SCP 1048~Minsung

Sadece Biz

"Pekala, bunu size söyleyeceğim fakat ekstra tepki vereniniz olursa bilgisayarımı toplar bodruma dönerim, anlaşıldı mı?" herkesin verdiği onaydan sonra Jeongin bilgisayarı açıp önündeki karmaşık veriyi gösterdi. "Jisung ortadan kaybolmadan önce enerjisi maskülene yakın bir paranormal varlık etrafımızdaki kalkanı delip içeri giriyor ve sonra Jisung'un enerjisiyle buradan uzaklaşıyor, bu da Jisung'un o paranormal varlıkla beraber olduğunu gösteriyor. Daha korkutucu olansa... İki saniye içinde neler olduğu." Jeongin bir klibi başlatıp geriledi ve herkes rahat izleyebilsin diye bilgisayarı biraz daha geriye itti.

Videoda siyah beyazdı ve odaya değişik bir varlık tırmanıyor, Jisung'un yanına ulaşıp ona elini uzatıyordu. Uğultu-cızırtı gibi rahatsız edici bir sesten sonra Jisung başını sallayıp o şeyin elini tutuyordu ve birden görüntü titriyor, geri geldiğinde Jeongin'in odaya girdiği görülüyordu.

Jeongin klibi durdurup diğerlerine baktı.

"Bu şey her neyse Jisung'a onunla giderse hayatta kalacağını söylüyor ve Jisung da kabul edip gidiyor, hyung... Bu sana önceden söylediğim, sürekli gece Jisung'u izleyen ve onu sevdiğini, koruyacağını ve kurtaracağını söyleyen varlık. Kim, ne veya neden Jisung'u götürdüğünü bilmiyorum ama aynı zamanda Jisung'un nerede olduğunu da bilmiyorum, ayıcığı da içeride ve neredeyse cansız gibi." Minho titreyen ellerini saçlarından geçirirken Changbin onun omzunu sıktı.

Geldiğinde herkesi böyle telaşlı bulmuştu ve şimdi kendisi de telaşlıydı.

"Ne yapacağız? Jisung'u nasıl bulacağız?" Seungmin elini kaldırdı.

"Bence... Jisung'u bulmak için enerji sinyallerini kullanabiliriz."

"Jisung'un enerji sinyallerine sahip değiliz ama." Jeongin de başını kaldırdı.

"Aslında öyleyiz, sadece... Bu bahsettiğimiz şey paranormal bir varlık yani nerede olduklarını öğrenmek için dünya üzerinde olan her yeri aramamız gerekecek ve buna rağmen bulamayabiliriz bile. Belki şu anda farklı bir boyuttadır ya da enerjisini dışarı çıkarmayan bir yerde tutuluyordur. Farklı bir varlık ona bulaştıysa enerjisi değişmiş olabilir ve eğer çok uzaktaysa onu bulmak zorlaştıkça zorlaşır, yani demek istediğim... Jisung'u bulmak en az dört günümü alır." hepsinin bakışları Minho'ya dönünce Minho titrek bir nefes aldı.

"Başka bir fikri olan çekinmesin lütfen." iç çekerek arkasına yaslandı. "Sağ veya ölü, Jisung'u bulmalı ve onu kurtarmalıyız. Maskülene yakın bir enerji demiştin, değil mi?"

"Feminem olması çok düşük bir ihtimal, büyük ihtimalle bir erkek." Minho başını geriye yatırdı, Changbin'in karnına yaslandığında Changbin onun omzunu nazikçe tutmuştu.

"O zaman Yuna da olamaz, Tanrım... Jisung on dört yılını o yerde geçirdi, neden bir paranormal varlığı sinirlendirmiş olabilir ki?"

"İyi niyetli de olabilir." Felix yanaklarını silip Minho'ya baktı. "Onu kurtaracağını söylemiş, onca gece gelip başında durmuş ama zarar vermemiş. Belki şimdi de zarar vermeyecektir, onu korumaya çalışıyordur." odada kısa bir an sessizlik oldu.

"İyi de... Bu şey, Jisung'u nereden tanıyor veya neden yardım ediyor? Onca zaman odaya girip etrafımızda dolaşmıştı ve neden... Neden bu anı bekledi? Mantığa uymayan çok fazla şey var, gerçi paranormal bir varlıktan bahsediyoruz, hiçbir şeyi mantığa uymayacak." Minho yüzünü sıvazlarken Seungmin yaklaşıp abisinin yanında yere oturdu ve başını onun bacaklarına yasladı.

"Bir soru, düşük bir ihtimal ama..." hepsinin bakışları, o sessizlik sırasında odadan koşarak çıkmış ve şimdi de geri gelmiş olan Hyunjin'i buldu. "Bahsettim mi bilmiyorum ama Jisung oradayken ona tecavüz etmeye erken başlamalarının sebebi Jisung'un bir deneği kurtarmak istemesiymiş, o deneğin yerine geçmeyi kabul ettiği için deneği serbest bırakmışlar ve ona ne yapıyorlarsa hepsini Jisung'a yapmaya başlamışlar. Yani anlayacağınız... O denek olabilir, Jisung'un yaptığı iyiliğin karşılığını vermek istemiş olabilir." odada tekrar bir sessizlik oldu, Hyunjin o sırada elindeki dosyayı Minho'nun önüne bırakmıştı. "İşte, burada yazıyor. Bu konuyu birazcık deşmiştim ama o zamanlar kayda değer pek bir şey bulamamıştım, Jisung bunu çoğu denek için yapmış çünkü. Lia, Siyeon, Kai... Hepsi için, acı çektiğini gördüğü her denek için." Minho titreyen eliyle sayfayı çevirecekti ki nefesi kesilince duraksadı.