Boyutlar Arası

Bölüm55 Savaş Başlıyor

Biz içeride günler geçirirken dışarıda farklı hikayeler dönüyordu.

Ateş klanına giren rüzgar klanından gelen insanlar ve ateş klanından kaybolan bir asıl vardı.

Aynı zamanda bu kişiyi kaçıranların rüzgar klanından gelen kişiler olduğu biliniyordu. Ateş klanı için bu nokta da susmak boyun eğmek demekti.

Bu şekilde ateş klanı ordusunu çabucak toparladı ve diğer klanlarla iletişime geçti.

'Rüzgar klanı saldırıda bulunarak anlaşmayı bozdu. Yardım talep ediyorum.'

Basit ve netti. Bunun üzerine ardı ardına insanların kaybolduğu haberleri yükseldi.

Bu da büyük bir yankı yaptı çünkü belirli köleler dışında neredeyse hiç bir insan ortalıkta yoktu.

Kimse neler olduğunu anlamadan ateş klanı ordusunu harekete geçirdi. Böylece rüzgar klanını bu kargaşadan faydalanarak vurabilirdi.

Rüzgar klanı ise bunun gibi bir durum için orduyu hazır tutsa bile halk içinde karışıklıklar yaşıyordu.

Ateş klanının bu hamlesi açıkça eleştirilebilir. Kendi halkı bile kargaşa içindeyken böyle hazırlıksız bir saldırı yapmak akıl işi değil. Sonuçta düşman onları hazır beklediği takdirde yenilgi kesindir.

Ordu yola çıktıktan sonra yavaş yavaş taraflar belli olmaya başladı. Su klanı ve toprak klanı oldukça kasvetliydi insanlardan bir çok yönde en çok yararlananlar onlardı.

Ve iyileştirme klanında pek ses yoktu. Uzun süredir insanların en rahat yaşadığı yer olma özelliğini taşıyor.

Geçmişten bu güne diğer klanlar tarafından insanlar gibi kullanıldı ama savaş anında güçleri hepsine lazım olacaktır.

Bu sayede ateş ve toprak klanı bir araya gelirken rüzgar ve su klanları da bir anlaşma imzaladı. Ani oluşan taraflar karşısında iyileştirme klanı bir taraf belirtmedi.

İnsanlar olayı büyük ihtimalle her klanın istihbarat ajanları tarafından araştırılıyor ama şimdilik en büyük olay ateş klanından yola çıkan ve herkesi şaşırtan bu ordu.

İnsanlar olarak biz de sessiz kalıyoruz. Burada işler bizim için kârlı olana kadar saklanacak ve çalışacağız.

İnsanların güçleri açıldı çünkü büyüyü yapanlar öldürüldü. İnsanlara güçlerini kullanmanın yolları öğretiliyor. Ve ben de...

-Merhaba sevimsiz.

Bu sefer kafasını bile kaldırmadı. Açıkça titriyordu.

-Sakin ol bu sefer sadece konuşmaya geldim.

Bir kaç gün de olsa çok yoğun geçmişti. Bir çok şey denedik. Özellikle ona kısa sürede en fazla hasar verecek şeyleri denedim.

-Eğer istediklerimi söylersen bu günlük sana izin vereceğim.

Sessizlik karşısında sesimi yükselttim ve baskı kurmaya çalıştım.

-Bana ateş klanının ordusundan bahset. Gizli silahlarınız var mı?

İnsanlar en içlere bile sızmış olsalar asılların konuştuğu bir çok taktiği duyamazlar. Bu konuşmalar sırasında oda da başka birinin bulunmaması normaldir.

-Sadece soruma cevap ver ve serbestsin. Hatta yiyecek güzel bir şeyler bile verebilirim. İçinde zehir olmayan ve çürümemiş şeyler.

Kafasını kaldırdı.

-Sana inanmam için hiç bir neden yok.

-Ah ama kalbimi kuruyorsun ben sözünden dönen biri miyim?

-...sana anlatacak bir şeyim yok.