SCP 1048~Minsung

Yapraklar

Parmakları yavaşça pencerenin pervazını kavrarken Jisung heyecanla yerinde zıpladı.

Evin bahçesi turuncu-sarı-kırmızı renklerle donatılmıştı ve sonbahar yaprakları çok hoş görünüyordu, Jisung o an çıkıp yapraklarla oynamayı çok istemişti.

Parlayan gözleri bahçedeki yapraklarda dolanırken yanında diz çöken Minho'yu hissetti.

"Neye bakıyorsun?" Jisung kocaman gülümsemesiyle ona döndü.

"Yapraklar çok güzeller, en son dışarı çıktığım zamanı hatırlatıyor bana. Doğum günüm olduğu için Yuna beni gizlice çıkarmıştı." Jisung'un gülümsemesi anlık solsa da sonra daha parlak bir şekilde geri döndü ve Jisung elini cama dayadı. "Dışarısı çok hoş."

"Çıkmak ister misin? Hava sanırım biraz soğuk ama sıkı giyinip yapraklarla oynamaya gidebiliriz." Jisung heyecanla ona döndü.

"Cidden mi?"

"İste yeter." Jisung ellerini çırparak ayağa kalktı.

"O zaman gidelim!" Minho da ayağa kalktı.

"Sıkı giyinelim, gideriz." Jisung yerinde zıplayıp ona sıkıca sarılınca Minho gülerek karşılık verdi. "Yavaş güzelim."

"Teşekkür ederim~" Jisung onun yanağına sulu bir öpücük bırakıp geri çekildi. "Ne giyeceğiz? Benzer şeyleri giyelim, Seungmin ve Changbin'in hep yaptığı gibi." Minho onun saçlarını karıştırıp yanından geçerek Jisung'un dolabına yönelirken Jisung da heyecanla pencereye geri döndü.

İkisi kısa sürede giyinmiş, Minho ayakkabılığa oturan küçüğünün boynuna bir atkı sarmış, sonra da onun ne kadar tatlı göründüğünü düşünüp Jisung'u sıkıca sararak yanağına birkaç öpücük bırakmıştı.

"Küçük bir bebişe benziyorsun, ayakkabılarını giyinmene yardım edeyim mi?" Jisung ayaklarına baktı.

"Hyunjin bana otuz altı buçuk fetişin olduğunu söylemişti ama açıkçası onun ne demek olduğunu bilmiyorum." Minho kıkırdadı.

"Küçük ayak sevdiğimi iddia etmiş, yok öyle bir şey merak etme." Minho yerden ayakkabıyı alınca Jisung ona elini uzattı.

"Ben yaparım."

"Al bakalım, bu tekini buraya giyeceksin." Jisung elindeki ayakkabılara bakıp sonra Minho'ya döndü.

"Öbür ayağıma giymek istiyorum bunu."

"Neden? Sen psikopat mısın?" Jisung kıkırdadı.

"Hayır, bu ayağıma giymemi söylediğin için."

"Yani amacın beni sinir etmek." Minho ellerini onun iki yanına dayayınca Jisung geriye kaydı.

"Neden öbür ayağıma giyemiyorum?"

"Neden giydiğin eşofmanları hoddie yerine kullanamıyorsun?" Minho iyice ona doğru eğilirken Jisung gülerek tek eliyle onun omzunu tuttu.

"Onlar kollarıma giymem için değil sersem!" Minho onun yanağını hafifçe ısırınca Jisung çığlık atıp ittirdi onu. "Hey!" Minho az önce ısırdığı yere birkaç öpücük bıraktı.

"Bu da öbür ayağına giymen için değil, ayağını acıtır." Jisung geri çekilmiş kendi ayakkabısını giyen Minho'ya dil uzatıp elindeki ayakkabıları giymeye koyuldu.

Tabii pek başarabildiği söylenemezdi.

"Bebeğim sence de bu terslikte bir iş yok mu?" Minho onun elinden ayakkabıları alınca Jisung gözlerini kırpıştırdı.