aslan'ın ablası ve Ömer'in nişanında, numaramı istemeye yada dans etmeye çağıran kızlar yüzünden bal gözlüm kıskançlık krizleri geçiriyordu. Bu hali bile öylesine hoşuma gidiyordu ki, bir yere çekip kokusunu ciğerime kazıyana kadar sarmalamak istiyordum onu.

Yanıma gelen ufak tefek bir kızdan sonra telefonum titredi, bugün kaçıncı mesajdı bu sayamamıştım. Yüzümdeki aptal sırıtışla gelen mesaja tıkladım.

Bal gözlümm: O gelen kızlardan birine daha gülümsersen dudağını ısırıp kopartırım FUAT...

FUAT: Koparmak istiyorsan kopart yavrum, sana ne zaman hayır diyebildim ki ben zaten..

Bal gözlümm: Bak gülümseme diyorum yaa..

FUAT: Peki, nasıl istersen.

Yüzüme her zamanki donuk ifademi yerleştirip arkadaşlarımla muhabbetimize geri döndüm. En son yanıma gelen kıza kaşlarımı çatarak istemediğimi söylediğim zaman telefonum yine titredi.

Bal gözlümm: Bak böyle kaş çat işte kızlara, korksunlar gelmesinler yanına.

FUAT: Tamam yavrum, böyle yaparım sen mutlu olacaksan.

Bal gözlümm: 😘😘

Attığı emoji bile kalbimi hoplatıyordu, kocaman adamı dize getiren bal gözlü sevgilime baktım uzun uzun. Göz göze geldiğimizde yandaki dar sokağı işaret etti kafasıyla. Başka bir şeye ihtiyacım yoktu peşinden gitmek için, ilk o girdi sokağa iki dakika sonra da ben.

İki ev arasında bulunan ufak boşlukta telefonunun ışığında duvara yaslanmış duruyordu, bu karanlıkta bile parlıyordu benim gözümde. Ben yanına yaklaşınca ışığı söndürdü, kolumu tutup beni de kendisiyle birlikte ara yere sokunca yutkundum.

Kollarını belime sarıp başını kalbimin üstüne yasladığında kalp atışlarım anında hızlanmıştı. Tek bir teması beni bitiriyordu, her tribi, her tavrı tapılası geliyordu. Kollarını belimden çekip omzuma attı, beni daha da kendine çekmesiyle kalbim kanatlanmıştı.

Her istediği şeyi yapabilirdi bana, iyice eğildiğimde ellerimi alıp uyluklarına götürdü. Ben yutkunurken kulağıma 'beni kucağına al Fuat' diye fısıldadı. Nefesim kesilirken isteğini hemen yerine getirdim, iyice kavrayıp kucakladığımda bacaklarını belime sardı. Yüzünü boynuma gömüp ard arda öpmesiyle dudaklarımı ısırmam bir oldu, bacaklarını tutan ellerim istemsizce sıkılaşmış, onu daha çok kendime bastırır olmuştum.

"Fuat, öper misin beni birazcık." Boğuk sesini duymaktan çok boynumda hissettim. Yutkunup dudaklarımı boynuna gömdüğümde onunda nefesi hızlanmıştı, kollarını düzleştirip beni boynundan uzaklaştırmasına izin verdim.

Burnunu yanağıma sürtüp öptüğünde dizlerim titredi resmen, sonra çenemi öptü ve dudaklarını dudaklarımda hissettiğim an bende film koptu. İsmail'i sırtı duvara gelecek şekilde çevirip sertçe öpmeye başladım. Ellerim bacaklarını sıkmayı bırakmış yoğuruyordu, istemsizce kendimi ona sürterken ağzından çıkan inlemesi dudaklarımızın arasında kayboldu.

Ne kadar öpüştük bilmiyorum orada, gece bizi gizlerken sadece öpüşüp kendimi sürterken liseli bir ergen gibi çamaşırıma boşaldım. Kopamadığım dudaklara son bir öpücük kondurup kucağımdan indirdim yoksa onunda üstü berbat olacaktı. Dudakları kızarıp şişmiş, yüzü kıpkırmızıydı. Nefes nefese ama çatık kaşlarıyla bana bakarken tekrar dudaklarıma uzandı, onu hiç istemesem bile durdurmam gerekiyordu.

AskıntıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin