Minho, Changbin ve Hyunjin yan yana merdivenden inerken Changbin Hyunjin'in kolunu tutup yavaşlamasını sağladı ve ona doğru eğildi.
"Nesi var bunun kaç gündür?"
"Hani sana bir denekten bahsetmiştim ya?"
"Hatırlıyorum, çok zarar gördüğünü ama kendisinin de tehlikeli olduğunu söylemiştin."
"Onunla ilgili bir video izlettim, sanırım kafasına taktı. Haklı da." Changbin anladığını belirtecek şekilde başını sallayıp Hyunjin'in kolunu bıraktı, baskın ekibinin toplandığı yere kadar sessizce yürümüşlerdi.
Sonunda bahçeye çıktıklarında Minho müdürlerine başıyla hafif bir selam verip sahanın ortasında durdu, onun geldiğini gören birkaç kişi susup ona dönse de diğerleri konuşmaya devam ediyordu.
"Kesin şamatayı!" herkes anında susup hazır ola geçip Minho'ya döndü. Yemin ederim kaç saattir hazır ol nasıl yazılıyo diye bakıyorum ayrı yazılıyomuş arklar TDK öyle dedi
"Bu görev için sizi ekstradan uyarmam gereken şeyler var çünkü eminim çoğunuz ilk kez durum yedi gibi zorlu bir göreve çıkıyorsunuz. Başta şunu söylemem gerekli ki bu baskının durum yedi zorluğunda olmasının bir sebebi kimyasal maddelerle saldırıya uğramamız, üstümüzden fazla asidik maddelerin dökülmesi gibi tehlikelerin olması, diğeri de denekler. Onlara dokunurken veya kurtarırken yanabilir, acı çekebilir, fazla radyasyona maruz kalabilir veya çok korkunç şeyler görebilirsiniz. Sizden tek istediğim o deneklerin hepsini canlı canlı getirmeniz, gerekirse bir deneği kurtarmak için hepimiz canımızdan vazgeçeceğiz fakat tüm denekleri sağ istiyorum. Anlaşılmayan bir şey var mı?" kimse bir şey söylemeyince Minho memnuniyetle gülümsedi. "Güzel, baskın durumu yedi için konumlarınıza geçin ve hazır olduğunuzdan emin olun. Hiçbir sorun istemiyorum." herkes yavaş yavaş dağıldıktan sonra Changbin Hyunjin'i dürtüp Minho'ya doğru sekerek koştu ve onun önünde durdu.
"Lee Minho, bir fotoğraf alabilir miyim?" Hyunjin de ona ayak uydurdu.
"Götümü imzalar mısınız? Siz götleri çok seviyorsunuz." Minho iç çekerek arabaya doğru yürümeye başladı.
"Bu yüzden arkadaşız zaten." Changbin Hyunjin'e döndü.
"Laf soktu lan."
"Anlamak biraz zaman alıyor ama evet, galiba öyle. Lan hayırsız!" ikisi de Minho'nun arkasından koşup ona sıkıca sarılınca Minho mızmızlanarak ittirdi onları.
"Ya zaten bu kıyafetler çok rahatsız, elleşip durmayın bakın geliyor peçete!" Hyunjin ve Changbin anında geri çekildi, Hyunjin Minho için arabanın kapısını açmaya koştu.
"Arabanız hazır efendim." Changbin onun yanında koruma gibi durarak arabaya binişini izledi, sonra ikili Minho'nun arkasından binip kapıyı kapattılar.
*~*
"Kaç denek kaldı içeride?" Hyunjin kapıdan birilerinin kucağında çıkartılan bebeğe baktı.
"Yedi." Minho iç çekerek tekrar bakışlarını kapıya çevirdi.
O sırada Minho'nun ekibinden birisi dayak yemişçesine dağılmış bir ifadeyle kapıdan çkınca Minho ve Changbin koşarak ona ulaştılar, adam yere düşmeden önce son anda yakalamışlardı onu.
"Ne oldu içeride? Biri mi saldırdı?" adam ağzındaki kanı kenara tükürürken başını iki yana salladı.
"D-deney yedi y-yüz on dö-rt." Minho kaşlarını çatarken arkadan bir bina görevlisinin sesi duyuldu.
"Deney yedi yüz on dört, Han Jisung." bakışları anında oraya döndü Minho'nun. "En üst katta kalıyor ve eminim onu değil çıkarmak olduğu kata ulaşamamışsınızdır daha. Yerinizde olsam Jisung'u çıkarmazdım, çıkarsanız da birkaç aya ölecektir. Çıkarmaya çalışırsanız dikkatli olun çünkü bir çeşit ağır hava veya radyasyon salgılıyor ve bu şey sizi öldürebilir, ayrıca SCP 1048 ondan ayrılmıyor. Jisung çok tehlikeli, eğer amacınız güvenliği sağlamaksa... Bırakın da geberip gitsin." adam oradan uzaklaşırken Minho kaskatı kesilmişti
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SCP 1048~Minsung
FanfictionMinho paranormal olayları araştıran bir polisti, Jisung ise çok küçük yaşta insanlara deney yapan sahte SCP binasına satılmış bir denekti... Not: Azar işittim diye yazıyorum kitap 1,5 angst ve paranormal olaylar içeriyor 1,5 ne diye sormayın angst i...