*****Wendy
Bir süre geçti ve endişe içinde beklerken bir akşam ustanın yanına iki kişi geldi.
-Usta istediğiniz bilgiler...
Beni görünce durup bana döndüler.
-Sorun değil asıl kaynak oydu. Şimdi ne öğrendiğinizi söyleyin.
Bana ciddiyetle bakıyordu. Şüpheleniyormuş gibi. Eh tabi normal denebilir.
-Efendim gerçekten de ayrıntı öğrenemesek de bir hareketlilik var. Yakın zamanda ateş klanından bir sürü birlik klan çevresine dağıldı. Bir şey peşindeler ya da arıyorlar emin değiliz. Bir de bu olaylardan bir süre önce içeri ateş klanından olmayan bir kişinin giriş yaptığına dair bir bilgi aldık.
Usta bana döndü.
-Sen haklıydın!
Derin bir nefes verdim. Bir rahatlama. Eğer bu olanları keşfedemeseler ya da aksine çok fazla şey bulsalar yine başarısız olurdum.
-Usta bu konuda daha fazlasını bulmamızı ister misiniz?
-Hayır bana ateş klanının şuanki asker dağılımını gösteren bir harita yapın!
-Emredersiniz.
Dışarı çıktılar.
Bende basım önde ona döndüm.
-Usta şimdi ne planlıyorsunuz?
-Düşmandan önce saldırmak en mantıklısı. Yine de tehlikeli. Tüm orduyu henüz tam emin olmadığımız bu bilgiye yatıramam ama eğer haklıysan emin olmak için aylara ihtiyacımız var yani boş durmamız imkansız.
-Öyleyse...
-Önde kölelerden oluşan bir birlik gönderilip düşman ölçülecek savaşmak istiyorlarsa birliği bütünüyle yok edecek ve asıl ordu için hazır bekleyeceklerdir. Eğer değilse kimse kölelerin kime ait olduğunu bilmeyecek.
-A...ama bu... Ya anlaşılırsa. Çok riskli.
-Merak etme. Sen sadakatini kanıtladın bu nedenle endişeni anlıyorum. Ama herşey iyi olacak.
En azından sadık olduğumu düşünüyor. Yine de bu benim tek şansım.
-Öyleyse başlarına benim geçmeme izin verin!
-Huh? Bu imkansız bir rüzgar klanından olduğun için bizi deşifre edersin. İki o ölüme giden bir avuç köle neden onlarla ölesin ki?
-Bu sadece klan için yapabileceğim en büyük fedakarlık... Ve aynı zamanda bunu size ben söylediğim için elbette yanılma ihtimaline karşı orada olmam gerek!
-Kölelerle oraya gidip ölmek istediğine emin misin?
-Evet.
-Ama yine de seni görenler klanımızı bulacak yani bu imkansız. Üzgünüm tutkunu görsem bile...
-Ben ayrı olduğumu söylerim! Böylece daha temiz olacaktır. Gerçek bir asıl kadar güçlü değilim ve sadece bir kaç köleyle gideceğim yani kimsenin anlayacağını düşünmüyorum.
-Önemli bir dahi ve sadık bir adamsın. Gitmene izin vermiyorum.
-Usta, gururum üzerine yemin ederim ki kölelerin gönderilmesinden sonra dediklerim yanlışsa bunun yüzünden kendi canıma kıyarım. Şimdi lütfen bana izin ver, en azından savaşayım.
Oturdu ve başını ovmaya başladı.
-Bu çok saçma. Önemli bir dahiyi hiç uğruna kaybedemem.
Eğer o ordunun başına geçersem içeri sızmayı başarabilirim. Sonrasında kargaşadan yararlanarak onu bulmak.
Usta daha fazla kişi göndermeyecek en azından bensiz. Bu nedenle her şeyin yalan olduğunu anlamadan önce oraya gitmem gerek.
-Şimdilik işini yap ve ben sana haber vereceğim.
Eve döndüğümde her şeyi Tyler'a anlattım.
-Oraya gitmek delilik.
-Beni dinle ordunun başı olarak gitmeyeceğiz. Boyutlarında yerlerini biliyorum. Kargaşadan yararlanırsak içeri sızarız. Onu geri aldıktan sonrasında da illa ki bir yol buluruz.
-Sence de bu planda biraz fazla açık yok mu?
-Basen sadece akışına bırakmalı.
-Buna akışına denirse.
-Önemli değil. Onu geri almak istiyor musun? İstemiyor musun?
-Bunu istiyordum tabi ama olay farklı. Bu ölüme koşmak gibi.
-Bu son şansımız.
-...Sen neden onu bu kadar kurtarmak istiyorsun? Daha yeni tanıştınız gerçekten kaç kere dersen de anlatmayacağım.
-Ben de bilmiyorum.
Hayır hayatta kalmamın tek yolu onu takip etmek.
Sinsi davranmam gerek. Usta izin verse de vermese de gideceğim.
O zamana kadar planları gözden geçirdik ve olabileceği yerleri bulduk.
Az kaldı. Azıcık daha dayan.
__________
Yazar:Villainesssss
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boyutlar Arası
FantasiBildiğimiz dünya yıkılalı çok oldu. Dünyanın her tarafında bilinmeyen geçitler açıldı ve dünya bilinmeyen canavarlarla kuşatıldı. İnsanlar çok kısa sürede adapte olsa da bir çoğu öldü ve hala güçsüzler. Bir grup arkadaş yeni ev arayışında geçitlerde...