4 YIL SONRA
Son sınavımı da verip okuldan çıktığımda, Güven'im beni kapıda bekliyordu. Birincilik için kendimi yırtmıştım resmen, bu sınavdan AA yada BA bile alsam birinciydim.
Bu sıralar çok gergin olduğum için kocamı ihmal etmiştim, onu o kadar özlemiştim ki...
Arabasına yaslanmış, üstünde ona aldığım su yeşili gömlekle tüm bakışların hedefi olduğundan habersiz beni izliyordu. Güven, beni kocası yapmıştı. Geçen yaz evlenmiştik Almanyada.
"Kocama bak beee, kimi bekliyorsun yakışıklı. Alayım mı seni, kopalım mı bu gece?"
Sırnaşarak söylediğim şeylere kahkahalarla gülerken beni kendine çekti. Kolları vücudumu sardığı an kedi gibi sırnaştım ona, kokusunu içime çekip kulağına uzandım.
"Senin için yanıyorum be Güven, bu gece ateşimi söndürsene." Dudaklarım kulaklarına dokuna dokuna konuştuğumda suratında büyük bir gülümseme oluştu.
"Yürü, başımın tatlı belası. Söndüreyim bakalım ateşini, geceye kadar beklemene gerek yok ama. Eve gidince elimden çekeceğin var." Beni gülerek arabasına bindirip kapımı kapattı.
Eve gidene kadar heryerini ellemiştim, kapıdan girdiğimiz gibi beni banyoya soktu. Öpüşerek soyunduk ve kendimizi duşun altına attık.
Beni sabunlayıp durularken sabunlu parmaklarını bir anda içimde hissettim. Ağzımdan çıkan inlemeyle ikinciyi de soktu, iki haftada darlaşmıştım. Beni bir yandan deli gibi öperken hızla parmaklıyordu.
Dört parmağı içimdeyken beni öpmeyi bırakıp ters çevirdi, ellerimi fayanslara dayadığım an içimi sertçe doldurdu. Öyle bir inledim ki, kendi sesime yükseldim. Güven bile bir an durmuştu, sonra hırsla içime girip çıkmaya başladı ve dudaklarını omzuma dayadı.
Her vuruşu prostatımı hedeflediği için inleme sesim hiç durmadan devam ediyordu. Kafamı da fayansa yaslayıp kalçamı dışarı çıkarttım, tenin tene çarpma sesini suyun sesi bile bastıramıyordu.
Zaten en çok ses benden çıkıyordu, elimi kendi aletime sarıp çekmeye başladığımda Güven engel oldu.
"Hayır Aslan'ım, arkandan boşalacaksın. Yok öyle kolaya kaçmak, inle biraz daha, kocan için inle."
Bazen böyle aşırı baskın oluyordu ve ben bu haline bitiyordum. Arkamdaki hislere odaklanıp zevkimin tadını çıkartırken ensemi öpmeye başladığında titreyerek fayanslara doğru boşaldım. Bir iki vuruş sonra o da içime boşaldı ama hareketlerini kesmemişti.
"Güvenn?" sorar gibi ismini söylediğimde içimde hala eski sertliğinde olduğunu hissettim. Aynı yere vuruyordu hala ama içimde olan sıvılarının etkisiyle giriş çıkışı çok daha rahattı.
"Hmm, Aslan'ım durayım mı yoksa?" Gülerek konuşuyordu hain adam.
"Durma, devam et. Ama biraz daha hızlı ol." Kalçama bir şaplak atıp sağ bacağımı havaya kaldırıp tuttu.
Daha da derine giriyormuş gibi hissederken ağzım açık ağlarcasına inliyordum. Dizlerim zevkten titrerken Güven beni komple fayanslara yasladı, sağ bacağım havada olduğu için garip bir pozisyondu. Giriş çıkışları pozisyonum yüzünden daralan deliğime aynı anda acı ve zevk yayılmasına sebep oluyordu.
Omzuma dişlerini hafifçe geçirdiğinde, uzun zaman sonra ilk kez zevkten deli gibi ağlamaya başladım. Güven artık resmen matkap olmuştu, bir an yere bir şeyin damladığını gördüm. Siktir, kanıyordum ama durmasını istemediğim için ona söylemedim.
Ben bir kez daha haykırarak boşaldığımda titreyerek ve haykırarak en derinlerime boşaldı. İçimden çıkıp dağılan deliğimi görünce sesi panikle doldu. İlk kez böyle bir şey yapmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Askıntı
De TodoKendisinden oldukça iri olan kabadayıya askıntı olmaya karar verdiğinde kimse onu kararından geri çevirememişti. Bu ufak tefek gencin söyledikleri onun gibi bir kabadayının nasıl yüzünü kızartırdı bilmiyordu, ama bu gence vuramamıştı bile.
