Boş olarak düşündüğüm yere indiğimizde yerin altında bir yer açıldı.
Neler oluyor?
Ama daha soramadan beni aşağı sürüklemeye başladı.
-Herkesin burayı öğrenmesini istemeyiz değil mi?
Evet... Sanırım.
Aşağı doğru indiğimiz de daha da garipleşti. Karşımda beyaz önlük giymiş biri duruyordu ve bize selam verdi.
-Oho kahraman dönmüş. Ve yanında biz kız getirmiş!
Etraftaki herkes buraya döndü.
-Doktor o dünyadan geliyor. Sanırım şuan açık bir yarası yok ama zehirlenmiş olduğunu düşünüyorum.
-Biraz anlatsan keşke uzun zamandır yoksun ve şimdi başka birini getirdin. O kim?
-Uzun hikaye. Ateş adamlar kaçırdı ve onların tarafına geçmem için uğraştılar sonra bu da oradaymış ve kaçmış o kaçarken yarattığı yaygaradan yararlanıp ben de kaçtım ve şans eseri birbirimizi soymaya çalıştık.
-Ve o kim?
İkisi de durdu ve bana döndü.
-Cidden. Sen kimsin?
Doğru ona daha önce ismimi söylemedim. Hmm yine de şimdi o ismi kullanmak istemiyorum.
Bana eski hayatımı hatırlatıyor ve orada kaldığım süreçte de kendimi çok değişmiş hissediyorum.
-Bana Wexe deyin.
-O nasıl bir isim?
-Bilmem. Bir anda aklıma geldi.
-ismin mi?
-Her neyse burası neresi?
Etrafıma baktığımda bir sürü beyaz önlüklü adan çalışıyordu.
... Klan üyeleri üzerinde!?
Doktor tekrar konuşmaya başladı.
-Buraya döndüğüne göre anlaşmayı kabul ettiğini varsayabilir miyim?
-Haa? Asla sizin o aptalca savaşınıza dahil olmayacağımı söylemedim mi?
Doktor güldü.
-Farketmesen bile çoktan dahil oldun.
-Neden bahsediyorsun sen?
-Demek farkında değilsin. Üç numarayı buraya getirdin!
Üç numara?
Kafam karışmış bir şekilde onları izledim.
-Dur üç numara derken...
-Evet tam da düşündüğün şey. Şimdi ateş klanı senin peşinde olmalı. Ama artık hedefleri seni savaştırmak değil öldürmek.
-İnanamıyorum... Şüphelenmem gerekirdi neden rastgele biri oraya götürülüp işkence görsün ki?
-Hey ne oluyor?
Doktor daha fazla güldü.
-Cidden çok komiksiniz uzun zamandır bu kadar gülmemiştim. Kahraman sana süre tanıyacağım size oda verilecek rahat edin. Ah ve zehirlenme hakkında birisi bakacak.
Sonra çığlık sesleri içinde birisi koltuğa sürüklendi ve başına bir kaç kişi geçti.
-Burası bir tür deney merkezi mi?
Kahraman? Neden ona öyle dediler ki?
-Evet ama hayır. Burası daha farklı bir yer.
-Yani?
-Bunu sana demem yasak sayılır onlardan biri olmadığımdan beri tam olarak değil ama yine de..
-Onlar, üç numara ve garip deney merkezi? Benden ne saklıyorsunuz?
Kahraman başını ovdu.
-Kısaca anlatmak gerekirse burası gizli insan konseyinin kollarından birine ait olan labaratuvar.
-Gizli insan konseyi mi?
-Havalı bir isim değil mi? Ama pek bir işe yaramıyorlar. Büyük Savaş diyip etrafta dolaşıyorlar ve şu deney meseleleri de var... En başından böyle bir sistem kurmasalardı da dediğim gibi yapsalardı...
Dur yani insanlar bildiğimden fazla mı? Neler oluyor?
Daha önce böyle bir şeyi üç duymadım. Tyler da böyle bir şey söylemedi.
Eğer böyle bir konsey varsa neden insanlar köle olarak yaşıyor? Dur ama o çok güçsüz olduklarını söyledi.
Yine de bu yeri yapmışlar ve burada çok sayıda farklı klanlardan kişiler var.
Kahraman bana döndü.
-Bukadardan fazlasını söylersen buradakiler beni öldürecek.
Cidden çok kötü bakıyorlardı.
-Ah peki üç numara olayı?
Bir an duraksadı.
-Onu anlatırsam sadece öldürmekle kalmazlar.
-Yine de...
-Olmaz. Bu onların kurduğu her şeyi yıkmam anlamına gelir.
Bu gizemli Haller de ne?
Birisi geldi ve bizi odalarımıza götüreceğini söyledi.
Odama girmek için ondan ayrıldığımda içeride biri vardı.
-Doktor?
_________
Yazar:Villainesssss

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boyutlar Arası
FantasyBildiğimiz dünya yıkılalı çok oldu. Dünyanın her tarafında bilinmeyen geçitler açıldı ve dünya bilinmeyen canavarlarla kuşatıldı. İnsanlar çok kısa sürede adapte olsa da bir çoğu öldü ve hala güçsüzler. Bir grup arkadaş yeni ev arayışında geçitlerde...