Bölüm31 Yeni Birinin Planı

130 24 8
                                    

Birlikte ilerledik ve görünmeyeceğimizden emin olduğumuz bir yerde oturduk.

Ona şüpheyle baktığımı farketmiş olmalı ki konuşmaya başladı.

-Sen de mi serbest geziyorsun?

-?

-Sen tam olarak nereden geliyorsun?

-Dünyadan... Yani insanların önceden yaşadığı...

Bir an şaşırdı.

-Bunu duymuştum. İnsanlar harekete geçiyor diye ama birinin buraya ulaşması ve hatta burada işkence görüp kaçması...

-Sen? Sen nereden geliyorsun?

-Ben sadece dolaşıyorum. Dünya da doğduğum söylenebilir ama çok uzun zaman önce orayı terk ettim.

Oldukça genç görünüyor aslında...

-Peki, neden sen buraya kilitlendin?

-Bilirsin biraz popülerim.

-Ah hayır. Aslında biomiyorum. O yüzden kim olduğunu açıklarsan eğer.

-... Ailem dünyadaki gruplara katılamadı ve doğada savaşarak büyüdüm. Boyutlara erken girdim ve geziyordum. Ah ve ateşi kontrol edebiliyorum. Sen?

Demek o hepsini değil sadece ateşi kontrol ediyor.

Ona nasıl hepsini kullandığımı sorabilirim ama henüz ona güvenmiyorum.

-Ben rüzgarı kontrol edebiliyorum.

-Buraya kadar nasıl geldin?

-Bir kaç saçma olay oldu ve sonunda buraya sürüklendim bile denebilir.

Sanırım kötü değil mesafemi koruyup birlikte yol almamız gerek. Güçlü birine benziyor birbirimizin işine yarayabiliriz.

-Buradan gitmemiz gerek. İkimizde burada karşılaştık. Diğerleri de buraya gelecektir.

Dedi.

O haklı.

-Ama nereye gideceğiz ki?

-Daha önce buraya gelmiştim. Yakınlarda bir tanıdığım var bize yardım edecektir.

-Yiyecek bir şeyler alıp gidelim o zaman.

-Paran var mı?

-Daha demin soyduğum adamdan çok az çıktı.

-Bir iki şey alsak yeterli. Durmadan gideceğiz.

-Tamam hızlı olalım.

Bir yerden atıştırmalık aldık.

Ahh sürekli o zehirli yemeklerden bıkmıştım.

Sonunda gerçekten yenebilir bir şey!

Uçarken yedim.

-Vay canına uzun zaman oldu.

-İçeride sana yemek vermemiş olmalılar.

-Maalesef. Sana veriyorlar mıydı?

-Tabi ki beni öyle basit numaralarla ikna edemeyeceklerini biliyorlar. Açlıktan ölsem bile onların tarafına geçmeyeceğimi çok iyi biliyorlar.

-Eh o zaman sana nasıl işkence ettiler?

-Onurumu ve gururumu kırmaya çalıştılar.

... İlk seferde açık açık söylese keşke.

-Seninki muhtmelen fiziksel olaraktı doğru mu?

-Evet kopmayan yerim kalmadı. Kol bacak... Diş... Hatta bazen yaktılar. Gerçi en son değişik bir tür böcek kullanmıştı. Kemiklerine kadar seni yavaş yavaş bitiriyor ve kesinlikle dayanılmaz bir acı.

-Ve buna rağmen ona itaat etmedin?

-Tabi ki hayır! O sevimsiz ölmeli, bir de ona itaat mi edeceğim? Haha.

-İyi dayanmışsın. Eskiden bıçakları kullanmayı severdi şimdi tarz değiştirmiş. Eskiden bir kez daha yakalanmıştım. O zaman kolumu bir kağıt gibi ikiye ayırmıştı ve ben iki parçayı da kontrol edebildim! Çok değişikti.

-Biliyorum! Bana da yaptı. Ah peki hiç zehir verdi mi?

-Zehirler bana işlemiyor.

-Nasıl yani?

-Neredeyse hepsine direnç kazandım sayılır ama yine de beni hala öldürebilecek zehirler var... Yani body boşuna denemiyorlar.

-İki kez yakalanmayı nasıl başardın?

-Diğer klanlara da çok esir düştüm. Ama sonunda hep özgürdüm.

-Peki amacın ne?

-Amaç? Ne gibi?

-Bilmem mesela ben yeni bir dünya bulmak istiyorum.

-Bu mümkün. Ama ben sadece...zamanda geri gitmek istiyorum.

-Bu mümkün mü!?

-Bilmem. Ama neden olmasın? O kadar boyut var.

-Yine de...

-Aha geldik sayılır! Şu ileride görünen yer!

-Orası boş!

-Hayır hayır değil.

________
Yazar:Villainesssss

Boyutlar Arası Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin