Ben odada öylece kalakalmışken Güven'im elinde ufak bir kutuyla içeri girdi, kutuyu komodine atıp beni kendine çekti. Öpüşmekten iyice şişen dudaklarım artık sızlıyordu.
Arkamı çevirip kendini bana iterken ensemi ve boynumu öpüyordu. Vücudum heyecandan titrerken altımda kalan son parçayı da çıkarttım. İyice arsızlığı ele almıştım valla, ama olsun iki yıldır bu anı bekliyordum ben.
Elleri bütün vücudumu dolaşırken göğüs uçlarımda durdu, hafifçe sıkıştırınca belimi büküp eline doğru ittim kendimi. Bu arada kalçamda geriye gitmişti, beni yatağa yatırıp boynuma yöneldi. Kokluyor, öpüyor, emip ısırıyordu.
Ben sadece keyfini çıkartıyordum, aldığım haz beni mest etmişti. Kollarım iki yanımda açık, nefesim kesik kesikti. Güven dizlerinin üstünde yükselip beni de kalçamdan tutup kendine çekti, aleti tam girişime dayanmıştı.
"Bak bu şekilde olacak, içine milim milim girdiğimi hissedeceksin o an." Konuşmasıyla dudaklarımı ısırdım, istiyordum.
Gözlerimi gözlerine dikip korkmadığımı anlamasını sağladım, utanıyordum ama korkmuyordum. Oraya bu kadar yakından bakması beni mahvediyordu, bacaklarımdan tutulup yüzüstü çevrilince ağzımdan ufak bir çığlık kaçtı. Erkeksi gülüşü kulaklarımı şenlendirirken dudaklarını belimdeki gamzenin üstümde hissettim.
Dizlerimin üstüne yükselttiğinde ne yapmak istediğini anlayıp yüzümü yastığına gömdüm. İçimden 'hayır, hayır' diyip duruyordum. Gittikçe aşağıya inen dudakları deliğime ıslak bir öpücük bıraktı. İyi ki duş almıştım.
İçimden geçen titremeyle nefesimi tuttum ve dilini hissedince ağzım sessiz bir hazla açıldı. Sanki öpüşür gibi yalıyordu, dizlerim beni taşıyamayabilirdi şu an. O kadar çok titriyordum, ellerim yastığı sımsıkı kavramıştı.
Dilini içeri itmesiyle ağzımdan bir inleme firar etti. İçeri dışarı sürekli hareket eden dili beni zevkten bayılma noktasına kadar getirmişti. Artık ardı arkası kesilmeden inliyordum, ne kadar devam etti bilmiyorum ama ben kendime dokunmadan gelmiştim.
İçime giren parmakla kendimi istemsizce kastım ve dudaklarını tekrar deliğimde hissedince gevşeyişimle gülüşünü duydum. Parmağı dilinden daha derine giriyordu ve daha sertti ama yetmiyordu, yeterli gelmiyordu.
"Hızlı ol hayatım, hadi." Benim sesim böyle miydi yaa, diyebileceğim bir sesle Güven'e seslendim. Kalçama bir tokat atıp 'sabret' diye söylendi.
Komidindeki kremi alıp deliğime bolca döktü, bir parmak, iki parmak derken üçüncüde canım biraz acımıştı. Bunu farkedince yavaşlayıp biraz daha krem döktü. Daha rahat girerken acım da azalmaya başlamıştı, hızlanan parmakları ile kendi nefesi de hızlanıyordu. Yandaki kutuya uzanıp yanıma koydu, prezervatif almıştı.
Yeni paket olduğu için tek elle açamıyordu, kutuyu odanın içine fırlattım.
"Plastik hissetmek isteseydim, vibratör alırdım."
"Tamam yavrum, nasıl olsa ikimizin de ilki olacak."
Evet ilkimiz birlikte olacaktı. Bunu düşünmek bile beni mutluluktan ağlatabilirdi. Kendini kremlediğini görmesemde çıkan seslerden anlıyordum. Beni sırt üstü çevirip dudaklarıma yapıştı ve parmaklarını tekrar içime soktu.
Bir süre devam eden öpüşmemizi kesip parmaklarını çıkarttı ve kendini hafifçe içime itti. Gözleri gözlerimdeydi, ağzı hafif aralık. Gerçekten de dediği gibi milim milim içime girerken gözlerimin içine bakıyordu. Kalbim ağzımda atıyordu, yüz ifadem nasıldı bilmiyorum ama dudaklarında oluşan çapkın gülümseme beğendiğini gösteriyordu.
Kalçama değen kasıklarıyla birleşen vücutlarımıza bakıp derin bir nefes aldım. İçimdeki doluluk muazzamdı ve midemde olmasa da oldukça derinde hissediyordum onu. Gözlerini kapatıp başını geriye atışını dudaklarımı yalayarak izledim.
"Şimdi hareket etmem gerek güzelim, acırsa sık dişini. Durabilir miyim bilmiyorum, ama yavaş olmak için çaba göstereceğim." Kafamı sallamamla kendini biraz çekip geri itti, gözlerim hafifçe kayarken aynı hareketi tekrar tekrar yapmaya başladı.
Cennet bu dünyaya inmeye karar vermişti kesin, bu duygu cennetti. Kendini bana her an daha sert çarpıyordu ve ben daha yüksek sesle inliyordum. Bir an öyle bir noktaya dokundu ki ağzımdan çıkan sese kendim bile şaşırmıştım.
"Buldum yavrum, burası. Demek buradasın güzelimin incisi." Benim için kullandığı her sevgi sözcüğü beynime işlese de, şuan arka arkaya vurduğu yerle dünyayla tüm bağımı kopartmış bulunuyordum.
İkimizden çıkan arsız sesler benim inlemelerime karışıyordu. Vücudumdan geçen titremeyle tekrar kendime dokunmadan geldim, Güven'in gittikçe hızlanan hareketleri onunda yakın olduğunu belli ediyordu.
Aniden içimde hissettiğim sıcaklıkla gözlerimi gözlerine diktim ama bakışmamız onun kendini üstüme atmasıyla son buldu. Nefes nefese ve ter içindeydi. Kollarımı etrafına saracak kadar bile halim kalmamıştı.
Bütün vücudum rahatlayıp pelteye dönmüştü sanki, oldukça gevşemiştim. Hala içimdeydi ama hereket etmediği için garip hissediyordum. İçimden çıkıp yanıma devrildi ve beni de kendine çekip sımsıkı sarıldı.
Düzene girmemiş nefesini ve deli gibi atan kalbini dinlerken kendimi huzurlu bir uykunun kollarına bıraktım.
![](https://img.wattpad.com/cover/322778205-288-k106358.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Askıntı
De TodoKendisinden oldukça iri olan kabadayıya askıntı olmaya karar verdiğinde kimse onu kararından geri çevirememişti. Bu ufak tefek gencin söyledikleri onun gibi bir kabadayının nasıl yüzünü kızartırdı bilmiyordu, ama bu gence vuramamıştı bile.